Sabah alarmımın sesiyle uyandım bugün yeni okulumda ilk olucaktı ve ben aşırı heyecanlıyım.odamdan çıkıp lavaboya girdim elimi yüzümü yıkadım ve saçlarımı topladım. Odama geri döndüm ve okul formalarımı giydim ve kolyemi ve ufak saç tokatlarımı taktım.
Mutfağa gittim ve sandviç hazırladım. Annem kardeşim bütün gece ağladığı için ona bakmıştı ve uyumamıştı. Kahvaltımı yaptıktan sonra çantamı aldım ve okula doğru yürüdüm.
Okul gerçekten büyüktü ve ben hiçbiryeri bilmiyordum. Okula girdim ve müdürün odasını aramaya başladım. Bulduktan sonra kapıyı tıklatıp içeri girdim. Müdür benden büyük olduğunu düşündüğüm Bi çocuğu azarlıyordu.
"Birdaha böyle birşey yaparsan okuldan atılırsın bay wolfhard! Çık şimdi" çocuk bana baktı ve dışarı çıktı. Müdürün yanına geldim "şey müdür bey ben okula yeni geldim bu yüzden sınıfımı öğrenmek istiyorum" müdür bana baktı ve konuştu "tabi kızım adın ne?" "millie bobby brown" "11/D" dedi ve elime ders notlarımı verdi "saolun" dedim ve çıktım.
Sınıfımı buldum ve içeri girdim hoca tam bana neden geç kaldığımı soracakken yeni öğrenci olduğumu farketti ve bişey demedi. Bende kızıl saçlı bir kızın yanına oturdum.
"Merhaba, ben sadie" dedi elini uzatarak "millie" bende uzattım ve elini sıktım tatlı ve gerçekten güzel bir kızdı. Hoca bize baktı ve önüne döndü ama bu bir "eğer bir daha konuşursanız sizi dışarı atarım" sinyaliydi bende hemen önüme döndüm ve dersi dinlemeye başladım.
Ders bitince sadie beni arkadaşlarıyla tanıştırmaya götürdü. Bi kız yanıma geldi "Merhaba ben lilia" dedi buradaki herkes çok sıcakkanlıydı ve sırayla herkesle tanıştım.
"Eee buraya nerden geldin millie?" dedi noah. "ingiltereden orda biraz sorun yaşadık evle alakalı ama burada bir evimiz daha olduğu için buraya taşındık" dedim.
Sonra yani öğle tenefüsünde kantine indik ben acıkmış tim bu yüzden tost olmaya karar verdim. Sıraya girdim herkes normal bir şekilde sırasını bekliyordu ama bazı kişiler sırayı bozmaya çalışıyordu. Aralarında sabah gördüğüm çocuk vardı ve yanında ah hayır o olamaz dimi?
Jacop beni fark edince şaşırdı ve yanıma gelmeye çalıştı ama ben o gelmeden kaçtım ve bizim grubun oraya geldim.
"Millie sen tost almicakmıydın?" diye sordu sadie bende "yok ya pek aç değilmişim" dedim ve konuşmaya devam ettik.Kantinden çıkıp sınıfa doğru yururken biri kolumdan tuttu ve boş bir sınıfa soktu kim diye baktım ve jacop olduğunu gördüm. "Ne istiyorsun jacop?" dedim sakince "Beni affet lütfen" dedi ama kararım kesindi beni aldatmıştı.
"Hayır seni affetmiyorum ve ne yaparsan yap seni affetmeyeceğim" dedim ve sınıfa girdim. Hemen gidip sadienin yanına oturdum. Yüzümdeki somurtmayı farkedince "Millie sen iyimisin?" diye sordu.
"Sonra konuşsak ya da bugün bizim eve gelsen olurmu?" dedim çünkü şimdi konuşmak istemiyordum ayrıca hocanın gelmesine 2 dakika kalmıştı.
Tenefüs zili çalınca kantine indim ve dha fazla açlığa dayanamayacağım için 1 tost ve ayran aldım. Parayı verdim ve orda boş bulduğum bir masaya oturdum ve yemeğimi yemeye başladım.
Yemeğimi bitirdikten sonra tam kalkacakken yanıma Bi kız geldi ve cidden söylemeliyim çok güzeldi. "Merhaba ben iris sen yeni öğrencisin galiba?" dedi ve elini uzattı bende elini sıktım "Evet ben millie tanıştığımıza memnun oldum" dedim sonra öğle tenefüsü bitene kadar konuştuk gerçekten iyi kalpli bir kızdı.
Sınıfa geri döndüm ve sadienin yanındaki yerime oturdum "Sadie bu akşam Bi partimi yapsak? Yani tam olarak parti demeyelim yani sen, ben, noah, caleb, gaten ve iris gelse takılsak bizim evde sana uyarmı?" dedim.
"Tabi neden olmasın ben herkese mesaj atıyorum sende irise yazarsın" dedi "Tamam bebeyim" dedim ve yanağından öptüm. Eliyle yanağını silerken Bi anda sınıfa sabah gördüğüm çocuk girdi.
"Millie bobby brown burdamı?" dedi bende "Benim, noldu?" dedim "Voleybol koçu seni çağırıyor" dedi bende hemen peşine takıldım ve Spor salonuna gittik.
"Ben finn bu arada" dedi elini uzatırken "Beni zaten biliyosun tanıştığımıza memnun oldum" dedim ve elimi uzattım elime baktı ve yürümeye devam etti.
Koçun yanına gittik oraya varınca koç finne teşekkür etti ardından finn sınıfa geri döndü. Koç bana baktı ve konuşmaya başladı ve yanında iris vardı "Millie merhaba, seni buraya çağırdım çünkü takıma girmeni istiyorum. Bana önceden yani önceki okulunda takımda olduğunu söylediler ve bende internetten biraz seni araştırdım ve gerçekten çok güzel oynuyorsun. Dediğim gibi seni takıma almak istiyorum eğer sende istersen irisle konuşabilirsin kendisi kaptanımız olur" dedi ve eliyle irisi gösterdi iris bana "umarım takıma girersin" bakışı atıyordu.
Ben voleybolu çok seviyordum bu yüzden hemen kabul ettim. "O zaman 2 gün sonra anteramanlara başlayalım" dedi koç ve bizi sınıfımızda gönderdi. Okuldan sonra eve gittim.
Eve girdiğim anda çantamı atıp koltuğa oturdum. Sonra aklıma formam geldi ve odama gidip üstümü değiştirdim. Koltuğa geri oturdum ve televizyondan dizi izlemeye başladım.
Dizim reklama girince evi toplamaya başladım zaten pek dağınık değildi. Ardından aburcubur almak için markete gittim.
Markette aradığım herşeyi kısmen bulmuştum sadece çok merak ettiğim bir cipsi bulamamıştım. O sırada görevli olduğunu düşündüğüm birine "Şey hardallı cipsi bulamadımda nerde acaba?" diye sordum görevli arkasını döndü ve bana baktı "Burda çalışıyor gibimiyim?" dedi.
Meğer o görevli değil finnmiş "Şey kusura bakma be-" "Sağ tarafta 2. Koridor" dedi ve gitti bende dediği koridora gittim ama cips reyonu burda değildi aman ne güzel!
Hardallı cips alamadan eve döndüm bizimkilere konum attıktan sonra yiyecekleri hazırlamaya başladım. Herşey hallolduktan sonra beklemeye başladım beklerken de film seçtim. Tabiki korku filmi seçtim ama izledikleri arasından seçtim çünkü bizimkilerin korktuklarındaki surat ifadelerini merak ediyordum.
Zil sesini duyduktan sonra kapıyı açmaya gittim "Yok artık!"
Hello bu benim ilk fillie kitabım Please read ınstgram hesabım: @stranger_things_fillieisgreat
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BABY --->fillie
RomanceA veces quiero tener un globo. Quiero poner todo mi dolor en él y soltarlo en el cielo. Tal vez entonces seré feliz