Varislerin Savaşı(Harry Potter AU)

16

Harry ayakları yere deyince yeni evrene geldiğini anladı.Şu ana kadar 2 tane Harry'den güç almıştı.Geriye kalanları da hızla toplamalıydı bu sefer evren-16 ya gelmişti nedenini oda bilmiyordu içinden gelmişti sadece.
Harry etrafına bakındığında yine Hogwarts'da olduğunu gördü.Ama bu sefer bir sıkıntı yoktu her şey kendi evindeki gibiydi.Burada ki zamanı bilmediğinden Hogwarts müdüründen yardım alabilirdi.Harry kartal kafalı heykele geldiğinde sadece açıl dedi sonuçta kale içindeki özü tanıyordu Godric Gryffindor'u red edemezdi.Bu müdürün odası hiçte kendi evrenindeki gibi değildi.Dumbledore'nun odası genelde dağınık olurdu her yerde ilginç aletler olurdu ama bu oda çok topluydu ve Dumbledore'den bile fazla kitap vardı.Büyük ihtimalle Dumbledore'a bişey olmuş Minerva müdire olmuştu.Harry masanın başında oturan kabarık saçlı kadını görene kadar düşüncesi böyleydi.Ama orada oturan kişi Minerva değildi daha yakından tanıdığı biriydi.Kendi zamanındaki en yakın arkadaşlarından Hermione Granger'di.Harry rahat bir nefes aldı hangi evrende olursa olsun Hermione ona yardım ederdi anlaşılan burada işi kolay olacaktı.
"Hey Mione"
Harry ondan gelebilecek farklı tepkiler beklemişti.Onunda selam vermesini nereden geldiğini sormasını veya müdire olarak neden ona kalede bir yabancının bildirilmediğini ama kadın hiç birini yapmadı önünde eğildi ve
"Hoş geldiniz Lord Potter.Herhangi bir isteğiniz mi var"
Harry,Hermione şaka yapıyor mu diye dikkat kesti ama yapmıyordu gayette ciddiydi hatta yüzünde bir tık üzüntü vardı.
"Ne Lord Potter'i Mione benim Harry senin arkadaşın olan hani sadece Harry"
"Efendim nasıl bir test yapıyorsunuz bilmiyorum ama ben işimi iyi bir şekilde yapıyorum bu kalede size itaatsizlik yapan kimse yok"
Demek ki bu evren düşündüğü kadar benzer değildi.Harry hemen sözsüz ve asasız bir sersemletme yaptı ve Hermione'yi kucağına alıp üstüne pelerini çekti.Ve ihtiyac odasına doğru yürümeye başladı .Kadının davranışları onu korkutmuştu.

Harry ihtiyaç odasına girince hemen Herm'i rahat yatağa yatırdı ve kan büyüsü için gerekli eşyaları aldı.Hermione'nin kaçamayacağından emin olduktan sonra konuştu
"Mione sen zeki bir cadısın lütfen sakin ol sana Her şeyi açıklayacağım.Ama önce izin verirsen sana kendimin Harry Potter olduğunu kanıtlayayayım "
Harry gözlerinin önünde tüm büyüyü yaptı ve Hermioneye sordu.
"Bana şimdi inandın mı şimdi Mione"
Harry kızın kafa salladığını görünce onu tutan büyüleri kaldırdı ve kaldırdığı gibi onu saran iki kol buldu.
"Bu nedendi Mione"
"En yakın arkadaşımı özlemiştim.Anladığım kadarıyla birazdan onun hakkında soru soracaksın ama önce ben sormalıyım zaman döndürücü mü yoksa paralel evren teorisi gerçek mi."
"Evet gerçek ben farklı bir evrenden geliyorum hatta onun dışında bile iki farklı evrene gittim"
"Sanırım senin evreninde işler bu kadar ters gitmedi"
"Aslında bilmiyorum o yüzden o geceden itibaren bu evrende işler nasıl gelişti anlatabilir misin"
"Tabikide"
"Öncelikle o gece Voldemort Potter'lara saldırdı ama O gece oradan sadece bi kişi zararlı çıktı oda Voldemort'un kendisiydi.O gün daha bebek Harry Voldemort'u durdurmuştu."
"Ben ise Harry ile birinci sınıfta tanıştım daha doğrusunu trende.Harry ve Ron benim kompartmanın yanında oturuyorlarmış oradaki avanaklar beni muggle doğumlu olduğum için dışlanışlardı ama Harry ve Ron dışlamadı.Harry beni o kompartmandan çıkartıp onlarınkine davet etti.O tren yolculuğunda bol bol sohbet edip şeker yedik sonra üçümüz de Gryffindor olunca en iyi üç dost olduk.Cidden çok güzel günlerdi peşinde hala kara büyücüler olsa bile Harry çok eğlenceliydi durmadan başkalarına şaka yapardık o zamanlar onları hep durdurmaya çalışırdım ama pekte başarılı olduğum söylenemez tabikide ilk yılımızda felsefe taşını ele geçirmeye çalışan Voldemort'u durdurduk .Sonraki yıl Harry ve Ron uçan arabayla büyük salona girdiklerinde.Sonraki gün iki çığırtkan geldi.Ron'a annesi kızmıştı nasıl böyle bir şey yaparsın diye ama Harry'e babası ve Sirius'dan gelmişti nasıl bizsiz bu kadar eğlenirsin diye neyse ikinci yılımızın sonunda sonradan bir hortkuluk olduğunu öğrendiğiniz günlüğü yok ettik daha doğrusu Harry yaptı.Gryffindor kılıcıyla bir basiliksi yendi sonra Malfoy'ların ev cini Dobby'i serbest bıraktı sonra ailesini ikna etti ve Dobby'yi Potter Malikanesine aldı hemde normal bir ev cini gibi değil aylık 5 galeon alıyordu ayrıyetten ayda 2 gün izin hakkı vardı.Dobby sanki hizmetçi değil ailenizden bir gibiydi noellerde felan Dobby'e kıyafetler alırdınız en güzel kombini kim yapmış yarışması yapardık .Üçüncü yılımızda pek bir şey olmadı Remus'un Hogwarts'a gelmesi dışında zaten sonra biz mezun olana kadar da kaldı.Sonraki yıl üç büyücü kupası yapıldı.James ve Siriusla büyümüş biri olarak Harry bi şekilde yaş çizgisini geçip Ron ve kendi adını kadehe attı.Sonra Hogwarts şampiyonu olarak katıldığı turnuvayı kazandı.Babasının verdiği çift yönlü ayna o zaman çok işimize yarayamıştı.Harry öğrendiği görevleri annesinden babasından ve siriusdan yardım alarak geçti.Harry turnuvayı kazandığında kupanın aslında anahtar olduğunu öğrendik Harry o gece Voldemort ile çarpışmış bir kere daha onu yenmişti ama bu sefer cesaretiyle.Voldemort'un dönmesiyle Harry çapulcular ve Lily'den kapsamlı bir eğitim aldı hatta Dumbledore'den özel düello dersi felan.Beşinci sınıfımızda bakanlık onun üzerine çok oynadı ama yıllardır gelen Safkan Potter ailesinin kimliği yüzünden o kadar da etkilenmedi.Sonra Hogwarts'a bir kadın geldi Dolares Umbridge.Karanlık sanatlara karşı savunma derslerimizi sansürlediler.Profesör Lupin'e ders işletmiyordu resmen.Asa yok sadece kitap okuma ki onun derslerini sevmeyen yoktu sınavları bile çok ilginçti parkur yapıyorduk derste gördüğümüz engelleri geçmemiz felan gerekiyordu tabikide aramızdaki en iyi oydu.Beşinci yılımızda ksks göremediğimiz için bir topluluk kurmaya karar verdik ama nerede olacağını bulamıyorduk sonra çapulcular ve dobby'nin de yardımıyla İhtiyaç odasını bulduk.Orada Harry bize ders vermeye başladı.Hatta bazen James ve Lily bile ders vermeye geldi.Sonra Harry bir olay gördü esrar dairesinde ailesine işkence edildiğini.Şansımıza o sırada Potter'lar ve Sirius görevde olduğu için ulaşamadık onlara o yüzden altı kişi esrar dairesine gittik orada her şeyin başlangıcı olan kehaneti bulduk.O gece ölüm yiyenler etrafımızı sarmıştı Harry'den küreyi istenişlerdi sırf Harry küreyi vermediği için gözümüzün önünde Neville ve Luna'yı öldürdüler.O zaman ki Harry çok korkunçtu ilk defa dostumu öyle görmüştüm.Resmen gücüyle yeri sarsmıştı Ölüm yiyenlerin korkusunu hatırlıyorum Harry arkadaşlarımızı öldürenleri paramparça etti.Diğer ölüm yiyenler kaçamadan yoldaşlık geldi ve onları kapana kıstırdılar.Ama Harry elinden kaçan Bellatrix'i kovalamayı seçmişti ama bulduğu Bellatrix değil Voldemort olmuştu.Yine karşı karşıya gelmişlerdi Dumbledore'nin anlattığına göre Harry Voldemortla savaşmayı seçmiş ama karşısında tarihin en güçlü kara büyücüsü varken tabikide bişey yapamamış o gün Harry'i ölümden kurtaran anka kuşu fawkes'miş.Altıncı yılımızda Harry asla eskisi gibi neşe dolu olamadı.Dumbledore ile derslere gitmeye başladı o derslerde Voldemort'u nasıl yenebileceğini öğrendi.Hortkulukları öğrendi.O yılın sonunda Dumbledore ile bir hortkuluk bulduklarını düşünüp yolculuğa çıktılar döndüklerinde kaleye ölüm yiyenler saldırmıştı.O gece Dumbledore Harry'nin gözlerinin önünde öldü.Ama asıl Harry'i parçalayan daha sevdiğini bile söyleyemeden ölen Ginny idi.Kaleyi bizle korumaya çalışırken öldü.Harry yine yıkılmıştı ölüm yine peşindeydi.Harry Ginny'nin intikamını almaya yemin etti ve yedinci yılınıza başlayacağımız yıl kaçıp Hortkuluk avına çıktık.Bakanlığında düşmesiyle en çok arananlar olduk bu sırada Potter'lar da saklanmak zorunda kaldılar.Ben Ron ve Harry Hortkulukları topladık ve Hogwarts'a yok etmeye getirdik.İlginç bir şekilde ona sanki itaat ediyormuş gibi Harry Gryffindor kılıcı ile hepsini parçaladı ki sonra aslında Voldemort'un bir hortkuluğu olduğunu öğrendik biz onu ararken Hogwarts savaşı patlak verdi.Dışardakiler sırf biz görevi bitirebilelim diye savaştılar.Biz son hortkuluğu da yok edip savaşa geldiğimizde çok ilginç bir manzara vardı son hortkuluğun da yok olduğunu anlayan Voldemort yaralı bir hayvan gibi dövüşmeye başlamıştı.Ve onun psikopat hizmetkarı Bellatrix .O savaşta o kadar kayıp verdik ki Ron,Tonks,Remus,Sirius,Lily,
Lavender ve niceleri.Voldemort sonra sadece Harry'i isteyerek askerlerini geri çekti ama bizde bir kişi çıkmadı James Potter hayatının aşkını ve en yakın arkadaşlarını kaybetmiş biri olarak Karanlık Lord'un karşısına çıktı.İnsanlar ilk defa Voldemorta öyle saldıran birini gördü.James öfkesinden güç alarak ona hasar verebilen ilk kişi oldu ama oda daha fazla dayanamadı ve öldü.
Ve karşı karşıya iki kişi kaldılar .Harry ve Voldemort ilk defa Voldemort'dan korkutucu birini görmüştük neredeyse tüm sevdiklerini kaybeden Harry kaybedecek başka hiç birşey kalmadığını düşünerek saldırdı ve onu yendi.Ama yenip bırakmadı kendini tüm insanlardan üstün gören Voldemort'a çok değişik şeyler yaptı.Onun bedenindeki son sihir damlasına kadar emdi ve onu çeşitli işkenceler yaptı.Tabikide o bunları yaparken içindeki canavar tüm benliğini ele geçirdi.Harry Voldemort'u durdurduktan sonra bakanlığı ele geçirdi ve kendimi yeni yönetici ilan etti.Beni de Hogwarts'a müdire yaptı ama onu bir daha görmedim."
"Bu kadarını mı biliyorsun? Şimdi nerede kalıyor bir bilgin varmı "
"Hayır bilmiyorum zaten neredeyse kimse görmüyor sadece bazen bakanlığa yeni haberler veriyor yeni bakan atıyor felan onun dışında görmedim.Ama benim sana bir sorum olacak sen onun gibi değilsin hala içinde sevgi var o evrende işler nasıl gelişti de böyle olabildin ve ve ve nasıl ondan bile daha fazla aura yayıyorsun?"
"Buraya gelmeden birkaç evrene daha uğradım ve sanırım en şansı Harry bendim.Ailemle büyüdüm ve Hogwarts'a gittim ilk yılımda Voldemort'u yendim ama bu benim sihir çekirdeğime ve ruhuma zarar verdi.Beni Helga Hufflepuff iyileştirdi evet o kurucu olan yaklaşan tehlike için büyük büyük dedem beni kendi eğitmek istedi .Dediğin gibi Gryffindor kılıcı itaat etmişti çünkü biz onun varisiyiz.Bende bunun için burdayım son savaş öncesi tüm gücümü toplamalıyım ve bunun için kılıca yedi Harry'nin güç vermesi gerekiyor onu da halledince kendi Voldemort'umla savaşacağım"
"Onunla savaşmadan önce onunda hortkuluğu olup olmadığına dikkat et varsa önce onları yok et sonra kendisini"
"Umarım yoktur birde onları bulmakla uğraşmak istemiyorum"
"Harry gideceksin biliyorum gitmeden senden birşey rica edeceğim sizin evreninizdeki bana söyle duygularını Ron'dan saklamasın sonra zamanı olamayabiliyor aynısı kendin içinde geçerli Ginny kapılmadan elini çabuk tut"
"Tamamdır Herm ileteceğim şimdilik görüşürüz "
Harry bu evrendeki kendinin nerede olabileceğini düşündü.Potter kanının kapısını açtığı çok yer vardı.Gryffindor kalesi vardı,Potter Malikanesi vardı ne kadar ailesi kullanmadada Peverell konağı vardı.Bir yön bulma büyüsü yaptı ve neredeyse her isteğini kusursuz yapan yeni asasını takip etmeye başladı.
———————————————————————
"Efendi Potter tamda tahmin ettiğiniz gibi evren gezen ikiziniz buraya da geldi.Daha ne istiyor bilmiyoruz ama Hogwarts'a girip Hermione ile konuştuğunu biliyoruz"
"Tamamdır şimdi gidebilirsin o zaten elinde sonunda beni bulmaya buraya gelecek "
————————————————————————Harry gittiği Potter Malikanesinden de eli boş çıktı.Malikaneyi didik didik aramıştı.Bir gizlilik büyüsü var mı bir kafa karıştırma büyüsü varmı ama yoktu sanki yer yarılmıştı da içine girmişti.Son umut olarak çok ama çok eski Peverell konağına bakacaktı eğer orada da yoksa bu evrende daha fazla kalmasına gerek yoktu.Ama bu sefer şansı yaver gitmişti o binadaki sihir havada elle hissedecek kadar yoğundu.
Harry kapının önüne geldiğinde kapı itaat edercesine açıldı ve önüne çok büyük bir hol çıktı.Yine önüne bir kapı açıldı ama bu kadar basit olmasından şüphelenen Harry öbür kapıları açmaya çalıştı hatta büyü gücüyle bile açmaya çalıştı ama olmuyordu oda son çare olarak açılan kapıları takip etmeye başladı o açılan kapılar Harry büyük mü büyük bir odaya yönlerdirdi.Oda simsiyahtı odanın başında çok büyük yakut işlemeli bir taht vardı tahta giderken ki yolda yanlarda ise altın büstler üzerinde ünlü büyücülerin eşyaları vardı.Harry Salazar'ın madalyonunu,Dumbledore'un püfürünü hatta Flamel'in felsefe taşını bile gördü.Harry tahta kadar böyle yürüdükten sonra tahta oturan biri belirdi kendinden bir tık büyük görünen dağınık kuzgun karası saçlarıyla zümrüt yeşili gözleriyle bu evrendeki kendisi.
Harry oraya yaklaşınca bu evrendeki ikizinin kalktığını gördü .Üzerinde çok ilginç bir pelerin vardı üzerinde antik rünler olan çok tanıdık olan bir pelerin kendi pelerini.Sonra parmağında ilginç bir taşı olan bir yüzük vardı.
"Beni bulman düşündüğümden uzun sürdü Küçük dostum"
"Afedersin ama Gryffindor Kalesi dururken burayı seçen pek bir Harry yokta o yüzden en son buraya geldim.Hatta kendi evrenimde bile buraya sadece bir kere geldim"
"Ee söyle bakalım hangi rüzgar seni bu evrene attı."
"Senin yardımına ihtiyacım var.Voldemortla son savaşım yaklaşıyor ve o savaşta bulabildiğim tüm güce ihtiyacım olacak"
"İşte bu neden daha insan kalabildiğini açıklar daha onunla son savaşını vermemişsin daha elindekileri kaybetmemişsin"
"Hayır kaybetmedim ve kaybetmeyeceğim de onu yeneceğim bir daha kimseye zarar veremeyecek"
"Gerçekten buna emin misin senin Hermione ile konuşmanı dinlerim ve kendim ana evrene gittim oralarda belki Voldemort'a yenilmediniz ama savaşı o kazanmadı mı.Hadi sen çok yaşamadın fazla ama normal bir çocukluğun olmadı.Onu yensen bile hayatının en güzel günlerini harcadı evren-1 deki Harry çocuk en şanssız olanımız annemizi babamızı tanımamış bile ona pislik gibi davranan insanlar arasında yaşıyor hayatını dumbledore kontrol ediyor kendi gücünden haberi bile yol bu çocuk Voldemort'u yense kazanmış olacak mı? "
"Evet kazanmış olacağız çünkü Voldemort bir tek bize zarar vermiyor tüm insanlığa veriyor onu yenince bizden daha büyük bir şey kazanacak"
"Sana bir kaç şart koşucam gücümü vermek için biri hiç bir sevdiğimize zarar gelmesine izin vermeyeceksin ikincisi de kendi evrenine döndüğünde Ginny'e hislerini itiraf edeceksin.Anlaştık mı "
"Merak etme herkesi koruyup kollayacağım onlar benim de sevdiklerim"
Büyük ikizinin başını salladığını gören Harry kılıcını çıkarttı ve almaya geldiği şeyi aldı son bir kere daha belkide en kötü şeyleri yaşayan ikizine baktı ve yeni evrenine doğru yolculuğa geçti.
Evet arkadaşlar biliyorum çok beklettim ve bu bölüm sizin tatmin etmezse özür dilerim ama bu bölüm benim için çok anlamlı Hermione'nin anlattığı evren aslında bu kitabın ilk haliydi ama sonra içim bu kadar kişiyi öldürmeye el vermedi bende değiştirdim .Ama yinede kitabın ilk halini görmenizi istedim ayrıca size bir sorum var sizce bu evrendeki Harry'e efendi Potter diyen kişi kimdi
———-Sağlıcakla Kalınn————