BÖLÜM 1"sessizliğin ardında"

47 10 0
                                    

Multimedya: Selen yılmazer
YAŞ:27
________________________________________

dinlediğim şarkıyı kapattım elimde tuttuğum kırık cam parçasını gözümden akan her damla yaş için daha da çok sıkıyordum,elime ne kadar bastırsam da, hiç bir işe yaramıyordu. Avucumu yavaşça açtım ve kanla kaplı olan cam parçasını avucumun içinden çıkardım kan damlaları yavaşça avucumun içinden akıyordu. Baş parmağım ve işaret parmağımla sıkıştırdığım cam parçasını pencereden sızan güneşe doğru tuttum kanla kaplı olan cam parçasını hızlıca indirdim ve bileğime doğru hızlıca çektim.
+
+
+
"Gözlerini açıyor!" kulağıma bi bağırma sesi geldiğinde gözlerimi yavaşça araladım, yaşlı bir kadın kulağımın dibinde bağırıp duruyordu.
"Ah, güzel kızım neden yaptın bunu kendine?"diyip başımı okşuyordu.
+
+
+
'Neden mi yapmıştım?'ben çok kötü bir şey yapmıştım ve buda onun ödenmemiş bedeliydi yine yapacaktım ölene kadar her gün deneyecektim, belki o zaman kurtulurdum içimdeki yaralardan yüreğimi yakan kor ateşten kurtulurum diye yaptım gözlerimi tam açtığımda doğrulmaya çalıştım yaşlı kadın kolumdan tuttu ve Yavaşça kendine doğru çekti.
+
+
+
"şimdi kalkma birazdan ambulans burada olur"
"ne ambulansı ya? bırakın beni istemiyorum ambulans falan çıkın evimden!" diye bağırdım başımın dönmesine engel olmaya çalışıyordum,ama ne yapsam daha çok dönüyordu.
kadın anlayışlı sesiyle konuşmaya başladı
"bak biz hepimiz senin iyiliğini istiyo-
lafını kestim ve konuştum.
"ben kendi iyiliğimi düşünmüyorum sizde düşünmeyin bu benim hayatım ve birinin bana karışması gereken yaşı geçtim şimdi çıkın evimden!"
ben bağırdıktan sonra kadın ve bir kaç tane adam evden çıkarken telefonum çaldı ellerim titriyordu onların evime nasıl girdigini bile düşünecek gücüm yoktu, bilegimdeki kestikten hiç durmadan kan akıyordu hızlıca telefonumu elime aldım arayan, Ufuk'tu ekranın üzerindeki kapatma tuşuna bastım tam telefonu bırakacağım sırada tekrardan aradı telefonun sesi başımı daha çok döndürüyordu. Artık bu sesten kurtulmak istiyordum telefunu açtım.
"ne var?" dedim sorgulayıcı sesimle, hemen konuşmaya başladı.
"Neredesin?"
"evimdeyim, nerede olucam başka! "telefonu kulağımdan indirdim ve kapatma tuşuna bastım,
Ufuk beni o gece kurtaran adamdı neden kurtarmıştı. nasıl kurtarmıştı hiç bi fikrim yoktu aslında gelmesi bi yönden iyi olacaktı çünkü o gece ne olduğunu öğrenmek istiyordum.
+
+
+
O olaydan sonra yanıklarımın iyileşmesi için onun evinde kalmışım neredeyse 2 gün uyumuşum. uyandığımda ona çok öfkeliydim, kalkar kalkmaz yanan depoya gittiğimde o yoktu. Affedemiyordum kendimi sevdiğim adam gözlerimin önünde yanarak ölmüştü, ve Ufuk yüzünden onu kurtaramamıştım olaydan sonra her gün gittim o depoya her gün ağladım,defalarca yalvardım gelsin diye gelmemişti, ne gidip ağlayacağım bir mezarı vardı nede ondan kalan bir hatıra, söz vermişti bana gitmeyeceğim demişti ölmeden önce son sözü beynimde yankılanmaya başladı "Hayallerimizi unutma " ve sonrası yok bunları düşünürken ağladıgımı fark ettim, gözlerimi sildim ve nerdeyse iki ay boyunca tekrarladığım şeyi tekrarladım.

"hepsi senin suçun ,hepsi!"diye bağırdım tam karşımda duran kırık aynaya elime geçen herşeyi fırlatmaya başladım başımın dönmesi gittikçe daha çok artıyordu bilegimden yere damlayan kan adeta bir gölet olmuştu, hıçkırıklarımı tutamıyordum.
"Hepsi senin suçun " o gece bize bunu yapanı bulacaktım ve onu kendi ellerimle öldürecektim daha sonrada kendi başıma sıkacaktım.
Kapı çalma sesiyle bağırdım

"Kapı Açık!" kapının gıcırdama sesiyle ürperdim kapı hızlıca çarptı
"senin derdin ne söylesene beni meraktan öldürmek falanmı? eğer öyleyse bunu başaracaksın!" gözlerimi devirdim yanaklarımda topladığım havayı öfkeyle dışarı verdim.
"Ne var ne istiyorsun?" bilegimden akan kanlar yere düşmeye devam ediyordu başını yere eğdi yerdeki kanı görünce hızla başını bana çevirdi
"Elini uzat" uzatmadım bu sefer bağırarak tekrarladı
"uzat şu elini!"ben yine uzatmayınca hızlıca tutup kendine doğru çekti
"sen ne yaptığını sanıyorsun!" sinirle burnundan soluyup duruyordu
"Allah kahretsin, canın yanıyor mu!?" hızlıca başımı olumsuz anlamda salladım yara fazlası ile derindi ama umursamamıştım canımı yakan onun acısı değildi yüreğimden asla atamadığım acıydı.
beni hemen kolumdan tutup çekiştirmeye başladı
"napıyosun sen ya bırak kolumu!,bırak diyorum ya sana bırak" kolumu çekmeye çalışıyordum ama,ben her kolumu çekmeye çalıştığımda daha çok sıkıyordu artık direnecek gücüm kalmamıştı bacaklarım artık bedenimi taşıyamayacak duruma gelmişti gözüm gitdikçe kararıyordu son hatırladığım şey başımın çok şiddetli bir şekilde acımasıydı.
+
+
+
gözlerimi araladıgımda, gözüme çarpan ışık gözlerimi iyice yummama neden olmuştu. Biraz gözlerimi sıktım ve yavaşça gözlerimi araladım ışık biraz rahatsız etsede zorlukla açmıştım.

_______________________*_____________________   
İLK 4 BÖLÜMCÜGÜ SABIRLA OKURSANIZ DEVAMINDA FARKLI BİR KURGU OLDUĞUNU ANLARSINIZ♥️😊

SADECE SENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin