Haggı umutsuzca eve gitti. Karşılık alamamak onu çok yormuştu. Arkadaş kalmak onu hiç tatmin etmiyordu. Hebele bunu fark etmiyor ve sürekli bro, kardeşim, kanka diyordu. Bu minik Haggı'yı üzmüştü. Bir simitçiden çikolatalı süt aldı. Allah kahretsin bu da ona Hebele'yi hatırlatmıştı. Çikolatalı sütü fırlatmasıyla 150 cm boylarında hoş bir kadının bağırması bir oldu:
- Oğlum yere atma Batuhan yiyor sonra.
- Batuhan kim?
- Erkeğim.
Ahh, Haggı da Hebele'ye erkeğim diye seslenebilirdi. Ama imkansız ve tek taraflı duygulardı bunlar. Haggı temiz sokaktaki tek çöpü, az önce çaresizlikle fırlattığı 33ml çikolatalı sütünü kaldırdı.
Haggı kadının camına baktı. İtinayla cadıcılık ve ovarlok yapılır yazıyordu. Birden aklına bir fikir geldi. Cadıcılık yaparak Hebele'yi kendine aşık edebilirdi. Hem paspas kenarına ovarlok da yapardı. Fırsat ayağına gelmişti. Bu fırsatı değerlendirmeliydi. Aklına bir fikir daha geldi. Bu çikolatalı süt büyünün simgesi olacaktı. Eğer büyü gerçek olursa, yani büyücü bunu başarırsa sembolik olarak bu 33ml olan çikolatalı sütü Harun'un makul bir yerine uygun bir şekilde monte edecekti. Plan çok mantıklıydı. Kadına bağırdı:
- DAYIIII!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıkık Haggı ve Hebele
FanfictionAşk acısı çeken Haggı en sonunda dayanamaz ve Mügemin isimli bir cadıdan Hebele adlı platoniğini tavlamak ve onu sevgilisi Harun'dan ayırmak için yardım ister...