🏆WATTYS 2020 BİLİMKURGU KATEGORİSİ KAZANANI🏆
[TAMAMLANDI]
Zaman Yöneticisi Serisi - 1. Kitap
Gelecek, geçmişi de içinde barındıran bir yere dönüşmüştü. Dünya'da artık ülkeler, milletler, şehirler yoktu; zamanlar vardı.
Kimisi geçmişte bir köle ola...
Selamlar! Bugün yeni bir Barkın bölümüyle geldim. Aniden yazma isteği geldi ve bölüme nasıl başladım, nasıl bitirdim anlayamadım. Barkın'ın en berbat gününü okuyacaksınız hazır olun shznxjskxnd Aynı zamanda yeni karakterlerin de dahil olduğu, gruptaki üç erkeği de tanımaya başladığımız bir bölüm oldu.
Umarım keyifle okuduğunuz bir bölüm olur. Oylamayı ve düşüncelerinizi, eleştirilerinizi yorum olarak bırakmayı unutmayın<3
🕰️
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
BARKIN "Yolun sonu, yolda çektiğin acılara değmeliydi. Yoldayken acılara sabretmen ve yolun sonunun kıymetini bilmen böyle mümkündü."
MS 978
"Sen kızları al, Asel'e götür. O, iş verir bunlara. Ben de erkekleri görevlendireceğim." diyen Müdür bizi işaret etti. Onun ardından ilerlemeye hazırlanırken Lider bir soru sordu:
"Tamam ama Asel'i nereden bulacağım?"
"Bak şu ilerdeki sarı saçlı uzun boylu kadın." dedi eliyle karşıdaki kadını gösteren Müdür. Ardından bize işaret etti ve peşinden ilerlemeye başladık.
Hemen sağımda Kaya, solumdaysa Toprak vardı. Ardımdan da grubun kalanı geliyordu. Heyecanlanmamak mümkün değildi. Müdür, diğerlerine hafif bir iş verecekse de bana en ağırını vereceği kesindi. Ne kadar acımasız olabilirdi ki? En fazla ne yapabilirdi? Kendimi avutmaya çalışırken içimden bir ses ona karşı durdu: Pek çok şey yapabilirdi, sonuçta Müdür'dü. Büyük ihtimalle burdaki en rütbeli kişiydi.
Sağımdaki Kaya'nın, "Barkın," diye fısıldamasıyla düşüncelerimden sıyrıldım. Hafifçe başımı ona eğmemle devam etti: "bir daha sakın böyle bir şeye kalkışma!"
Başımla onayladım ve "Özür dilerim." diye fısıldadım. O anda olanlar beni bile şaşırtmıştı. Şu ana kadar böyle şeylere kalkışacak son kişiydim. Hep geride kalan, dikkat çekmeyen olmuştum ama o sırada Berin'e attığı tokat içimde bir şeyler uyandırmıştı. O adamı orada öldürmek istemiştim ve kendime engel olamamıştım.
"Siz ne fısıldaşıyorsunuz ha?" diyerek ardına döndü Müdür. Beni işaret ederek: "Onun yaptığını aptallığı mı?"
Kimseden ses çıkmayınca gerici bir bakışma yaşandı. Hayatımda Müdür kadar sinir bozucu birisine daha rastlamamıştım. "Cezasını çekecek, merak etmeyin." dedi ve sahte bir şekilde güldü. Ardından tekrar önüne döndü ve ilerlemeye devam etti. Sinirle gözlerimi devirerek ardından onu takip ettim.
Geldiğimiz yerde henüz yapımı tamamlanmamış bir ev vardı. Müdür önümüzde durduğunda yapacağımız işi anlamam zor olmamıştı. Bu evin inşaatına yardım edecektik. Tahminimden daha kolaydı fakat göründüğü gibi olmadığına emindim. En azından kolaysa da Müdür'ün bu işi zorlaştıracağından.
