# 7.BÖLÜM #

17 1 0
                                    

"Noluyor burada!?" Annemin bağırmasıyla birlikte herkes bir anlığına sessizliğe büründü.

"Valla bende anlamadığım .... Min John bir anda üzerime atladı." Jin korkudan arkama saklanmış vaziyette Min John 'a baktı. Annem elindeki oklavayla Min John 'a döndü.

"Anne ablamın odadayken çığlıklarını duydum. Yapma dur diye bağırıyordu. Jin sapığı ablama saldırdı." Jin ,annem ve ben aynı anda 'Neeeğh!!' diye bağırarak birbirimize baktık. Annem Jin 'e Jin bana ben ise Min John 'a bakıyordum. Min John ise elindeki oyuncak kılıcı samuray gibi tutmuş Jin 'e bakıyordu. Her an saldırmaya hâzır ve nâzır.

"Ne saçmalıyorsun sen beğh?" Diye çemkirdim. Annem inanmazcasına Seokjin 'e baktı. Jin ellerini hayır anlamında sallıyordu.

"Hayır yaa! kulaklarımla duydum ablamın çığlıklarını, yapma diye bağırıyordu."

"Bi dakika yaa yoksa sen... ben Jin 'ı döverken Jin 'in attığı çığlıklardan mı bahsediyorsun?"

"Valla ben hayvan böğürmelerine benzer şeyler duyunca sen sandım. Malum evde senden başka hayvan yok." Allahım sen bana sabır ver yarabbim.

Annem Jin 'den özür diledikten sonra Min John 'un saçlarından sürükleyerek odadan çıkardı çünkü burada bıraksaydı odadan cesedi çıkabilirdi.

♧♧♧

Sabah erkenden uyandım... demek isterdim ama ben kiiim erken kalkmak kim..? Her zaman ki gibi geç kalkıp apar topar üniformamı üstüme geçirdim ve tabana kuvvet okula koşmaya başladım. Saate baktığımda çoktan ilk dersin yarısını kaçırdığımı farkettim. Daha hızlı koşmaya başladıktan sonra da çok kötü birşeyi farkettim.

Ben otobüse binip okula en geç 10 dakikada varmak yerine koşarak yarım saatte varmaya mı çalışıyordum? Lanet olsun ki evet. Ama yolun yarısını yarılamıştım bile. Geri kalan yol için otobüsü beklesem bile otobüs gelene kadar zaten ben okula varırdım. Bu yüzden hızımı hiç bozmadan koşmaya devam ettim.

Kısa bir süre sonra birkaç metre ötemde lacivert bir BMW durdu. Şimdi diyeceksiniz ki o telaşına arasında onu nasıl farkettin? BMW bu... hemde lacivertinden, boru değil yani.

Pencereden birisi kolunu çıkartıp gel gel işareti yapınca önce bana dediğini anlamadım. Sonra çevremde benden başka kimsenin olmadığını farkedip araba doğru yürüdüm.

Pencereden Bay Park 'ın kellesini uzatıp okula kadar bırakayım istersen demesini beklemiyordum. Tabi ben durur muyum? Hemen kabul ettim. Hem geç kalmışım, hem yorulmuşum, hemde ve en önemlisi BMW 'ye bineceğim. Tabikide Park Jimin umrumda değil yapmayın...

Yol boyunca koca bir sessizlik vardı konuşmak istiyordum ama konuşmak için bir konuşmam yoktu. Bir ara ağzımı açtım ama konuşacak birşey bulamayınca geri kapattım.

Okula geldiğimizde teşekkür edip arabadan indim. İlk dersin bitmesine birkaç dakika vardı bu yüzden kantine geçtim, Bay Park da öğretmenler odasına girdi.

Ne kadar ilk dersten yırtmış olsamda Bay Kim ağzıma sıçacaktı. Acaba ikinci derse de girmesem mi diye düşündüm bir an, sonra dedim ki kendime neden olmasın hehehe.

Okulun kapısında güvenlik görevlisi vardı ve dışarı izinsiz çıkmama asla izin vermezdi. Bu yüzden arka bahçeye geçip duvara tırmanmaya başladım.

Ağacın gövdesinden yardım almaya çalışarak tırmanmaya çalışıyordum ama becerdiğim pek söylenemezdi. Zil çalmadan önce bu okuldan çıkmam gerekiyordu yoksa hayatta çıkamazdım.

"Amacın ne senin? " Arkamda duyduğum ses ile bir an ayağım kaydı ve yere yapıştım. Kıçıma giren sızı ile yüzümü buruşturup sesin sahibine baktım.

"Iyi misin?" Bay Park elini uzattığın da şaşkınca yüzüne baktım. Hassiktir...

~~BÖLÜM SONU ~~

Selam gençlik!!!
Nasılsınız?

Biliyorum uzun zamandır buralarda değildim ama sonunda geldim merak etmeyin.

Belirtmek istiyorum sınavım b*k gibi geçti. Ama umrumda ? Tabikide umrumda.

Neyse hala burda mısınız bilmiyorum ama inşallah burdasınızdır. Çünkü ben sizi çok özledim.

Sizi seven yazarınız...
😘😘😘

Kaçtığına KoşmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin