1. NÜKLEER SANTRAL PATLAMASI

4.4K 771 810
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


⚜️


1. NÜKLEER SANTRAL PATLAMASI



Yıl 2045, 17 Aralık.

Bir kasırganın içindeydim, bir kasırganın içindeydik. Bu, imtiyaz kasırgasıydı. As oyuncuların kenarda olduğu, piyonların ise oyuna sürüldüğü bir katliamdı. Hücremden firar eden o his tanıdık ve hoyrattı. Her şeyin farkındaydım fakat elimden gelen bir şey yoktu. Çünkü içimde kopan çığlık sesimi kısmıştı ya da kısılmak zorunda bırakmıştı. İmtiyaz azınlık planlarını sıraya diziyor ve perdenin önünde yalanlarını sıralıyordu, biz ise lal olmuş dillerimizi zincirlerinden kurtarmak için çabalıyorduk. Ben de bu noktada sadece olanları izliyordum ama artık bıçak kemiğe dayanmıştı ve susamazdım.

Suskunluğumun ardında yatan birçok neden vardı. Çünkü bu olayların başlangıcı yakın bir süreçte gerçekleşmişti. Türkiye, son beş yıldır nükleer santral projelerine iki tane daha santral eklemişti. Bunlar İstanbul ve Zonguldak Nükleer Santralleriydi. Fakat İstanbul'da bulunan Aku Nükleer Santrali, o çevrede yaşayan insanları olumsuz etkiliyor ve mega kent için büyük tehlike arz ediyordu. Çünkü İstanbul 38 milyon nüfuslu bir şehirdi ve birinci derece deprem bölgesinde yer alıyordu. Ne var ki santralin yapım aşamasında kimseden bu usulsüzlüğe karşı tepki gelmemiş ya da bu tepkiler önemsenmemişti. Şiddetin yüksek olduğu bir depremde geri dönülemez bir sorunun eşiğine gelinilebilirdi. Lakin halka iletilen açıklamalar büyük İstanbul depreminin gerçekleşme olasılığının artık olmayacağı yönündeydi.

Santralin getirdiği sorun sadece bununla da sınırlı değildi; deprem olmamıştı, felaket yaşanmamıştı ama Aku Nükleer Santrali'nde bir sorun vardı: Yerel medyada yer verilmese de ulusal medyadaki komplo teorileri gerçeğin çok farklı olabileceğini insanlara göstermişti. Dolayısıyla ülke o haberlerden sonra ikiye bölünmüştü.

SON KALANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin