Açlık Oyunları: Finnick Odair'in Hayatı

Tren

        Trene binince, önce Alice ile biraz konuştuktan sonra ekibimle tanıştım. Akıl hocam, Mags, biraz yaşlı bir kadındı -70 yaşında- çünkü mıntıkamızın galiplerinden geriye akıl hocalığı yapabilecek sadece o kalmıştı. Diğerleri ya çok daha yaşlıydı ya da ölmüştü. Sonra refakatçimiz -nam-ı diğer züppe aksanlı- kadınla tanıştığımda aslında o kadar züppe olmadığını fark ettim. Sevimli bir kadındı ve ismi Jane'idi. Stilistim ve hazırlık ekibim ile Capitol'e varınca tanışacaktım.

        Mags yarı-sağır olduğundan dolayı onunla konuşmak biraz zaman alıyordu. Alice ve bana müteffik olmamızı önerdi. Ben tereddütsüz kabul ettim fakat Alice bir süre düşündüktan sonra evet dedi. Bize ne kullanmakta iyi olduğumuzu sordu. Alice -kariyer haracı olduğu için- bıçak kullanmada ve fırlatmada iyi olduğunu söyledi fakat balıkçılıkla bir ilgisi yoktu -hayret-. Ben ise mızrağı iyi kullandığımı ve ağ tuzaklarında fena olmadığımı söyledim -yeni yeni öğreniyordum-. Mags birbirinizi Eğitim Merkezi'nde çalıştırın dedi. Bizde tamam dedik. Fazladan bir silah kullanmayı öğrenmek iyi olurdu. Arena'da mızrak bulamazsam ne yapardım ben?

        O gece saat 3:00 civarlarında uyandım. Bir kabus yüzündendi. Yaklaşık 10 yıl sonrasıydı. Mags ölüyordu, Annie'ye benzeyen fakat kim olduğunu çıkaramadığım biriyle evleniyordum, yeraltında askeri bir yerde binlerce tanımadığım insanla yaşıyordum, kanalizasyon gibi bir yerde ilerlerken hiç görmediğim insanlarla birlikte bir görevdeydim, sonra bir canavar benim kafamı koparıyordu ve rüya orada bitiyordu. Çok ürkünç bir rüyaydı ve hemen unutmaya çalışıp uykuya daldım.

        Ertesi gün Capitol'e vardık. Tren sadece bizim mıntıkamız ile 2. mıntıkanın içinden geçmişti. Sanırım 2. Mıntıka duvarcılıkla uğraşıyordu. Capitol'de Stilistim Lee ve Hazırlık Ekibimdeki Gabe ve Bright* -Nasıl bir isimdi bu! Capitol işte.- ile tanıştım. Hepsinden nefret ettim demezsem olmaz. Capitol vatandaşı olmak bunları mı gerektiriyor acaba? Herneyse, trenden bizi eğitim kampı'nın bulunduğu binadaki odalarımıza götürdüler ve yerleştik. Stilistlerimizin hazırladığı kıyafetler ile atlı arabalarda meydanda yürüyeceğimiz gün yani yarın, uzun ve yorucu olacaktı.

*Bright (ing.) = Parlak.