21

598 59 0
                                    

Annem ve ablam dedeme gittikten sonra Lucas'ı eve çağırdım.Normal bir film gecesi yapacaktık.Marketten ne bulduysam almıştım,abur cubur yerken Titanik izleyip ağlayacaktım.Ablamla bir aydır neredeyse hiç konuşmuyorduk ama son zamanlarda bana karşı iyi davranmaya başlamıştı.Beni affediyordu sanırım annem sayesinde.
Ama her şeyden öte Taeyong'la öpüşmüştük.Liseli ergen gibi evi terk etmeseydi daha da etkisinde kalacaktım ama şu an ona sinirliydim.Yine de gerçekten o an kalbim fena hızlı çarpmıştı.Bir an daha fazlasını yapmak istemiştim,bunca ayın acısını çıkarmak istemiştim ama olmadı.
Yine kendi kendimi dolduruşa getirirken kapının çalmasıyla kapıyı açtım.Lucas'ı beklerken hiç ummadığım biri gelmişti.
"Taeyong,ablam evde değil sana söylemedi mi?"Taeyong nefes nefese kalmış bir şekilde bana bakıyordu.Genellikle benim olmadığım zaman eve geliyordu bu yüzden daha az buluşsunlar diye evden çıkmıyordum.Ama şu an evde tektim ve buraya gelme nedenini merak ediyordum.Tabi ablam için gelmiştir benim için değil ya.

"Hayır biliyorum evde olmadığını.Sen iyi misin?Hastaneye gidelim mi?"Telaşlı bir şekilde nefes nefese benimle konuşurken ne demek istediğini anlamamıştım.Tamam ağlama planları yapıyordum bu gece ama şu an iyiydim.

"Ne?Ne hastanesi?"

"Çok kötü gözüküyorsun.Ayakta kalma fazla,oturalım mı?"Taeyong'un dediğiyle kapıda dikilmenin manasız olduğunu anladım ve içeriye geçtik.Fakat bana kötü gözüküyorsun demesi kalbimi bir tık kırmıştı.

"Kötü mü gözüküyorum?Alt tarafı biraz kestirmişim ne oldu?Neden buradasın?"

"Lucas bana senin çok kötü olduğunu söyledi,panik atağın varmış ve kimse yokken atağın tutmuş."Telaşlı bir şekilde konuşurken kahkaha atmamak için kendimi zor tuttum."O gelecekmiş evine ama o da başka bir yere gidiyormuş benden rica etti Ten'e bakar mısın diye.Şimdi hastaneye-"

Daha fazla dayanamadan sözünü kestim."Evet çok hastayım."

"Ne oldu?"Bana o gözlerle bakmaya devam ettiği sürece bunu daha fazla devam ettiremeyecektim bu yüzden dayanamayıp kahkaha attım.Bana kaşlarını çatıp baktı."Ten içtin mi?"Şerefsiz ama tek dostum olan Lucas iyi oynamış.Seviyorum bu çocuğu.

"Taeyong salak mısın Lucas seni kandırmış."Gülerek söylediğimde kaşlarını daha fazla çatmıştı.

"Yani sen de beni kandırmaya devam ettin."

"Çok endişeli gözüküyordun."

"Tamam ben gidiyorum bir şey yoksa."

"Gitme."Bir an da yanımdan kalkınca ağzımdan istemsizce dökülmüştü kalbimin sesi.Benim için endişelenip nefes nefese kalması gerçekten beni deli etmişti.Bu çocuğun her şeyi beni fazla deli ediyor.

"En son baş başa kaldığımızda seni öpmemi istemiştin şimdi de seninle sevişmemi isteyeceksin herhalde?"Ayaktayken iğneleyeci bakışlarını bana yollarken aklımdan bile geçmeyen düşünceleri utanmadan dillendirmişti.Bir insanın aklına gelen ilk şey nasıl bu olur?

"Ama istemeseydin öpmezdin."

"Doğru.İstedim."

"Yine istiyor musun?"O büyük oynuyorsa ben de oynarım.

İç geçirip yanıma oturdu."Ben ablanla sevgiliyim ve ablan senin benden hoşlandığını biliyor."

"Evet hatırlattığın için sağ ol."

"Yani demek istediğim ben ablanla sevgiliyim Ten.O zaman bir hata olmuştu şimdi-"

Hata dediği an benim için cümle bitmişti.Evet bir aydır ondan kaçan ben onunla baş başa kaldığım an da onu öpmek istediğimi söylemiştim ama o da hiç hayır dememişti.Sanki hep bunu beklercesine bir havaya sahipken buna bir hata demesi beni çıldırttığı için lafını hışımla kestim."Hata mı?Gerçekten hem yapıp hem de kendinizi sineye çekmeniz yok mu?En başından beri bana iltifatlar eden sendin hiçbir şey yapmazken bile saçma sapan iltifat ederdin.Ve ablamla sevgiliyken de beni öptün.O zaman-"

Birbirimizi dinlemeden laflarımızı bölüp duruyorduk.Art arda aklımdakileri sıralarken sesini yükseltmesi susmama sebep olmuştu.
"Ten kapa çeneni.O zaman merak ettiğim için öpmek istedim.Ama şimdi istediğim için öpmek istiyorum."Ne dediğini idrak etmeye çalışırken tüm vücut fonksiyonlarımı kapatacak bir harekette bulunmuştu.Beynim iyi bir şey mi kötü bir şey mi dediğini algılayamazken şu an tüm düşüncelerden arınmış bir şekilde hissettiğim tek şey Taeyong'un dudakları olmuştu.Kısa kısa öpücüklerle dudaklarımı öperken elimi ensesine koydum ve öpücükleri daha da derin hissetmemizi sağladım.Bir yandan ensesindeki saçları okşarken bir yandan da tüm ağırlığımı onun üzerine vermiştim.Sırtını koltukta bütünleştirdikten sonra durup konuştu.

"Ben kötü bir insanım."Dediğine gülerek karşılık verdim.

"Sanırım ben de."Tekrar dudaklarına yapıştım ve artık dudaklarıyla yetinemeyince üstünden doğruldum.

"Neden durdun?"

"Ben böyle hayal etmiyordum."Anın büyüsüne kapılmış olmam aklımdakini unutturmayacaktı.

"Nasıl?Ne hayal ediyorsun?"

"Taeyong şu an sen benim altımdasın."Belki bunun bir önemi yoktu belki şu an anı bozmuş olabilirdim ama bu benim için önemli bir detaydı.

"Evet,ne olmuş?"

"Hayır tam tersi olması gerekiyordu."

"Neden?"

"Bu ilişkilerde aktif pasif vardır ben pasif tarafım."

"Ben aktif mi oluyorum?"

Sanki bir geri zekalıya anlatır gibi ne istediğimi anlamamazlıktan gelmesi sinir etmişti beni."Taeyong kalın kafalı mısın?Ablamın üstünde yol çalışması yapıyordun şimdi masum rolü."Dediğime gülümsedikten sonra konuştu.

"Sadece utandım."Elleriyle beni kendine doğru çektikten sonra kulağıma fısıldadı."Ayrıca altında olsam bile bunu yapabilirim değil mi?"Kulağımdan aşağı kayıp boynumu öperken tatmin olmuş bir şekilde gülümsemiştim.

Pass This On | taeten |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin