♤Epizoda 2♤

289 29 17
                                    

Y/N:Medyada Freyja var.

Ben en son ne zaman böyle huzurlu bir uyku çekmiştim? Beynim tümüyle düşünme yetisini kaybetmişti sanki. Kafamı koyduğum yastık o kadar yumuşaktı ki, sanki bulutların üzerinde uyumuştum. Sanırım sonunda amacıma ulaşmıştım. Peki cenneti hakedecek ne yapmıştım ki? Ben gözlerimi cehennemin öldürücü ateşinde açacağımı sanmıştım.

Cemalcan daha gözlerini açmadan yastığına sıkıca sarılmış ve bir şeyler düşünüyordu. Onu bu düşüncelerinden ayıran tanıdık ama bir o kadar da yabancı bir ses oldu.

-Uyandın mı?

Cemalcan duyduğu sesle hemen gözlerini açtı ve yerinden sıçrayıp oturur pozisyona geçti. Karşısında ona bakan bir çift kusursuz gözlere kenetlendi gözleri. Bir şey demeden etrafına bakmaya başladı. Hala olayı idrak edememişti. Karşıdaki kişi bir kaşını kaldırmış ve Cemalcan'ın ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordu.

-Odamdayım?

Karşıdaki Cemalcan'ın bu şaşkınlığının sebebini biliyordu aslında.

-Tabii ki. Başka nerde uyanmayı bekliyordun ki? Cennette falan mı sandın kendini?Çünkü rüyanda baya gülüyordun.

Cemalcan gözlerini daha da büyüterek anlamaz bir ifadeyle karşısındaki adama baktı.

-Ama ben en son intihar ediyordum. Ve sen geldin. Seni beni almaya gelen bir melek sandım.

Bir kaç saniye sonra karşıdan kahkaha sesi geldi.

-Hahaha. Seni cennete götüreceğimi falan mı zannettin? Hala dünyadasın ve hala yaşıyorsun.

Cemalcan hala olayı anlamış değildi. Banyoda beliren bu varlık insan olamazdı. Nasıl girebilirdi ki içeriye?

-Sen kimsin?

Karşıdaki uzun adam oturduğu yerinden doğrularak Cemalcan'ın tam karşısında durdu ve kollarını onun iki yanına yerleştirdikten sonra ona doğru eğildi.

-Ben senin hayali arkadaşınım.

-Ha?!

Cemalcan ince ve bir o kadar da nayif bir ses tonuyla konuşmaya devam etti.

-Nasıl yani?

Uzun adam küçük bir tebessüm ettikten sonra alnını onun alnına dayadı. Ve fısıltı ile bu sözlerin ağzından dökülmesine izin verdi.

-Beni sen yarattın.

Cemalcan önce alnını geri çekti,daha sonra şüpheyle karşısındaki adamı boydan boya süzdü. Dediklerine tabii ki de inanmamıştı. Ve beklenmedik bir anda annesine seslendi.

-Anneee,buraya gelir misin?

Uzun adam doğrularak ellerini göğsünde birleştirdi ve bir ayağını yere vurmaya başladı.

-Tamam. Çağır gelsin.

Annesi sesini duyduğu gibi ikinci kata çıkarak Cemalcan'ın odasına geldi. Kapıyı açıp şaşkın bir şekilde oğluna baktı.

-Ne bağırıyorsun oğlum? Duyan da eve hırsız girdi zanneder. Ne oldu?

Cemalcan bir adama, bir annesine baktı. Annesi cidden adamı görmüyor gibiydi.

-S-sence de garip bir şeyler yok mu?

Kadın şaşkınlıkla oğluna baktı. Bu sırada uzun adam Rukiye'nin karşısına gelerek eğildi ve yüzüne doğru elini sallamaya başladı.

-Hey! Ne yapıyorsun?

Kadın hala Cemalcan'ın ne yapmaya çalıştığını anlamış değildi. Uzun adam Cemalcan'a döndü ve kıkırdamaya başladı.

Anđeo Mira | cembar (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin