taehyung: beni mi takip ediyorsun yoksa marketteki kasiyer miydin?
jin: kasiyerim, şaşırtıcı bir şekilde ilk iş günümde sen geldin! Kaderin bir oyunu olmalı.
taehyung: ben o dükkana her gün uğruyorum, çocuk. Kaderin bir oyunu değil bu.
jin: kader olup olmaması umrumda değil, sonuçta seni ilk defa o kadar yakından gördüm.
Nasıl olduğuna bakmak yerine sonuca bak, sen.
Ve sahiden her gün mü geliyorsun markete?taehyung: bunu söylememeliydim.
Ama evet çoğunlukla geliyorum.jin: :))
taehyung: ne diye gülücük atıyorsun ki?
jin: o an gülümsüyordum çünkü. Güldüğümü belli etmek için attım gülücüğü.
tae: : -_-
jin: güldüğünü hiç görmedim.
tae: tamam.
jin: sadece "tamam" mı diyeceksin?
tae: başka ne demeliyim?
jin: "bir daha markete geldiğimde güleceğim." diyebilirdin mesela.
tae: yapmayacağım şeyler söylemem.
jin: dişlerin,
tae: ne?
jin: markettw dişlerini gördüm. Beyazdılar.
Bembeyazdılar.tae: ne var bunda?
jin: dişi bembeyaz olan biri gülmeli.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the ciggarette's ash | taejin
RomanceGenç adam o elmayı ısırdı zehrini kabul ederek.