YN: Moodum medyayla aynı şu an
:( Bu arada şarkı da ekledim çok alakasız ama dinleyin siz.Şimdi ben ani bir şekilde gelen ilhamla hikayenin mpreg olmasına karar verdim. Yani yarın öbür gün eğer dersem şu hamile bu hamile linç yağdırmayın pls.
Bir de bölümle ilgili iki çook önemli bişi sölicemmm ilki en alttaki notu okumadan geçmeyin ikincisi:
Bu bölüm smut. Uyarı koycam ve bence okumayın smuttan soğursunuz.
Eğer bu çok erken oldu diyorsanız: gerçekten gerekliydi. Yani yapmam gerekiyordu.
--------
Büyüğünün kucağından indiği gibi tişörtüne koştu ve kafasından geçirdi. Kendini çok rezil hissediyordu. Sonuçta her gün bir adamın kucağında, o adamın arkadaşlarına basılmıyordu.
Eymen merdivenlere koşarak çıkarsa Yiğit'in onu yakalama yüzdesini berbat olan matematiğiyle hesaplamaya çalıştığı sırada duyduğu bağırışla adımlarını süriye süriye genç çocuğun yanına ulaştı.
Yiğit onu belinden çekip tam anlamıyla kendine yapıştırdığında şokta olan Duhan ve Berke'nin dudaklarından aynı anda aynı sözcükler dökülmüştü. "Bu... İmkansız."
Ela gözlü çocuk yanındaki gencin onu duymayacağını sandığı için rahatlıkla mırıldandı "Gel onu bir de bana sor...". Okyanusları andıran maviler ona çevrilirken siyaha büründü ve aynı şekilde fısıldadı. "Bence sınırlarımı zorluyorsun tatlım.". Eymen'in gözleri ikinci kere yakalanmanın şokuyla büyürken Yiğit sesli bir şekilde gülmüş Berke'yse çatılı kaşları ve sert sesinin ardından konuşmuştu.
"Bu gerizekalının neden evinde olduğunu anlatacak mısın?" Eymen'inde kaşları çatılıp ağzı aralanırken belindeki el yumuşak sayılmayacak bir biçimde onu cimcikleyince susmak zorunda kalmıştı. Demekki artık eskisi kadar özgür kalamayacaktı. Ama annesi yaşayacaktı ve Eymen'e göre bu her şeye değerdi.
"Eymen benim yeni kölem." Yiğit'in alayla kurduğu cümleye karşılık Berke'den koca bir kahkaha yükselmiş Duhan ise hüzünlü gözlerle karşısındaki çocuğa bakıyordu.
Aklına yıllar önceki hatıralar canlanırken gözlerindeki hüzün ikiye katlanmıştı. Duhan'ın Eymen ile hiçbir sorunu yoktu ama arkadaşları için birbirlerine düşman(!) olduklarını yansıtmışlardı herkese.
Oysaki ikisinin de birlikte çok güzel anıları vardı. Mesela bir keresinde okulun düzenlediği bir gezide ikili bir hafta boyunca aynı çadırda kalmış ve o hafta boyunca oldukça tanışma fırsatları olmuş, bu sayede aralarındaki önyargılardan oluşan buz kütleleri yıkılmıştı. Ama ne yazıkki bu şu an Eymen'in Duhan'ın karşısında aşağılanmasına engel olabilecek bir şey değildi.
Berke kahkahaları sonlandığında pis sırıtışının ardından "Hangi genelevde çalışıyor ki bu?" diye sormuştu. Yiğit'in de yüzünde aynı sırıtış oluşmuş cevap vereceği sırada Eymen kafasını eğip "Genelevde çalışmıyorum." diyebilmişti sadece.
Ne diyebilirdi ki zaten? Kendini ilk defa bu kadar çıkmazda ve ezik hissediyordu.
Berke aldığı cevap karşısında şaşırmıştı. Duhan'sa dokunsan ağlayacak gibi duruyordu. Eski dostuna böyle davranılması hiç hoşuna gitmemişti.
Yiğit ortamdaki gerginliği hissederek "Barda çalışıyordu. Ama artık burada çalışacak." demişti. Buna karşın çift hmmlamış ardından koltuklara yerleşmişlerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eymoş // BxB
סיפור קצרEymen annesi için her şeyi yapabilecek bir çocuktu. Her şeyi... * J'espère que tu es heureux où tu vas mon ange / * ... * Tüm hakları Eymen'in gözyaşlarında saklıdır. Bu hikaye iki erkeğin aşkını içermektedir homofobikler okuyup sinirlerimi bozmasın...