-Gidiyorum İzumi..... korkma gelicem!-Hayır! Gitmee... ya sana zarar verirlerse?!
Ama çocuk gittikçe uzaklaşıyordu. Küçük kız ne kadar peşinden koşsada olmuyordu. Yetişemiyordu.
-GİTMEE! BEKLEEE!!
-İzumi.
-Bekle bekle!!!
-İzumii! Kahvaltı hazır!!
Kız nefes nefese yataktan sıçradı. Ter içinde kalmıştı ve saçları boynuna dolanmıştı.
Derin nefesler alarak, saçları yüzünden nefessizlikten ölen ilk kişi olmadan önce, saçların arkaya attı.
-İzumi.. iyi misin?
Yaşil saçlı bir çocuk, odanın kapısında durmuş, endişeli gözlerle kıza bakıyordu.
-Hı iyiyim, dedi kız tersçe.
Ayağa kalkıp, huysuz bi şekilde lavaboya gitti.
-İzumii!! Ekmek bitmiiiiş!
-Bon olorım, dedi dişlerini fırçalarken.
Bütün pis işleri kendisi yapardı zaten...
Lavabodan çıkıp geri odasına gitti. Yeşil saçlı çocuk hala oradaydı.
-İzumi... bu sefer seninle geliym mi? Noolur noolur!!
Kız huysuzca ona baktı.
-Olmaz!
Sonra odanın köşesinde duran dolaba gitti. Dolabı açtı. Ama dolap hiçte 14 yaşındaki bir kızın dolabına benzemiyordu.
İçinde sadece bi iki parça kıyafet vardı. Kız onlarıda görmezden gelerek, dolabın iç kısmında duran bir kola uzandı. Kolu yana çekince, ABD'yi sollayacak bir silah cephanesi ortaya çıktı.
Kız eliyle silahları yokladı. En sonunda, uzun ve ikili olan bi tanesine karar kıldı. Kenarda duran silah çantasını sırtına, mermi kemerini ise gövdesine çapraz olarak taktı. Bu sırada yeşil saçlı çocuk hala inat ediyordu.
-Hadi amaaaa!! Bu işleri öğrenmem gerek. 14 yaşıma bastım. Kampa gönderilirsem ne olacak?
-Kampa gönderilirsen, Awizava'yı da All For One'yi de s*kerim. O yüzden için rahat olsun.
-Ama İzumi! Yaşadığımız hayata baksana! Silah kullanmayı şimdi öğrenmesem bile eninde sonunda öğrenmek zorunda kalıcam!
Kız ofladı. Bu çocuk niye kendisini anlamıyordu ki?!
-Hayır dedim İzuku! Sen evde kalıyorsun. Okulun yolu yeterince iğrenç zaten!!
Çocuk başını eğdi. B planına geçiş yapma vakti.
-Hep böyle zaten. Özgünlüğüm olmadığı için bana güvenmiyorsun değil mi?
-Hayır tabiki de. Bunu de nere-
-Sanki bu konu yüzünden yeterince çekmemişim gibi... Zayıf İzuku, işe yaramaz İzuku, gereksiz İzuku...
-Gerizekalı boşuna drama yap-
-Sence de ben Deku'yum değil mi? Bunca zamandır beni kandırıyordun değil mi?
Yeşil saçlı çocuk, yapmacıktan gözyaşlarını sildi. İzumi'nin buna dayanamayacağını biliyordu. (P*ç smile)
-Offfff ne boş yaptın, kız kaşlarını çatmış, gözyaşlarını silen çocuğa baktı. Bu çocuğu ağlatmaktansa, elindeki herşeyi vererirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yapay Seçilim
Fanfiction" -Anne, abim ne zaman gelecek? Masaru-neenchan çoktan geldi! Annesi kıza bakmadı. Küçük bir erkek çocukta camda annesinin cevabını bekliyordu. Anneleri ağzını açtı. Ama tek söyleyebildiği şey, bir hıçkırıktı. Herşeyi anlatan bir hıçkırık" İzumi M...