...teknik olarak hikaye bundan çok önce başladı , sanırım başladığı dönemde , yani doğumum sırasında henüz kağıt veya benzeri bir kolay yazı aracı bulunmamıştı , cidden tarihlendiremeyeceğim kadar eski bir dönemdi . şuan yaşadığım yerde Carolus Magnus yada Charlemagne olarak tanınıyorum . gerçi ben çok fazla isim değiştirmek zorunda kaldım . sanırım fazla tanınıyorum , teknik olarak içinde bulunduğum imparatorluğun kralı sayılıyorum fakat kendimi bu tür sıfatlarla tanımlamak istemiyorum çünkü tüm bunlarım elimden gideceğinin bilincinde olacak kadar uzun yaşadım ...işin trajikomik olan tarafı ise , yaşadığım süre aynı bilinci yitirmeme yetecek kadar da uzun . belki de son dönemlerdeki yoğunluklar ve saçmalıklarla ilgili bir mesele , hafızamı koruyamıyorum . bu notları yazma sebebim de bu , bir şekilde hafızamı yitirmemem lazım , bilincimi korumalıyım , ölümsüz olduğum varsayılırsa anılarımın lazım olacağını düşünüyorum ...
- Khiron Geras , m.s 813
...bugün sokaklara inmeye karar verdim , her ne kadar insanlarla aynı türden olmasam da insan bedenine sahip oluşum fark edilmemem için yeterli oluyor . sanırım herkes hayatta kalabilmek adına bazı sırlar tutar . sokaklara inip kendimi bir kalabalığın içinde bulmak iyi hissettiriyor . kral oluşum biraz yalnızlığa sebep oluyor açıkçası , sadece politikacılar uğruyor yanıma ve arkadaş edinmekte pek iyi sayılmam . aslında arkadaş edinmek istemiyorum çünkü zaman bana ve insanlara eşit davranmıyor . birilerini sevmek , onların ölümüne tanıklık edeceğim anlamına geliyor . fakat bugün pazar yerinde bir kız gördüm , eğer eski babil bilgelerinin ''vampirlik'' olarak tanımladığı bu laneti bastırabilirsem onunla tanışmayı diliyorum . bir süre kızı takip ettim , eski ve kırık dökük bir kulübeye girdi , öyle sanıyorum ki orası evi değildi çünkü kapının önünde bir kalabalık vardı ve içeri girmek için bekliyorlardı . sanırım liderlik ettiğim halkın ilgi alanlarını biraz daha dikkatli takip etmeliyim . sonra içerden bir bağırış duydum , biri korkmuşcasına bağırıyordu , bu sesin kızdan olmadığına emindim , yaşlı bir kadın sesiydi . ''herkes kaçsın , bu şehir artık lanetlendi'' dediğini duydum , açıkçası korktum . sonra dışarı çıktı , elinde yamuk bir baston vardı ve zor ayakta duruyordu yaşlı kadın . kalabalığın içinden direk olarak benim gözlerimi seçti bakmak için ve ''keanu'' diye bağırdı , üstüne bir yaratık koşuyormuş gibi bağırdı . sonra ordan uzaklaştım , başka çarem olduğunu sanmıyorum . ilk iş olarak sarayın kütüphanecisini buldum , çok bilge bir adamdır . keanu kelimesinin anlamını sordum , merak ediyordum çünkü yaşlı kadın bunu korkarak söylemişti fakat ondan başka kimse bu kelimeye tepki göstermedi . kütüphaneci ''kelimenin anlamı 'soğuk dağ sisi'dir , eski dönemlerde kadim rahiplerin kahinleri bu kelimeyi 'halkın üstüne çökecek olan lanet'' anlamında kullanırdı , bence böyle bir anlam için çok sevimli kalan bir kelime'' dedi . muhabbet etmek istiyordu sanırım fakat kafam bunu kaldıramayacak kadar karışıktı . sanırım yaşlı kadın bir çeşit kahindi ...ya ne olduğumu insanlara anlatırsa ?.. kral bile olsam halk bir ucubeyi topraklarında istemeyecektir . eğer halk bana karşı ayaklanırsa krallığım bir anlam ifade etmeyecektir ...bu konuya bir çözüm düşünmeliyim fakat saldırganlıktan uzak durmak istiyorum . insanlara zarar vermemek için uğraşırken yaşlı kadını ortadan kaldırmak kendimi kaybetmeme sebep olabilir , insan kanından uzak durmaya çalışıyorum ...bu konuda düşünmeliyim , elimdeki tüm lüks şartlar içinde bile , hâlâ hayatta kalmaya çalışan bir hayvan gibi hissediyorum ...
-Khiron Geras m.s 813
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümsüzün Güncesi
FantasyKeanu REEVES'ın internette dolaşan vampir teorisi baz alınarak, detaylı araştırmalar dahilinde; Okan Olas ve Sergen German tarafından yazılmış ve yazılmaya devam etmektedir. Facebook.com/DK.OlumBekcileri adresinden de takip edebilirsiniz.