Tuhaf Aile

796 16 9
                                    

Hermione, yavaşça yataktan doğruldu ve alarmını kapattı. Bugün okulun ilk günü olduğunu hatırladı.

Ginny'nin onu 4 kez üst üste aradığını gördü, Onu arayacaktı ki- kahvaltı etmesi için annesi onu çağırınca merdivenlerden hızlıca mutfağa doğru gitti.

Mutfağa indiğinde annesi,Mrs. Granger'ın ona sosis, yumurta ve kahve yaptığını gördü, annesinin yanağına ufak bir öpücük kondurarak masasına yerleşti.

Babasını göremeyince, Babası, Mr. Granger'ın erkenden dişciye gittini anladı.

"Bu sene okulda kendini kolla kızım. Artık seni kollayacak bir ablan yok, tamam mı bebeğim?" dedi annesi.

Ablasının, Alman Kocası ile Almanya'ya taşındığını hatırladı, Ablasını çok özlemişti.

"Tamam anne, Merak etme, Artık küçük bir kız değilim. Liseye başladım ve herşey çok güzel olacak." dedi.

Bu sözler karşılığında annesi gülümsedi, kızının kendini koruma isteği ve cesareti ona sevindirmişti.

Hermione saatine baktı, 8:30'da okulda olması gerekiyordu ve saat 8:15'di.

Yavaşça sandalyesinden doğruldu ve annesinin yanağını öptü. Kapı önünde ayakkabılarını giyerek bir çırpıda dışarı çıktı.

Bugün Okulun ilk günü olduğu için biraz süslenmişti, Üzerine bir omzu açık kırmızı bir kazak, altına siyah ve tüm vücudunu belirgilenştiren bir siyah pantolon, onun altına ise yoğunluğu siyah, ve üzerine kırmızı beneklerin olduğu havalı bir bot giymişti.

Makyaj sürmeye tenezzül bile etmemişti, Ablası çok süslü bir tip olduğundan gitmeden önce ona makyaj malzemelerini bırakmıştı, Hermione ise bir kere bile dokunmamıştı o makyajlara.

Okul yoluna doğru giderken, O kasvetli ve soğuk Villa'nın önünden geçti. "Satılık" yazısı kalkmıştı. Hermione içinden 'O iğrenç villaya kim taşınır ki¿' diye düşünürken, Villa'nın Siyah tonlarına baktı, O kadar siyahtı ki bir saatten sonra gözleri acımaya başladı ve yoluna devam etti.

Arkasından denilen 'Hermione' sesi ile irkildi. Ginny, Hermione'ye doğru koşuyordu. Koşarken dalgalı ve kızıl saçları havalanıyordu. Hermione, ona bakarken Ne kadar güzel olduğunu düşünüp ona imrendi.

Biçimli bacakları, Güzel vücudu, Dolgun dudakları, Büyük ve Mavi gözleri, Fındık gibi bir Burnu, Mükemmel derecede iyi giyim tarzı vardı. {Bu Ginny'i canlandırın gözünüzde, Filmdekini değil dostlar.}

Ginny hızla onun üzerine çullanınca Hermione şaşkınlıkla irkildi. Onu bu kadar özlediğini bilmiyordu. Sonra o da Ginny'i çok özlediğini farketti.

Ne de olsa En güvendiği dostu ve çocukluk arkadaşıydı..

"Naber Fındık Burunlum? Ben yokken neler yaptın?" dedi Hermione'nin burnunu tutup hafifçe çekerek.

"Napıyım Turunç, Yine sıkıcı kasaba, Yine sıkıcı kasaba."

"Olağanüstü haberlerim var." dedi Ginny.

Hermione ona 'Ne?' dercesine bakışlar attı.

"Hazır ol. Lanetli Villa dedikleri yere birileri taşınmış."

Hermione pek şaşırmamış şekilde "Satılık, yazısını kaldırdıklarını gördüm biraz önce." dedi.

"Ahh, boşver şimdi bunları, Sen kimin taşındığını biliyor musun?" dedi Ginny Tek seferde.

"Malfoy ailesi" dedi Ginny, "Ve Draco Lucius Malfoy bizim Lise'ye gidiyor" dedi Ginny ellerini çırparak.

Hermione, birkaç kere bu ismi görmüştü, "Draco Lucius Malfoy... Draco Lucius Malfoy... "

"Nerden biliyor ben bu ismi ya?" dedi Hermione.

"Tabii ki, Efsanelerden Hermione" dedi Ginny yürümeye devam ederken.

"Dediklerine göre, Babası bir Vampir soyundan geliyormuş ve Annesi ise bir kurtadam soyundan. Neden bu kadar beyaz olduklarını ve Neden bu kadar soğuk gözüküp, insanlarla yakınlaşmadıklarını açıklıyor. Haa... Dediklerine göre, Akrabalarından ve Çok aşırı önemli insanlar haricinde kimse ile muhattap olmuyorlarmış ve.."

"...Bu biraz saçma gelecek ama Kuzenleri ile evlenerek soylarını devam ettiriyorlarmış. Tabii ki bu çok saçma, bir insan neden kuzeni ile evlensin ki ¿ Hem akraba evliliğinin tehlikesi var ve koskoca Malfoy Familyası bu riski göze almaz."

Hermione düşünmeye ve yürümeye devam ederken, Okulda ki Aptal ve Güzel kızların onun için nasıl sıraya gireceklerini düşünmeye başladı.. Ahh.. 'çekilmez... ve...egoistler..'  diye düşündü içinden.

Sonunda okula varmışlardı, okula doğdu yol alırken Hermione istemsizce başını önüne doğru eğdi. Bu ilkokuldan beri gelen bir alışkanlıktı.

Ginny ise onun yanında adeta bir kraliçe havası ile yürüyordu. Yürürken askılı, yarım tişörtü ve mini eteği ile çok seksi duruyordu.

Hermione başını kaldırdığında tüm erkeklerin, onların olduğu tarafa baktığını gördü. Ama bu bakışlar onun için değildi, Ginny içindi.

Tüm erkekler ona yiyecekmiş gibi bir açgözlülükle, kızlar ise tiksinç ve öfkeli bakışlar ile bakıyordu.

Hermione etrafı ve yeni okulunu süzerken, büyük bir bedenin omuzuna çarptığını hissedince düşmemek için son anda dengesini toparlardı.

"Önüne bak seni aptal inek."

Hermione şaşkınlıkla bakışlarını yukarı kaldırdı, Gözlerine inanamıyordu.

Merhaba arkadaşlar, Bu ilk Dramione hikayem. Nasıl olduğunu belirtirseniz sevinirim.

30 LIKE VE 30 YORUM SONRA 'YB' GELECEK. HEPINIZI SEVIYORUM. GORUSURUZ. 💥💫

|GARİP ÇOCUK| 》DRAMIONE《Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin