2. BÖLÜM "Alisma Süreci"

2.1K 51 9
                                    

Aşağıdan gelen sesler ile uyandım. Annem gelmiş olmalıydı. Normalde devamsızlık yapmama kızardı ama bugün bir şey diyeceğini düşünmüyordum. Sessizce mutfağa indim.

"Senin okulda olman gerekmiyor mu?"

"Öğleden sonra gitmedim."

"Peki ilk günün nasıldı?"

"İdare eder biraz sıkıcıydı."

Konuşmaya niyetim yoktu oda anlamış olacak ki fazla üstelemedi ve sessizce yemek hazırlamaya devam etti. Babam il dışındaydı ağabeyim de öyle o yüzden annemle ben tek yaşıyorduk. Annem evde kafayı yiyecek gibi olduğu için zamanının çoğunu işte geçiriyordu. Evimiz iki katlıydı. Ağabeyim, annem ve babam, benim odalarımız üst kattaydı. Misafir odası ve misafir banyosu da üst kattaydı. Mutfak salon bunlar aşağıdaydı. 

Annem yemeği hazırlamıştı. Yemek sırasında ikimizde sessizdik. Bende yemeğimi yiyip hemen odama doğru yol aldım. Yatağıma uzanıp telefonu elime aldım. Sena mesaj atmıştı. Şimdiden özlemiştim eşeği. İnsan en yakın arkadaşından ayrı kalınca kendini baya bir yalnız hissediyormuş onu anladım. Boynumu ısırmasını bile özlemiştim.

Hemen mesajı açtım. Tam tahmin ettiğim gibi soru yağmuruna tutmuştu.

"Derya nasılsın bebeğim? Tamam bende iyiyim. Ee yeni okulun nasıl? Yakışıklı oğlan çok mu? Kesin yine tas oğlanlar sarmıştır etrafını şanslı bitch. O değilde sen yokken sınıf çok sıkıcıydı. İnanmayacaksın ama şarkı söylemelerini bile özledim. Neyse eve gelince bana yazmayı unutma. Huysuz şirin."

Evet bana çoğu arkadaşım Huysuz Şirin der çünkü çok huysuzluk yapıyorum. Cevap vermeye üsenip hemen aradım. İkinci calışta açmıştı.

"Yavrum" diye bir giriş yaptım hemen.

"Efendim Huysuz" derken kikirdemeyi de unutmamıştı.

"Teker teker tüm sorularını yanıtlayacağım. Sakın bölme." Karşıdan cevap gelmeyince devam ettim.

"Öncelikle iyiyim. Biliyorum ki sen pek iyi değilsin, çünkü ben yoktum. Yeni okulumda güzel. Evet yabancı dizilerden fırlamış gibi oğlanlar var. Birde kaşar tayfası.. Hem bu kadar özlediysen ben sana böyle de şarkı söylerim." Bitirdiğimde derin bir nefes aldım ve Sena'nın cevap vermesini bekledim.

"Derya nefes al tamam sakin." dedi gülerek.

Sıradan şeyleri konuştuktan sonra kapattım telefonu. Bilgisayarı açıp internete girdim. Hemen Ömer'i aramaya başladım. Hiç bir sosyal ağda kaydını bulamadım. Simdi neden adı İrem olan kızın öyle dediğini anlamıştım. Okulun sitesine girdim ve 11/C sınıfını buldum. Yeni gelmiş olmama rağmen benim bile ismim vardı listede. Ömer'i buldum. Futsal takımında kaptanmıs. Sadece bu kadarı vardı. Aslında ne aradığımı bile bilmiyordum. Kapattım bilgisayarı ve kenara koydum. Hemen müzik açıp dinlemeye başladım.

•••

Yine sabah olmuştu. Biri bana mutluluk nedir diye sorsa kesin cevabım "alarmı kurmadan uyumak" olurdu. Elimi uzattım ve çalan alarmı kapattım.

"Derya!"

"Uyandım anne sorun yok."

Elimi yüzümü yıkadıktan sonra beyaz gömleğimi ve lacivert okul pantolonumu üstüme geçirdim. Omuzlarımda ki saçlarımı salık bırakmayı yeğledim. Annemle sessizce kahvaltı ederken birden "Eksiğin var mı?" diye sordu. "Şimdilik hayır bugün öğreneceğim" dedikten sonra sessizce yine devam ettik. Evden aynı anda çıktık. O işe giderken bende servisimi beklemeye başladım. Kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başlamıştım ki serviste geldi. Sessizce en arkaya yerleştikten sonra devam ettim müzik dinlemeye. Serviste sınıfımdan kimse yoktu. Eski okulumdan Kağan adlı bir çocuk vardı tanıdığım. Bir üst sınıftaydı. Pek konuşmuşluğumuz yoktu ama okulun basket takımından tanıyordum. Açıkçası bu okula geçiş yaptığının bile farkında değildim, burada görene kadar.

Çok Sevmek Yetmez Bazen (düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin