Varislerin Savaşı(Harry Potter AU)

15

Harry evren-1 deki işlerini bitirdikten sonra saatini evren-2'ye ayarladı ve bir kere de evrenler arası atlama yaptı.
Harry gözlerini yasak ormanın kıyısında açtı.Ama karşısında beklediği Hogwarts yoktu normalde kale tüm büyüsü ve güzelliği ile onu çekerdi ama bu kale Hogwarts'a benzemesine rağmen değildi sanki o büyülü güzelliği yoktu sanki herkese ev olan kalenin bu evrende ruhu yoktu.Harry bu evrende olayların nasıl geliştiğini bilmediği için görünmezlik pelerinini üstüne çekti ve kaleye doğru yürümeye başladı.Kalenin güvenlik duvarları da farklıydı çataldilinde yapıldığını bildiği kalkanlar vardı demekki bu dünyadaki kurucular o kadar da zeki değildi bu büyünün yeteri kadar güç verebilen herkes tarafından kırılacağını bilmiyorlardı.Harry güvenlik duvarlarından geçtiği anda bir savaş patlak verdi kaleden rasgele büyüler geliyordu.Pelerinin onu her şeyden koruduğunu bildiği için rahatça yürümeye devam etti.Fark ettiği bir diğer detay ise kaleden yağan lanetlerin hepsi kars büyülerdi.Koruma duvarları ve bu savunma sistemi bu dünyada Voldemort kazanmış olmalıydı.Hemen bu evrendeki kendinin saklana bileceği yer düşündü aklına gelen ilk yer tabiki de Gryffindor kalesiydi hemen oraya cisimlendi karşısında Hogwarts kadar sevdiği kaleyi görmeyi bekliyordu ama burada da hayal kırıklığına uğradı.Atalarından kalan kalesi darmadağındı yakılmış ve yıkılmıştı ama burayı ayıran bişey vardı içeriden bir harabeden gelecek sihir gelmiyordu normalde olması gereken sihir dalgası yayılıyordu.Harry elini yere koydu ve içindeki sihir çekirdeğine ulaştı.Onu burayı tekrar canlandırmak için kullanmaktı sonra da buradaki Harry'i bulana kadar burada saklanmaktı.Gözlerini açtığında kale tekrar tüm ihtişamıyla önünde duruyordu ama hiç zorlanmamıştı oysaki bir yeri canlandırmak sihir çekirdeğini ciddi derecede harcardı ama sanki basit bir büyü yapmış gibi hissediyordu.Harry buna sonra kafa yormaya karar verdi ve kalenin etrafına tekrardan koruma büyüleri yapmaya başladı eğer burada biraz kalacaksa güvenli olmalıydı.
Harry koruma büyülerini bitirdikten sonra kaleyi kontrol için içeri girdi.Kale neredeyse kendi evrenindeki gibiydi tek farkı buradaki kırmızı biraz daha koyuydu.Kalenin kendi ev cinleri vardı.Ne kadar çağırırsa çağırsın hiçbir cin gelmeyince Harry de kalenin güç çekirdeğinin olduğu odaya indi.Rowena'nın tüm kuruculara hediye ettiği bir alet vardı o zaman hayatta olan soylarını gösteren bir alet kendi evreninde bunu denediğinde babası ve kendisi çıkmıştı.
Harry aleti görünce ona hemen basit bir kafa karıştırma uyguladı bu evrende Gryffindor kanı taşıyanlar birazdan burada olacaktı.
Harry odaya kimsenin gelmeyeceğini düşünmüştü veya sadece babasını beklemişti ama karşısında kendisiyle birebir aynı boya aynı dağınık saça ve aynı zümrüt gözlere sahip bir genç duruyordu.Bu evrendeki kendisi tabiki ufacık bir farkla gözleri sanki ruhsuz gibiydi ve küçük Harry'den aldığı aurayı almıyordu çok tanıdık bir aura yayıyordu ama kim olduğunu bilemiyordu.
"Sen kimsin ve bu yıkık kaleyi nasıl eski haline çevirdin ve saç telime nasıl ulaştın."diye sordu bu evrenin siyahlar içindeki Harry'si.
"Öncelikle ben Harry James Potter yeni senden bir şey alıp çok özlü iksir içmedim.İkincisi bu kale atalarımızın bize bıraktığı bir yer düzelttim bende.Şimdi soru sırası bende senden gelen gücü seziyorum madem bu kadar iyi durumdasın Hogwarts'ı neden kaybettin"
"Hahahaha Hogwarts'ı kaybetmek ki Hogwarts benim kalem Dumbledore'yi öldürdüğümde ondan aldım."
"Dumbledore'yi mi öldürdün ama neden Dumbledore insaları manipüle ediyor olabilir ama öldürülmeyi hak etmemiştir hemde onu nasıl öldürebildin çok güçlü bir büyücü ayrıca müdürü olduğu Hogwarts'da."
Cevap vermeden önce bu evrenin Harry'si soğuk bir kahkaha daha attı.Harry gözlerinin kırmızıya döndüğünü gördü bu çocuk pekte "Kahraman" tanımına uyan Potter'lardan değil anlaşılan.
"Dumbledore hak ettiğini buldu sadece.Evet Dumbledore güçlüydü ama ben ondan güçlüsünden eğitim aldım beni kendisinden sonra en güçlü yaptı beni iki dünya tarafından da dışlanan Harry Potter'i."
"Hadi ya kimmiş Dumbledore'den güçlü büyücü."
"Tabikide efendim Karanlık Lord"
"Annem nasıl izin verebildi böyle bir şeye"
"Annem mi efendim Karanlık Lord o bulanıkla kanı bozuk babamı ben daha 1 yaşındayken öldürmüş."
"Annem ve babam hakkında düzgün konuşacaksın sen kim olduğunu sanıyorsun"
Sanki kötü büyücü bunu bekliyormuş gibi hemen Harry'e saldırdı ve kalede bir düello patlak verdi.
Harry karşısındaki ikizinin izini öğrenmeliydi çünkü çok ilginçti basit bir ölümyiyendi ve yaydığı güç çok ilginçti. Oyalanırsa efendisinin gelebileceği için Harry düelloyu hızlıca yendi karşısındaki ne onun kadar güçlü ne de onun kadar bilgiliydi.
Harry hemen karanlık ikizine büyü yapmasını engellemek için güç emici bileklikleri taktı ve çantasından bir verita serum çıkarttı. Sorgulamak gerekli olmuştu. Ağzına serumu damlattıkdan sonra sordu:
"Sen kimsin"
"Ben Harry James Potter"
"Neden Voldemort için çalışıyorsun"
"Çünkü o iki dünyada da yeri olmayan beni en güçlülerden yaptı"
"İki dünyada da istenmeyen derken ne kast ediyorsun"
"Muggle akrabalarım beni hiç sevmediler paçavra gibi davrandılar sonra bir gün bir mektup geldi. Beni büyü dünyasına çağırmak için ne kadar sevinmiştim biliyor musun orada belki sevilebileceğimi düşündüm. Seçme törenine kadar bir rüyayı yaşamıştım param vardı herkes beni tanıyordu ama bunlar o şapka başıma geçene kadar oldu. Şapkanın gideceğim binayı seçmesi gerekirken o tüm salona benim yeterli büyü gücüm olmadığı için Hogwarts'da yerim olmadığını söyledi. Herkesin benle nasıl dalga geçtiğini hatırlıyorum sözde kahramanları bir kofti çıkmıştı. Bende hemen Dumbledore'ye koştum ona tarihin gördüğü en iyi büyücü Diyorlardı bana yardım edebilir sandım o ise sadece bana gülüp o pis mugglelerin yanına yolladı. Rüyam bir hafta bile sürmedi yine teyzeme döndüm. Artık koruyucu meleği değildim tabi eniştem beni evden attı daha 12 yaşındaydım kafamı sokacak bir evim bile yoktu. Ondan sonraki hayatım çok zordu sokaklarda itilip kalkıldım. İki tane şerefiz bana tecavüz etti. "
" Peki Voldemort'la nasıl tanıştınız"
"Ne kadar kofti de olsam bankadan paramı alabileceğimi öğrendim paramı aldım ve çatlak kazanda bir oda tuttum. Tam o sırada bir haber patlak verdi. Voldemort geri dönmüştü hemde seçilmiş olanın kanıyla yani Neville Longbottom. Sonra kendi kendime dedim ki ölümü bile yenebilen bir büyücü varsa bana güç verebilir. Onu nasıl bulacağımı bilmediğimden etrafa onu aradığım söylentisi çıkardım sonuçta o Lord Voldemort'tu beni bulabilirdi ki buldu da. Başta efendim de benle dalga geçti bu mu beni durduran çocuk dedi basit bir büyüyü yapamayacak kadar aciz olan. Bende ona yalvardım onun sınırsız gücü vardı banada verebilirdi başta sıcak bakmadı bende en son olarak en azından canımı yakanların canını almak için bir fırsat istedim. Lord Voldemort cömerttir basit bir ayinle kanını kullandığı çocuğun gücünü bana verdi hatta o gücün yetmeyeceğini düşündü ki işe yaramaz ölüm yiyenleri öldürüp onlarında gücünü bana verdi. Bana eğitim verirdi hatta kendi bile eğitti ve bende teker teker intikam almaya başladım önce bana dokunan o iki şerefsize işkence ettim bana yaptıklarının 100 katını yaptım işim bittiğinde ölmek için yalvarıyorlardı. Ondan sonra da pek sevgili akrabalarıma gittim ki söylemeliyim Muggleler crucioya çok dayanamıyormuş ben daha yeteri kadar zevk alamadan öldüler. Sonra yeteri kadar eğitildiğimde ölüm yiyenlerle Hogwarts'a saldırdık orada moruğu öldürdüm benle dalga geçen herkese hayatını zindan ettim. Sonra efendim bana Hogwarts'ı verdi bende hemen seçmen şapkayı yaktım artık seçim yok herkes efendim'in asil soyuna gidecek"
"Peki Gryffindor kalesini neden yıkmaya çalıştın orada da seni güçlendirecek şeyler bulabilirdin sonuçta onun soyundan geliyorsun"
"Beni aciz bir kofti bırakan soy mu hah kimin umrunda ben efendimle onun yüce soyunun bıraktığı Slytherin'in kalesinde yaşıyoruz"
Bu Harry Potter'in gücünü alamazdı kılıçta saf güç olmalıydı ama daha iyi bir şey için kullanabilirdi hemen Salazar'ın ona verdiği bilekliği çıkardı ve karşısındaki ikizinin içindeki tüm gücü emdi o büyücü olmayı hak etmiyordu.
Harry aldığı bilgiyle hemen  kendi evreninde Slytherin kalesinin olduğu yere cisimledi.Cisimlendiği gibi güvenlik duvarlarını hissetti o duvarları cam gibi tuzla buz edebilirdi ama çok fazla dikkat çekerdi bu yüzden kafasına görünmezlik pelerini çekti ve kaledeki ana odaya doğru yürümeye başladı Voldemort'un orada olabileceğini düşünüyordu ama yanılmıştı Voldemort orada değildi.Harry Salazar'ın kendi özel odasına gitti orayı bilen nadir kişilerden biriydi Voldemort kesin orayı ini yapmıştır diye düşündü.Doğru da düşünmüştü Voldemort arkası dönük tahtında oturuyordu Harry tam asasını çıkarmıştı ki içten gelen zehirli bir ses duydu.
"Ah Harry sana rakibinin arkasından saldırmayı ödleklik olarak öğretmediler mi sonuçta bir Gryffindor'sun"
"Pelerinin içini nasıl görebiliyorsun"
"Aynısı bende de var ondan sana verdiği tüm özelliği banada veriyor.Diğer pelerinlerin altını görebiliyorum"
"Ama bu imkansız sende Gryffindor kanı yok ki tüm safkanların bağı olmasından olsa bile sende Godric'in aurası yok "
"Evet benim yok ama Harry Potter'ın var.Daha doğrusu vardı"
"Hayır onun anlattığına göre gücü yokmuş nasıl Gryffindor varisi olabilir"
"Öyleydi ben her şeyini elinden almadan önce o gece onu öldürmeye gittiğimde o kadar gücün boşa gitmesini istemedim Salazardan öğrenip kendim geliştirdiğim büyüyle neredeyse tüm gücünü emdim.Sırf büyü dünyasından dışlansın ki bende onu kendi varisim yapıp güçlendireyim ama çocuk kendi ayaklarıyla bana geldi ."
"Godric ve Slazar fazla yakınlardı Slytherin kalesinde kaleye girişin şifresi vardı önce son sahipi varisine veremediği için kalede korunan pelerini sonra o meşhur kılıcı aldım"
Harry konuşurken kılıcının alevlendiğini hissetti.Yakutları parlıyordu kılıc sahipsiz kalan Gryffindor enerjisini istiyordu.Bir düello başlatmalıydı.Karşısındaki Voldemort ne kadar güçlü olsa da,en büyük silahına da sahip olsa da .
"Atalarımın kanını,büyüsünü ve mirasını kirlettin Voldemort bunu ödeyeceksin"
"Öyle mi bücür "
Harry'nin saldırmasıyla bilmem kaçıncı evrendeki bilmem kaçıncı Harry vs Voldemort başlamış oldu.Voldemort rahatça Harry'nin büyülerini engelliyordu Harry kılıcı kullanamazdı eğer kullanırsa topladığı gücü yine harcardı.Tam gücüne ulaşıp kitleyene kadar böyle olmak zorundaydı kılıcı tam zamanında çekip Voldemort'u yenmeliydi tekrar.
Voldemort artık sıkılmış olmalıydı ki saldırmaya başladı.Harry bazınlarından kaçtı bazılarını ise asası ile engelledi.Bunun böyle bitmeyeceğini anlayan Voldemort tam güçlü kılıcı çekti.Ve Harry'e saldırmaya başladı.Harry  ilk saldırıları Kötü halinden aldığı güçle savundu ama tam gücüne ulaşmış kılıç çok başka bir boyuttu.Harry bilekliğindeki kalkanda kırıldığında o ana artık dakikalar kaldığını anladı Voldemort'un gönderdiği laneti tam asası ile engellemişti ki asası büyülerin gücüne dayanamadı ve paramparça oldu .Asasyı parçalayıp seken büyü Harry'e derin bir yara açtı bunu gören Voldemort yavaş adımlarla avınının yanına geldi.Bununda işini bitirip neden en güçlü olduğunu bir kere daha kanıtlayacaktı.Voldemort kılıcı kaldırdı ve yavaş haraketlerle öldüren laneti fısıldadı ki tam bu anda o odadaki ikini kılıç çekildi ve büyünün önüne geçti.İki kılıçta gerçek efendisini anlayınca Voldemort için her şey tersine döndü.Voldemort'un içindeki güç ve kılıcın içindeki güç gerçek efendilerine doğru yol alırken olan şey Harry'e gelen büyük bir güç yükseltmesi ve kılıcına gereken 7 Harry'den 2.sini almasıydı.
Harry sadece parmağını oynatarak Voldemort'a küçük bir Expelliarmus büyüsü yaptı büyü o kadar güçlüydü ki Voldemort'un kalkanını parçalamakla kalmadı ayrıca Voldemort'u da bayılttı.Harry büyüsüyle silahsız kalan Voldemorttan gelen asaya baka kaldı kendisine kırılan asası kadar uymuştu bu asa.
Harry aldığı zafer ve yeni asasıyla hemen Hogwarts'a cisimlendi her şeyi eski haline getirip öğrencilere konuşma yaptıktan sonra yeni yolculuğuna hazırdı.

Evvet yeni bölüm geldi.Aslında bu bölimde kofti Harry görecektik ama olaylara heyecan katmak istedim o yüzden üzülmeyin adam akıllı DarkHarry evreni tabikide gelecek.
Sağlıcakla kalın yorum yapmayı ve vote yapmayı unutmayın