Dersler biter. Okuldan çıkmış yürüyorlardır.
Sadie:Hadi bize gidelim.
Finn:E sinemaya gidecektik!
Noah:Kanka sen ciddi miydin onda?
Finn:Evet sabah Millie ile konuştuk dedik ya.
Millie:Benim neden bundan haberi-
Finn:E ne bekliyoruz hadi sinemaya!
Sinemaya doğru yürürler.
Biletleri alıp içeri giderler.
Finn:Beraber oturalım mı aşk- arkadaşım?
Millie:Olur arkadaşşım.
Herkes oturur. Filmin başlamasını beklerlerken Millie'nin yanına biri oturur. Sonra yanındaki kişi konuşmaya başlar. O kişi Elvin'dir.
Elvin:Aa Millie!
Finn:Siktir...
Millie:Merhaba!
Elvin:Ne tesadüf buluşamadık ama buluştuk.
Millie:Aynen.
Finn:No tosodof omo!
Elvin:Bir şey mi dedin Finn.
Finn:Yo.
Elvin:Peki. Aa bakın film başlıyor!
Finn:Evet susda izleyelim.
Elvin bir şey demez. Filmi izlemeye başlarlar. Elvin sürekli Millie'nin kulağına bir şeyler fısıldıyordur ve gülüyorlardır.
Filmin ilerlerine doğru Millie uyuyakalır. Omzu yavaş yavaş kaymaya başlar. Tam kafası Elvin'in omzuna düşecekken Finn sertçe öksürür. Millie bir anda uyanır. Arka sıralardan ses gelir.
"Boğazın mı deşildi kardeşim ya!"
Finn:Pardon abi.
Yine bir ses gelir.
"Susun!"
Herkes bir daha susar. On dakika sonra Millie'nin gözleri yavaş yavaş kapanır ve Finn'in omzuna düşer. Kollarını Finn'in kollarına sarar.
Film biter, Millie yavaş yavaş gözlerini açar ve kalkar.
Salondan çıkarlar.
Elvin:Bana gelsenize.
Finn:Yo-
Millie:Olur bence değişiklik olur.
Sadie:Bence de güzel plan. Hadi gidelim.
Elvin'in evine varırlar.
Noah:Şimdi napıyoruz?
Jaeden:Bence bir şeyler yiyelim.
Elvin:Tamam. Benim yapmama ne dersiniz.
Millie:Süper olur. Yardım edeyim bende.
Elvin:Çok sevinirim. Hadi gidelim. Siz de televizyondan bir şeyler izleyebilirsiniz.
Finn:Box maçı izleyebiliriz bence.
Elvin:Ne-
Millie:Hadi ben çok acıktım hemen başlayalım.
(mutfak ve salon birleşik adını unuttum anlamışsınızdır.)
Millie ve Elvin yapmaya başlarlar. Sürekli bir şeyler konuşup gülüyorlardır. Sonunda yemek hazır olur. Yemeği yerler. Sonra salona gidip otururlar.
Noah:(manalı bir şekilde Sadie'ye ve Jaeden'e bakar) Bir şeyler mi yapsak?
Sadie:Doğruluk mu cesaret mi oynayalım.
Elvin:Süper fikir. Ben şişe getirip başlıyorum.
Elvin şişe getirir ve biraz oynarlar. Sonra sormak Noah'a ve cevaplamak Elvin'e gelir.
Noah:Doğruluk mu cesaret mi?
Elvin:Cesaret.
Noah:Millie'yi öp.
Sadie:Siktir...
Jaeden:Bir işi de becer be Noah...
Noah:Ne va-siktir!
Elvin:Hadi bakalım.
Elvin Millie'ye yaklaşır. Millie çok tedirgindir ve gözünü sıkıca kapamıştır. Elvin Millie'yi tam öperken Finn Millie'yi kendine çevirip öper. Millie'nin gözleri faltaşı gibi açılır. Elvin şekeri alınmış çocuk gibi kalır. Sadie, Noah ve Jaeden çok sevinmiştir ve şok olmuşlardır ama belli etmemeye çalışırlar.
Finn Millie'yi öptükten sonra ayağa kalkar.
Finn:Bugünlük yeter. Görüşürüz.
Millie'nin cebine bir not bırakmıştır. Notta yanıma gel yazıyordur. Millie de kalkıp yanına gider. Kapıdan biraz ilerde konuşuyorlardır.
Finn:Millie bak seninle açık aöık konuşacağım Elvin'le aranızda bir şey var mı?
Millie:Var...
Finn hayal kırıklığıyla ve şokla yüzüne bakar.
Millie:Sınıf arkadaşım.
Finn bir anda rahatlar ve gözlerini kapar. Sonra açar. (yoğğamına) Yüksek sesle konuşmaya başlar.
Finn:Şimdi sen benim sevgilim oluyor musun olmuyor musun?!
Millie:(de bağırarak cevap verir) Oluyorum!
İkisi de öylece boş boş birbirlerine bakarlar. Sonra Finn bir anda Millie'yi kucağına alıp döndürmeye başlar. Sonra indirir.
Finn:Hadi o zaman sevgilimm. Benim evime gidelim.
Eve giderler. Biraz otururlar. Sonra kapı çalar ve Finn kapıya bakar.
Finn:ANNE!
Merhabaaaa! Bölüm atmayalı gerçekten çok uzun zaman oldu. Ama bu benim elimde değildi bölüm atmaya vakit bulamıyordum. Ve ayrıca konuda. Ve artık yavaş yavaş finale yaklaştık. Çünkü seri şimdiden sıkmaya başladı biliyorum ve daha uzarsa çok saçmalar ve daha çok sıkar. Ayrıca artık yazacak konu bulamıyorum bu hikayeye. Ama başka hikayeler yazacağım. Daha Fillie yazmayı düşünmüyorum ilk ve son olarak buydu. Bu arada 2 k okunma için çooooooook teşekkür ederim sizi seviyorum. İyi okumalar dilerimm❤️
