1- Küçük

72 3 3
                                    

Evden hızlıca çıkarak bahçeye koştu minik kız.

Annesini gördüğünde gözleri parladı.

Öz annesi değildi. Üveydi. Ama kendi annesi gibi benimsemişti onu. 

Yanında babasını gördüğünde azda olsa yüzü düştü.

Onunla arasında her zaman bir nefret vardı. Annesinin ölümünden sonra babası ona karşı sertleşmişti. 

Koşarak annesinin yanına gitti. Ona doğru baktığında samimice gülümsedi.

Düşündü küçük kız. Burada neyi bekliyorlardı?

Beyaz büyük bir araba tam önlerinde durdu. Küçük kız ona doğru gelen beyaz önlüklü adamı gördüğünde korkmuştu. 

Annesinin elini, o minik elleriyle kelepçeledi. Bir anda adam kızın bileğinden tutup çekmeye başladı. 

Küçük kızın gözleri doldu. Annesine kelepçelediği elini bırakmıyordu. Adamın daha hızlı çekmesiyle kelepçeler kırıldı.. Eli birden boşlukta kalmış gibi hissetti minik.

İnce, cılız sesiyle bağırmaya başladı.

''Anne! Bırakma beni!''

Gözlerini babasına çevirdiğinde ifadesiz suratıyla karşılaştı. Annesinin gözleri hüzünle kaplanmıştı.

''Kayra kızım..Sen iyileşince geleceğim. Tamammı?''

Ne kadar çırpınrsa çırpınsın, adamın güçlü ellerinden kurtulamadı.

Beyaz arabanın içine zorla itildiğinde canı acımıştı.

Hemen camın yanına gitti. Annesi ağlıyordu, babası ise sadece bakıyordu. Araba ilerlemeye başlayınca gözden kayboldular..

Kız oturdu bir köşeye. Nereye gittiğini bilmeden.. 

Annesine söyledikleri yüzündenmi gidiyordu? Belkide onu istemiyorlardı?

Kızın duyguları alt üst olmuşken aynı adam arabanın kapısını açtı. O sırada durduklarını anladı.

İndiğinde onun için fazla büyük olan binaya baktı. 

Üstünde kocaman harflerle ''TIMARHANE'' yazıyordu. Hiç birşeyin farkında değildi küçük kız.

Adam tekrar minik bileğini tutup sürüklemeye başladı. Birkaç merdiven çıktıktan sonra durdular. 

Adam cebinden çıkarttığı anahtarla bir yerin kapısını açtı.

Demirler vardı. Bu demirleri önceden filmlerde görmüştü. İçeride olan insanlara üzülüyordu. Şuan kendiside aynı durumdaydı..

İçeri doğru ittirildi. Adam onu bu karanlık yerde yalnız bıraktı. 

Hemen bir köşeye sindi. Bacaklarını kendine çekti ve gözyaşlarını serbest bıraktı. 

O minik avuç içlerine baktı. Bembeyaz teni tozdan grileşmişti. Aynı odadaki tek yatağın beyaz örtüsü gibi..

Kapı açıldığında ürktü. Kafasını kaldırıp yaklaşan insanın suratına baktı.

Beni kurtarıcak diye bir umutla beklerken, adam önüne bir su ve bilmediği bir yemeği koyup odayı sessizliğe mahkum etti.

Kızın ağlamaları dahada şiddetlendi. Yemeği ayağıyla ittirdi. Suyu ise hızlıca tekmeleyip çıkan uğultuyu dinledi.  İçi paramparça olmuştu.

Bu duygular küçük bir kız için fazlaydı.

Böyle olmamalıydı.. En azından bugün diye düşündü küçük kız. Bunlarımı yiyecekti? Bugün yapmak istediği hayalleri hatırladı. Umutsuz çıkan sesiyle fısıldadı.

''Oysa bugün doğum günümdü..''

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 22, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kirli HayatlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin