IV. Bölüm: Öbüşün Hadi

381 48 22
                                    

(bir süredir yazmadım şimdi devaam)

Haggı olanlar karşısında şok olmuştu ne diyeceğini bilmiyordu, cadıya gerçekten ve enişten dilekleriyle güvenmek istiyordu ama dedikleri ne kadar mantıklı da olsa, tutmuyordu. Uzunca düşündü ve dedi ki:

- Kaybedicek neyim var anasını satiyim. Cücemin hnm siz yapın bu büyüyü.

Mügemin , erkeğine seslenerek bazı malzemeler istedi. Erkeği de onun karşısında eğildi. Mügemin iskiri yapabilmek için 3 ana şeye ihtiyacı olduğunu söyledi. Bunlar sırasıyla Hebele'nin aşktan da çok değer verdiği herhangi bir şey, sihirli kelimeler ve Hebele'nin boyunda olan herhangi bir cisimdi. Mügemin sordu:

- Ey, Haggı bey, Hebele'nin aşktan daha çok değer verdiği şey nedir?

Bu kolaydı. Ağızdan mideye geçebilecek herhangi bir şey... Bu yüzden Mügemin etrafta bulduğu yemekleri karışıma attı. İkincisi de kolaydı. Sihirli sözcük Zelişti. Ama sonuncuyu bulamamışlardı. Ne kadar çaba sarf etseler de Hebele'nin boyuna ulaşan bir şey bulamamışlardı. Tek yapılabilecek şey vardı. Mügemin ve Erkeği birbirine yapıştırıp kazana atmak. Haggı ikisiyle de helalleşti ve onları birbirine diklemesine yapıştırdı. Ardından Zeliiiiiiiş diye bağırarak ikisini de kazana fırlattı. Onlar bu uğurda bebekleri Hakkı'yı bile bırakmıştı. o yüzden Haggı, Hakkı'ya karşı hissettiği bu sorumluluğu yerine getirmekten çekinmedi ve onu evlat edindi. Erkek ve Mügeminin kanı yerde kalmayacaktı. Hebele ve Haggı birlikte olucaktı, Haggı buna emindi. Elindeki bebekle Hebelenin evine doğru koştu. Çok mutluydu. Karnından ilk kez bu kadar çok kebelek fışkırıyordu. Hevesle kapıyı çaldı vee..

Yıkık Haggı ve HebeleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin