CHARM | jb

'51'

Pattie'nin gelmesi ile  ikimizde büyük bir şok yaşamıştık. Hatta Justin ilk on dakika annesini içeri davet edememişti.

" Bir an hiç giremeyeceğim sandım Drew". Pattie oturduğu koltukta rahatsızca kıpırdandı ve Justin'e doğru döndü. " Neden bu kadar şaşırdın oğlum" dedi sonra.

" Sadece..." , Justin bir tek bunu söylemişti. Annesini uzun süredir görmediği için yaşadığı duyguyu tahmin edebiliyordum. Ona herşeyin güzel olacağını bildirmek için sıcak bir gülümseme verdim.

Benden cesaret almışcasına , " sadece beni şaşırttın " dedi annesine doğru.
" Unuttun sanmıştım " diyerek ekledi. Üzgün olduğunu biliyordum ve kolay kolay annesinin boynuna atlamayacağını da. " Beni , bu ülkeyi , bu evi "...

" Nasıl böyle düşünebilirsin? " Dedi pattie büyük mavi ve dolan gözleri ile Justin'e bakarken . " Sen benim tek oğlumsun"

" Uzun süre bunu hissedemedim anne ". Justin kararlıydı. Annesinin varlığı ona hep uzak olduğu için , soğuk davranmak da kararlıydı.

" Şimdi hissettirmek için geldim işte ". Pattie az önce neredeyse ağlayacakken şimdi gülümsemişti. " Buradayım Drew , yanındayım". Justin'in biraz olsun yumuşaması ortamın havası için iyi olacağa benziyordu. Pattie çok uzun yoldan gelmişti ve oğlundan biraz olsun sevgi görmek istiyordu. Justin'de onun sevgisini hissetmek istiyordu ama ağırdan alıyordu.

" Annene sarılmak ister misin benim küçük oğlum ". Pattie sanki iki yaşında yürümeyi daha yeni öğrenmiş bir bebeğe kucak açar gibi Justin'e açmıştı. Bu tatlı ana gülümsedim ve Justin'in tepkisine bakmak için ona döndüm

" Hadi " diye mırıldandım usulca.
" Sarıl annene "...

Bir kaç saniye kadar boş baksa da , sonunda beni dinledi ve gidip annesine kocaman bir sarılma ile karşılık verdi. Ikisini bu şekilde görmek bana yeniden aile ortamında ki o şirin sıcaklığı hissetirmişti...

" Seni çok fazla özledim anne ,tahmin edemeyeceğin kadar çok özledim ". Justin itiraf ettiğinde pattie daha sıkı sarılmıştı.

" Bende seni çok özledim oğlum "...

Ikisi ayrılınca , Justin yeniden yanıma oturmuştu. Dizimin üstünde duran elimi tuttuğunda , benim Pattie ile tanışma sıram olduğunu anlamış oldum.

" Anne " dedi bana büyük bir gülümseme verirken , " bu benim kız arkadaşım Andrea "..

" Demek bir kız arkadaş ha? ". Pattie şaşırmış bir şekilde Justin'e bakmıştı. Haklılık payı vardı. Justin'i daha önce bir kız arkadaş ile görmemişti.

" Nasıl oldu bu iş böyle " diye sordu merakla.

" O çok özel anne , sadece bunu bilsen yeterli olur bence ". Justin'e sarılmak istiyordum şuan. Hatta öpmek...

" Fark ettim " dedi birleşmiş ellerimize memnuniyet ile bakarken. " Kendinden bahsetsene biraz tatlım " . Işte şimdi tam bir kayın valide gibiydi gözümde.

" Ismim Andrea ve henüz bir liseliyim , yalnız yaşıyorum vee bu kadar " dedim kahkaha atıp.

" Sade ve hoş , sevdim ". Pattie olumlu şekilde mırıldanarak Justin'e doğru döndü yeniden

" Umarım yemek vardır , uzun yoldan geldim ve karnımı doyurmaya ihtiyaç duyuyorum" ...

" Anne aslında y--.."

" Yok ama ben hemen birşeyler hazırlayabilirim " dedim Justin'den önce. Kadının gözüne girmek için önemli bir konuydu bence. Yemek yapabilmek...