19

4.7K 166 174
                                    

Direk adaların birleşmesinden alacağım,zaten çokça sıkıldım aklımda fena bir kurgu var onu yazmak istiyorum ama hadi bakalımm💘💘

Bugün adalar birleşecekti. Ben tabii ki gitmek istemiyordum. Konseyden geldiğimizde Evrim üzülmüştü çünkü Mert elenmişti. Ama en sonunda kabullenmişti ve gelir gelmez de uyumuştuk.

Sabah hava aydınlanmadan kalktım ve üstüme bana büyük geldiği için çok giymediğim beyaz tişörtümü geçirdim.  Yavaşça sahile yürüdüm ve kıyıya geldiğimde topuz yaptığım saçlarımdan tokayı çekim onları özgür bıraktım. Yavaşça suya ilerledim.

Suyun içinde yavaşça yürürken tişörtüme su dolduğu için suyun üstüne çıkıyordu,ama bu saatte kimse olmadığı için düzeltme ihtiyacı duymadım. Su buz gibi olmasına rağmen suyun içine daldım ve bir kaç saniye yüzdüm. Yukarı çıktığımda kayalığın orada olduğumu fark ettim. Burası,bizim kayalığımız.

Arkamdan gelen su sesiyle kafamı arkama çevirmem bir oldu.

"Sen napıyorsun bu saatte burada?" diye sordu.

"Adayla vedalaşıyorum."

Söylediğim şeyle ufak bir tebessüm etti.
Yavaşça bana yaklaştı ve aramızdaki mesafeyi kapattı.

"Hadi ama, bu kadar üzülme." diyerek saçımı öptü.

Bunu söylemesiyle zaten duygusal olduğum için gözlerimin dolmasını engelleyemedim.

"Gitmek istemiyorum Barış." diyerek kollarımı boynuna doladım.

"Baksana,her yer bizim anılarımızla dolu. Ben burayı bırakmak istemiyorum. Burası bizim kayalığımız,ilk beraber uyuduğumuz baraka,birbirimizi ilk tanıdığımız sahil."

Yavaşça gülerek fısıldadı.

"Bırakmak istemediğin şey ada değil,anılarımız mı?" dedi dudaklarıma doğru eğilerek.

Kafamı salladım ve ben de ona yaklaştım.

Yavaşça dudaklarımızı birleştirdiğinde ikimiz de birbirimizi nazikçe öpüyorduk,ama bir süre sonra öpüşmemiz sertleşmişti.

Ellerim yavaşça omuzlarına kaydı, biraz omzunu okşadıktan sonra elimi karın kaslarına götürdüm,cidden harikaydı,her şeyiyle.

Ben bunları yaparken o da benim tişörtümü tek seferde çıkarttı ve kayanın üstüne attı. Bu yaptığı şeyle bende cesaretlenip onun tişörtünü çıkarttım.

Dudaklarımızı ayırdığında direk dudaklarını boynuma götürdü.

"Seni seviyorum." dedi nefes nefese.

Narin öpücüklerinin yerini sert ısırıklar almıştı artık.

"İz kalacak.." diye fısıldadım ama ikimizin de sesi uzun süre nefessiz kaldığımız için kesik kesikti.

"Benim izlerimi taşı istiyorum,bende senin izlerini istiyorum." dedi yüzüme bakarak.

Dudaklarını boynumda çekti ve gözlerime bakmaya başladı.

Dudaklarına yapıştım, ama bu sefer öpmüyordum. Sadece ısırıyordum.
Barış'ta bundan memnunmuş gibi arada sırıtıyordu.

Kendimi geri çektiğimde dudağının bazı kısımlarının kanadığını fark etmiştim. Bu kadar ileriye gideceğimi tahmin etmemiştim,resmen adamın dudağı kanıyordu.

Parmaklarımı dudaklarına götürdüm.

"B-ben bu kadar ileri gideceğimi tahmin edememiştim,özür dilerim." dedim mahçupça.

Survivor 2020|NisBarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin