Multimedya: Ateş Akyürek YAŞ:34 ___________________________________
O anda ağzıma geleni söylediğim için asla pişman değildim. Çünkü haklıydım "Sen neyine güvenip de benimle böyle konuşuyorsun!" dedi kulağıma doğru yaklaşarak, korkmayacaktım ondan ona istediğini vermeyecektim her ne olursa olsun ona asla boyun eymeyecektim. "konuşsana lan!, sen neyine güveniyorsun" dedi bağırarak cevap vereceğim sırada telefonu çaldı "Ne var?!" dedi biraz dinledikten sonra, cevap verdi "Savcıyı getirdiginiz yere getirin" dedi ve telefonu kapattı kimden bahsediyordu diye düşünürken içeri bir adam girdi, "Abi" dedi uzun boylu esmer biriydi, gözlerimi Ateş'e doğru çevirdim gözlerini benden çekmeden cevap verdi "Noldu Yiğit?" dedi isminin Yiğit olduğunu öğrendiğim kişi cevap verdi "adamı getirmişler " dedi "Buraya getirin" dediğinde yiğit daha fazla beklemeyip çıktı. + + + + aradan 5 dakika geçmişti kapının arkasınsan sesler geliyordu. gözlerimi kapıya dikip bekledim, sesler gittikçe yaklaşıyordu "Bırakın lan beni!" nefesim kesilecekti bu ses Yağız'ın sesiydi onu da almışlardı gözlerim dolmaya başlamıştı kapı açıldı Yağız'ın gözleri bağlıydı o an ağzımdan biri tuttu Ateş bir köşeye geçmiş eliyle sus işareti yapıyordu, bağırıyordum gözlerimden akan yaşlara engel olamıyordum gözlerimi Ateş'e doğru çevirdim yapma dercesine bakıyordum ama umursamıyordu bile Ateş Yağız'ın önünde durdu ve bir yumruk attı yerimde debelenip duruyordum ama hiçbir işe yaramıyordu. Ve sonra bir yumruk daha ve bir tane daha ardı arkası kesilmeyen yumruklardan Yağız bayılmıştı. + + + + Ağzımı kapatan adam elini yavaşça çekti ve bağlı olan ellerimi açmaya başladı. hızlıca ayağa kalkıp yağız'a gideceğim sırada Ateş kolumdan tuttu. "Şimdi karar senin ya sevdiğin adam ya da" sustu ya da neydi Yağız için herşeyi yapardım, "ya da ne?" dedim kendimi sıkmaktan kısılmış sesimle "ya da mesleğin " dedi hayatımda en sevdiğim iki şey arasında Kalmıştım ama Yağız'ı kurtamam gerekiyordu onun için herşeyi göze alırdım. "Yağız'ı bırak ne istersen yaparım, yalvarırım ona zarar verme" dedim Hıçkırıklarıma engel olamıyordum cevap vermedi ben yalvaran gözlerle baktığımda hoşuna gidiyor gibiydi,peki benden ne yamamı istiyordu. "Ne yapmamı istiyorsun?" dedim "beni takip et" dedi ve kapıdan çıktı onun peşinden gidiyordum merdivenlerden yukarı doğru çıkyorduk önümüzde siyah demirden bir kapı vardı kapıyı açtı ve içeriye dogru yürümeye devam etti, bahçe gibi bir yere çıkmıştık önümüzde ihtişamlı bir yalı vardı, yalıya doğru ilerlemeye başladı. "neden buraya geldik?" diye sordum cevap vermiyordu "sana soruyorum neden buraya gel- lafım kesip konuşmaya başladı gözlerinden sinirli olduğu belli oluyordu. " Eğer bir soru daha sorarsan bu senin içinde o çok sevdiğin yağız içinde çok kötü olur, duydunmu beni!" dedi sesini iyice yükselterek "Duyamadım!" dedi tekrar, başımı olumlu anlamda salladım "Afferin, akıllanıyorsun Savcı" dedi ve yalının kapısını açıp içeri girdi bende peşinden gidiyordum. içeri girdiğimde hemen sol tarafımda beyaz renkere koltuklar ve bir orta sehpa vardı. "Evi izlemeyi bırakta peşimden gel" dedi arkası dönük bir şekilde. Hızlıca arkasından gidiyordum merdivenleri çıkımaya başladık. Merdivenlerin sonuna ulaştığımızda sağdaki ilk kapıyı açıp içeri girdik. bir çalışma odasıydı büyük boydan boya bir kitaplık vardı aynı şekilde masa ve kahverengi bir chester koltuk vardı. neredeyse hayalimdeki çalışma odasıydı. "Beni Suçsuz yargılayacaksın !" dedi gözlerimi odadan ayırıp ona doğru döndüm "Böyle bir şeyi yapmam imkânsız buna sadece ben karar vermiyorum" dedim "Hayır buna sen karar vereceksin " dedi sakin çıkan sesiyle ve sonra konuşmaya devam etti "Hakim oldukça genç biri, yeni olduğu belli onun aklına gireceksin. Hakim de digerlerinin yani o mahkeme salonunda sen suçsuz olnı degil suçluyu savunan olacaksın" Gözlerim dolmuştu konuşmaya başladım kendime yalvarıyordum sesimin sert çıkması için "Oradaki herkes sana olan nefretimi biliyor inanmazlar bana " dedim zaten onun yüzüne her baktığımda incelemeye alınan çocuklar gözlerimin önünden gitmiyordu. O çocuklara nasıl ihanet edecektim ama yağız için yapmam lazımdı o mahkemede onu savunmam gerekiyordu "İnandıracaksın savcı !" dedi sert sesiyle "Yapamassan hem mesleğin biter hemde Yağız!" dedi boyu oldukça uzundu benim kafam onun çenesine anca geliyordu. kafamı iyice kaldırıp gözlerimi ona sabitledim ve konuştum. "Tamam, dediğini yapacağım sen o mahkeme salonundan çıkacaksın" dedim ona nefret dolu gözlerimle bakarken ve devam ettim. "Ama kurtulduğunu sanma, çünkü ben son nefesime kadar senin peşinde olacagım, asla kurtulamayacaksın" dedim ona daha çok yaklaşarak ağzından bir kahka çıktı ve konuştu "elinden geleni ardına koyma savcı!"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ateş Akyürek _______________________*______________________ lütfen oy ve yorum atmayı unutmayın 😊😇♥️
