Son olarak, odanın banyosunda ki kesici aletleri kaldırdıktan sonra alnındaki teri silip dikleşti Jisung. Bazen Minho'yu evde yalnız bırakması gerekiyordu ve intihar etmeye kalkışmasını istemiyordu.
Banyodan çıkıp kıyafetlerini değiştiren Minho'ya bakmamaya çalışarak yataktaki kana bulanmış beyaz çarşafı aldı ve tekrar banyoya girip kirli sepetine attı. Ellerini sirkeleyip banyodan çıktı ve aynanın karşısında kendisini süzen sevgilisine bakıp gülümsedi.
"Çok güzelsin."
Minho'nun bakışları banyo kapısının eşiğine yaslanmış sevgilisine kayarken gülümsemiş ve "Öyle miyim," diye heyecanla konuşmuştu. "Sende... Sende çok yakışıklısın."
Jisung, şirince gülümseyen Minho'nun yanına doğru ilerlemeye başladığında Minho kollarını önünde birleştirip ona doğru yaklaşan küçük bedeni izledi.
"Ne yapmak istersin?" Jisung, Minho'yu dolap ile arasına alırken konuşmuş ve ellerini duvara koyup gülümsemişti.
"Açık açık sevişmek istediğin mi söylemek istiyorsun?"
Jisung, gülerek bir şeyler gevelemiş fakat Minho hiçbir şey anlamamıştı. Sevgilisinin dudaklarına küçük bir öpücük kondurdu Jisung, hemen ardında geri çekilip gülümsedi ve ellerini kenetleyip yürümeye başladı.
Minho, Jisung'un adımlarına yetişmeye çalışırken mırıldanıp duruyordu. Salona geldiklerinde Jisung koltuğa otururken Minho'yu kucağına çekmişti. Jisung kucağında rahat bir şekilde oturmak için kıpırdandıktan sonra çok önceden seçtikleri filme odaklanmaya çalışmıştı Minho.
Jisung çenesini onun omzuna koyarken kollarını beline dolamıştı. Minho, belindeki elleri tutmuş ve arkasına yaslanmıştı.
Gece yarısına doğru, film bitmiş ve ikili boş boş koltukta oturmaya başlamıştı. Minho'nun yerdeki bakışları Jisung'a kayarken "Böyle bitmesini beklemiyordum," diye mırıldanmıştı. "Birlikte olmaları gerekiyordu."
"Her film mutlu sonlu olmak zorununda değil Minho."
Minho omuz silkerek karşılık verdi. Onun için her şeyin bir mutlu sonu vardı. Bazı mutluluklar ölümle birlikte gelse bile...
"Hadi kalk," diyerek ayağa kalktı Jisung. "Uyumalıyız. Çok fazla uykusuz kalıyorsun."
Minho ona uzatılan eli tutup ayağa kalktı ve Jisung'un yavaş adımlarına uyarak odaya doğru ilerledi. Minho odaya girdikten sonra kollarını ince bele dolamış ve bir şeyler mırıldanmıştı.
"Ölümde bir mutlu son, Sung-ah."
...
Aslında bu fıçı one shot şeklinde yazacaktım fakat sonradan mini fic şeklinde yazmaya karar verdim...
Ve sanırım 5. bölümü final yaparım..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
