1.Bölüm

40 6 12
                                    

Yeni hikayemiz hayırlı olsun❤️❤️

Not: kısa hikayedir, küfür içerir.

İyi okumalar.

Yattığım yerden büyük bir gürültü sebebiyle kalktım.
"sabah sabah ne bu gürültü? İnsanı bir uyutmadınız!" diyerek balkona çıkıp etrafa bayık gözlerle baktım. Karşı eve yeni birileri taşınıyordu.
'off vallaha sabah sabah neyin taşınması bu? hayır bide bugün pazar'
Kendi kendime söylenirken başıma bir ağrı girdi. 'içkiyi acilen bırakmam lazım. Yoksa bu gidişle ölümüm baş ağrısından olucak.' Hızlıca odaya geri dönüp parol içtim. Hoş zaten baş ağrımı geçirmeyecekti. Telefonumu elimi alıp gelen mesajlara bakmaya başladım. Gözüm saate kayınca büyük bir küfür ettim. Saat öğlen 1'e geliyordu. Hızlıca üzerimi giyinmeye başladım. Telefonum çalmaya başlayınca açıp hoparlöre verdim. Aynı zamanda pantolonumla debeleniyırdum.

Deniz: Buyrun Sultan su

Su: Yalakalık yapma Deniz. Neredesin Allah aşkına?!

Deniz: Sultan su vallaha benim suçum yok hepsi...

Diyecek bişey bulamadım. Hepsi benim suçumdu.

Su: Ya öyle kalırsın. Neyse çabuk gel yoksa ana terliği yemeden bırakmam seni!

Hızlıca arabaya atladığım gibi doğruca Deniz holdinge gittim.

Bu gün ki toplantıyı unutup dün aç ayı gibi içmiştim. Hayır yani kimse de beni durdurmadı. Yanlız içtiğim aklıma gelince gözlerimi devirdim. Aha anlaşma yapacağımız adamlar orada lan asansöre biniyorlar. Hızlı adımlarla yangın merdivenlerinden toplantı odasına kadar koştum. Annem bana sinirli bakarken sadece gülümsemekle yetindim. İnsanın göt korkusu olunca yapamayacağı şeyleri bile yapabiliyor. Asansörden hızlı çıkmak gibi... Yine saçmalamaya başladığımı anlayınca masada duran sudan bir yudum aldım.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Annemle eve dönerken babam da şirket işleriyle uğraşıyordu. Sessiz yarım saatin ardından sonunda eve gelebilmiştik. Ben eve girerken annem bana seslendi.

Su: Deniz ben pastaneden pasta alayım da yeni komşulara selam vereyim.

Deniz: Baştan söyleyeyim Sultan su ben gelmem.

Su: Aman iyi, arabanın anahtarını at.

Anneme anahtarı atıp odama çıktım. Üzerimi değiştirip kendimi yatağa atıp instagrama girdim. 500 tane istek vardı. Hepsi beni ben olduğum için değil param için seviyordu. Hoş ben de onlara bayılmıyordum. Tabi yakın arkadaşım felan olmasını isterdim. Düşünceleri kafamdan atmak için koşu yapmaya karar verdim. Hep koşu yaptığım yerdeki  bankta kızın biri oturmuş elindeki deftere bişeyler çiziyordu. Yanına oturup suluğumu koydum. Ayakkabı bağcıklarını sıkıca bağladım. Kızın bakışlarını üzerimde hissedip ona döndüm. Bana bakıp gülümsüyordu. Neye gülümsediği hakkında en ufak fikrim yoktu. Elini saçıma yaklaştırınca bileğinden tutup hafifçe ittim.

Deniz: Ne yapmaya çalışıyorsun?

Cevap vermesini bekledim ama öylece yüzüme bakıyordu.

Deniz: Egoist.

Gözlerine bakarak tepki vermesini bekledim ama hiç bişey yapmadı. Gözlerimi devirip koşmaya başladım. Bir saat koştuktan sonra banka geri döndüm. Kız ortalıkta yoktu. Suluğumu alıp birkaç yudum içtikten sonra yanımdaki kağıdı fark ettim. Kağıdı alıp içini açtım. Daha yeniki kızın çizdiği resim vardı ve hemen altında da yazı vardı.

"saçında yaprak vardı. Yanlış anladıysan özür dilerim."

Bunu bana kendisi söyleyebilirdi neden yazdı ki diye düşünürken sol alt köşede bir yazı daha vardı.

"duyma engelliyim."

Yeni hikayee.

Hikaye hakkında düşüncelerinizi yazarsanız sevinirim.

Sizleri seviyorum❤️❤️

Deniz'in Kumsalı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin