Eve geldiğimde saat 19.00 olmuştu. Daha ayakkabılarımı çıkarmadan salondan babamın sesini duydum.
'Kızım hoşgeldin' hemende anlamıştı benim geldiğimi. Demekki evde bi ben eksiğim diye düşündüm.
Gidip tekli koltukta elinde kumda ile oturan babamı öptüm ve gözlerim diğerlerini aradı. Babam
'Annen mutfakta. Ezgide bugün arkadaşında kalacakmış' dedi düz bir sesle.
Sonra annem elinde küçük bir pastayı salonun ortasındaki masaya getirdi. Mumu üfledim ve biraz gülüştük. Sonra aklıma ezgi geldi.
'Bugün benim doğum günümdü keşke hep birlikte olsaydık'
Babam
'Ezginin her zamanki hali bilmiyor musun? Takma kafana' dedi.
Ordan annem babamın ezgiye dediğini terse çekip kavga çıkartabilecek bakışlar attı babama. Benimde artık odama geçme vaktim gelmişti.
Kısa bi duşun ardından pijamalarımı giydim ve yatağın içine kıvrıldım bi kaç dakika içinde çoktan uyuya kalmıştım.
*****************************************************************************
Gelen bildirim sesiyle tek gözüm kapalı telefonu elime aldım. Çisel yine günlük rutinini yapıyordu.
* 5 yeni mesaj
çisselim: uykucu uyan
çisselim: uyansanaa
çisselim: uyanda bize gel buluşalım
çisselim: hem sana kahvaltıda hazırlarım
çisselim: YA HADİ UYAAAN
*
ben: kızım saate baktın mı hiç bu saatte uyanılır mı?
çisselim: oh uyandığına göre boş yapma yarım saate bizdesin
çisselim: çayı koyuyorum.
ben: 1 saat
çisselim: 45 dakika?
ben: 45 dakika
Bizde böyle anlaşıyorduk işte. vakit kaybetmeden üstümü giyinip çıkmam gerekiyordu. Saçımı dağınık bir topuz yapıp içe beyaz tişört üstüne pudra pembesi sweatimi giydim. altıma da klasik taytımı. bizimkilere haber verip hızlıca çisellerin evinin yolunu tuttum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eylül'ün vavelyası
Teen Fictionİşte o çok sevdiğim sonbahar ayım son bahar ayım oldu NOT!! 1. BÖLÜM OLAYLARIN BAŞLANGIÇ SIRALAMASIDIR. Bugün yine düştün aklıma. Aslında benim kurduğum cümlelerin hiçbirinde senden yine diye bahsetmek doğru olmaz. Çünkü sen hep olansın. hiç gitme...