REVENGE (WangXian)

İlk Temas

Wuxian Törene iki gün kalmışken yatağında uzanmış Wangji'yi düşünüyordu. Ona çok iddalı laflar etmişti son gördüğünde . İstemsizce kıkırdadı.

"Koskoca varis'e bana aitsin dedim. Gerçekten deli olmalıyım "diye düşündü.

Bugün herkes telaşlıydı. Çünkü törenden önce bir klan liderinin kızı gelecek diye duymuştu. Herkes hazırlık yaptığına göre önemli biri olmalı diye düşündü. Evinden çıkıp Lan Jingyi'nin yanına gitti. Genç adam hala ona sinirli olsada biraz yumuşamıştı.

" Jingyi söylesene bu misafir çok mu önemli?"
Diye merakla sordu Wuxian. 

Lan Jingyi gülerek " tabi ki önemli yonca klanın liderinin kızı. Ayrıca senelerdir Varis Wangji'ye aşıktır" dedi .

Wuxian istemsizce kaşlarını çattı.

" demek öyle. Bugün gelecek dimi?" Dedi

Jingyi onaylayınca Wangji'nin evine doğru yürümeye başladı. Onların yakınlaşmasını nasıl engelleyebilirdi. Wangji'nin evine dalgınlıkla kapıyı çalmadan girdi . Wangji yeni yıkanmış üzerinde ince bir elbise ve ıslak saçları ile duruyordu, kaşlarını çatıp söylendi.

" kapıyı çalmadan girme bir daha!"

Wuxian ise nutku tutulmuş şekilde Wangji'ye bakıyordu baştan aşağı süzüp ona doğru yürüdü.
Elinde ki havluyu alıp mırıldandı.

" üzgünüm, saçlarını ben kurulasam?"

Wangji Wuxian'ın gözlerinin niye böyle baktığına anlam verememişti. Başıyla onayladı ve yere bağdaş kurup oturdu. Wuxian arkasında geçip nazikçe saçlarını kurulamaya başladı.

" lan zhan, bir misafir geliyor diye duydum" wuxian wangji'nin ağzını aramak istiyordu. Wangji anında kasıldı ve başını eğip mırıldandı.

" evet sanırım kim olduğunuda öğrenmişsin. Bana aşık ve babamda bu ilişkiyi onaylıyor. Her geldiğinde uzak durmak için çok çaba harcıyorum. Ama bu sefer bahanem var . Seninle törene hazırlandığımı söyleyeceğim. Muhtemelen seni kıskanacaktır" dedi

Wuxian sırtını yatağa doğru yaslayıp Wangji'yi kucağına çekti. Göğsüne yasladığı adamı kolları ile sarıp saçlarını öptü.

" artık ben varım. Sen bunları düşünme. Senden uzak durması gerektiğini anlayacaktır" dedi

Çenesinden tutup Wangji'yi kendine çevirdi yüzünü incelerken mırıldandı.

"Aslında ona bir kaç işaret vermek doğru olacaktır" dedi

ve Wangji'nin alt dudağını dişlerinin arasına alıp ısırdı. Wangji şaşkın gözler ile bakarken yüzünü çekmeye çalıştı ama Wuxian bırakmadı. En sonunda wangji'nin dudağı kanamıştı ve şişmişti Wuxian dudaklarını geri çektiğinde kızarmış yanakları utangaç suratı ve şişmiş dudaklarıyla Wangji'yi görünce sesli bir şekilde yutkundu tekrar dudağına eğilip Wangji'nin dudağındaki kanı emdi. Ve geri çekildiği anda Wangji kaçmak istedi ama Wuxian bırakmadı kollarıyla daha da sıkı sardı.

Wangji " bu adam ne zaman bu kadar güçlendi, hep böyle miydi?" Diye düşündü içinden

Wuxian ona yaklaşırken mırıldandı  "

"yaklaşma"

Wuxian gülümsedi " sadece işaretlerimi bırakıcam" dedi

ve Wangji'nin boynuna dudaklarını yapıştırdı. Daha önce deneyimi olmasada yetimhanede ki çapkın bir çocuk sürekli hikayelerini anlatırdı. Ondan duyduklarını taklit ederek Wangji'nin boynunu emdi ve ısırdı.

Wangji nefesi kesilmiş gibi hissediyordu. Canı yanmasına rağmen sesini çıkartmadı. Wuxian işi bittiğinde başını geri çekti ve boynuna baktı. Morlukları görünce gururla gülümsedi.

"Sana yakıştı Wangji" dedi.

Wangji ise utançla yerinden kalktı ve arkasını dönüp mırıldandı.

" git artık giyinip dinlenicem" dedi.

Wuxian zor durumdaydı biliyordu ki Wangji'de etkilenmişti . Onun arkasına geçip beline sarıldı ve sırtına saçlarının üzerinden öpücükler kondurdu.

" ah Wangji tek zor durumda olan sen değilsin. İşini biraz daha kolaylaştırayım" dedi

ve wangji'nin dizine gelen ince elbisesine götürdü elini bacaklarını okşayarak biraz yukarı kaldırınca

wangji eline dokunup telaşla " yapma" demişti

Wuxian gülerek " tamam bir şey yapmıyorum bırak seni biraz okşayayım " dedi

Wangji ilk defa böyle sözler duyuyor ilk defa böyle temasları deneyimliyordu. Ona aşık çok kişi olsada kimse böyle konuşmaya ve dokunmaya cesaret edemezdi. Ama şimdi bu genç adam fazlaca cüretkardı. Ne yapacağını bilmiyordu. Ona güvenerek yavaşça elini bıraktı.

Wuxian gülümseyip Wangji'nin boynuna öpücük kondururken beyaz pürüzsün bacaklarını okşamaya başladı. Wangji'ninde zorlandığını biliyordu. O yüzden daha fazla ileri gitmeden hala kendini tutabiliyorken onu kendine çevirdi ve dudaklarını kibarca öptü. Daha sonra saçlarını kulaklarının arkasına nazikçe koyup yanağını okşadı.

" wangji, benim yanımda kendini kısıtlamana gerek yok. En güçlü olmanın seni soktuğu kalıplarda olmana gerek yok. Benim yanımdayken korkabilirsin, korkularınla ben yüzleşeceğim. Yanımdayken ağlayabilirsin, gözyaşlarını ben sileceğim, yaralarını ben saracağım. Utanabilirsin, kızarabilirsin. Buz gibi bir ifade ile durmana gerek yok. Bizim aramızda mesafeye gerek yok Wangji. Artık kendini zorlamanada gerek yok. Ben varım yanında. Ne olursa olsun seni koruyacağım. Herkese her şeye karşı yanında durup savaşacağım. Artık her şeyi senin düşünmene gerek yok, izin ver çoğu şey ile ben ilgileneyim" dedi.

Wangji şaşkınlıkla gözlerini kocaman açmıştı gözlerine dolan yaşlardan bir kaç tanesi süzülürken Wuxian söylediği gibi o yaşları sildi ve gözlerini öptü.

" yanında kalmak istiyordum ama" 

sözüne devam etmeden Wangji'nin elini alıp kendi şişmiş penisinin üzerine koydu.

"Ama gidip bana yaptığın şeyi halletmem gerekiyor" dedi

gülümsesede aslında gerçekten kendini zor tutuyordu. Wangji'nin de erekte olduğunu bildiği için onu yalnız bırakmak istedi Wangji kızaran yüzünü başka yöne çevirince gülerek yanağını öptü

" rahatla ve sonra dinlen. Gelen misafiri ben karşılayacağım" dedi

Wangji "ama " diyerek karşı çıkmak için ağzını açsada Wuxian öperek onu susturdu.

" dinlen sen bırak ben ilgileneyim zaten o da gelince dinlenmeye çekilir. Yarın sen karşılarsın" dedi

Wangji uysalca başını sallayınca gülerek ona kocaman sarıldı ve kulağına fısıldadı.

" senin içinde uysal bir kedi yattığını kim bilebilirdi"

Wangji utanarak onu göğsünden itince Wuxian acımış gibi elini göğsüne götürdü ve yüzünü buruşturup

" ah acıdı kedi tırmaladı" dedi.

Wangji ona yastığı fırlatmadan önce koşarak odadan çıktı. Wangji giden adamın arkasından gülerek baktı. Ve aynanın karşısına geçip kendine baktı

"Uysal kedi mi?" Dedi kendine bakarken sızlayan alt bölgesine baktı ve elini alnına koyup mırıldandı

"ah bu adam. Başıma iş çıkarttı"

(YZ: ee seme Wuxian hakkında ne düşündünüz)