「d」

317 39 112
                                    

ーYakaladık sizi Bridgette ve Felix.

Son duyduğu ses olmuştu bu eterin etkisi altına girmeden önce.

Bölüm 「d」: Baylar ve Bayanlar

Gözlerini karanlık bir mekanda açtı Marinette. Kımıldamaya kalktı lakin kımıldayamadı. Ağzında sert dokulu dairesel şekilli bir şey hissetti. Bu bir halattı. Ellerinde de aynı sert dokuyu hissetmişti. İyi de niye bu haldeydi?

Öncelik vukuatları düşündü Marinette. Son hatırladığı şey tenha otoban ve çekirge sesleriydi. Biraz daha zorladı kendini, sonraki olanlar da gelmişti aklına. Tekerlekler erimişti, mecburen otostop çekmişlerdi. Bir tır geçmişti ve onları almayı kabul etmişti. Onlar da ahmak gibi fırsatın üstüne atlamışlardı.

Biliyordu Marinette, mucizeler kolay kolay bulmazdı insanı. Hayatında iki mucize yaşayan insanın bir üçüncüsünü yaşaması fazla şanslı olmaz mıydı zaten?

Ah Adrien, saf Adrien... Bazen saf olmak da kötüdür.

Adrien demişken Adrien neredeydi? Gözlerini kısarak Adrien'ı aradı. Göremeyince çok uzatmayayım derken sol omzumdaki ağırlığı hissetti. Demek Adrien oradaydı ve hala eterin etkisi altındaydı.

-Demek uyandın küçük hanım. Konuşma vakti.

Marinette sesin sahibine baktı. Konuşan tır şoförüdüyse o adam kesinlikle Sherlock Holmes'tan daha usta bir kılık değiştirme ustası olmalıydı.

Adam yaklaştıkça değişimin kılık değişme için bile fazla olduğunu anladı. Yüz hatları zaten kılık olmadığını anlamak için yeter de artardı. Kirli sakal bırakmış üçe vuruk saçlı bu haydut kılıklı adam olayın en başından beri burada yani tırın arkasında saklanıyor olmalıydı.

Adam halatı ağzından çekti ve sordu.

-Söyle bakalım Bridgette, hitchhike neyin peşinde?

-Ne hitchhike'ı? Bridgette de kim?

-Anlattıklarından daha usta oyuncu çıktın Cheng. Felix ile aşık bir çift rolüne girmenizin arkasındaki emel nedir? Hitchhike neyin peşinde!?

-N-neyden bahsediyorsunuz? Gerçekten anlamıyorum. Benle derdiniz ne? Ben çok mutluydum...

Birdenbire ağlamaya başladı Marinette.

Bulunduğu duruma nasıl gelmişti? Ne yapmıştı bunu hak edecek? O sadece normal bir hayat yaşayan orta gelirli şanslı bir şehirliydi. Ne daha fazlası ne de azı. Hayata şanslı doğmuş olması onun suçu değildi. Her şeyden önce Hitchhike ne alakaydı? Çete olan hitchhike'tan mı bahsediyorlardı? Bridgette de kimdi? Emelleri neydi? Bu adamlar niye onları kaçırıyorlardı?

Omzundaki ağırlık azaldı Marinette'in. Adrien da ayılmıştı hele şükür.

-Demek Felix Bey de bize katılıyor sonunda!

Adam Adrien'ın ağzındaki halatı da hemen çözdü.

Adam elini arkaya attı ve bir silah çıkarttı.

-Dökülün bakalım.

Marinette ve Adrien, korkudan dut yemiş bülbüle dönmüşlerdi.

Adam sinirden yutkundu ve tetiği açtı.

-Ölmeyi göze alıyor musunuz?

-Kim ölüyormuş?

O sırada arabanın tavan ünitesinden bir parça tam da adamın üstüne düştü ve adam kanlar içinde yere serildi. Halatla bir kız ve bir erkek aşağı indi.,Marinette ve Adrien'a tıpatıp benziyorlardı ama daha havalı duruyorlardı. Erkek konuştu:

-Baylar ve bayanlar, parti var diye duyduk biz de gelelim dedik.

Bunu derken pişkin pişkin sırıtıyordu.

"Parti..."
「hitchhike- adrienette」
-4. Bölüm Sonu-

𝖍𝖎𝖙𝖈𝖍𝖍𝖎𝖐𝖊 | adrienetteHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin