~ayşe kararsız kalır, kerem ayşe'nin düşündüğünü görünce atak yapar. ~
Kerem: ayşe aylardan sonra bi rahat uyku uyumak istiyorum. Kanepede yata yata yatakta yatmanın nasıl bi his olduğunu unuttum.
~kerem sanki atağı yanlış yapmıştı~
Ayşe: demek rahat uyumak için istiyorsun, Hani benim içindi.
Kereme: senin iç...
~ ayşe kerem'in sözünü keser;~
Ayşe : hadi tamam sana iyi geceler kerem.
~ ayşe yatağına oturur, kerem de ayaktadır~
Kerem: ayşe yan...
Ayşe : tamam kerem ben senin derdini anladım.
Kerem: yok zaten ben konuşamıyorum ki
Ayşe : konuş kerem istediğini söylüyorsun zaten, sana konuşma diyen mi var!
Kerem: yok ya doğru, zaten odada sürekli sözümü kesen biri yok dimi ben kendi kendime konuşmaya çalışıyorum.
~ayşe ayağa kalkar~
Ayşe: kerem az önce iyiydin, sevgi doluydun noldu şimdi yanımda yatmana izin vermedim diye mi bu öfken?
Kerem: ne alakası var ayşe saçmalıyorsun
Ayşe: saçmalıyorum öyle mi?
Kerem: evet, hadi yatacağım ben iyi geceler sana
~kerem arkasında döner ve kanepeye doğru gidecekken~
Ayşe: hemen yat zaten.
Kerem: ayşe yarın sabah erken kalkacağım dimi ne yapayım yatmiyim mi?
Ayşe: ben de erken kalkacağım kerem, hem ben sana yatma mı dedim?
Kerem: ayşe tamam konuyu uzatmayalım.
Ayşe: yat sen.
Kerem : ayşe
~ayşe banane der gibi omuzlarını kaldırır, kerem aslında ayşe'ye karşı sinirliydi ama ayşe'nin o masum tatlıığı bütün sinirini alır ~
Sabah yağmurlu bir gündü,
~Ayşe sabah erken kalktı, kerem'e dargındı ve onu uyandırmadı. Kıyafetlerini giyip kahvaltı için yukarı çıktı. ~
[ Ayşe' nin giyeceği kıyafet. ]
Muhsin : günaydın kızım
Ayşe: günaydın baba
Yelda: ayşe, kerem niye gelmedi kahvaltıya
~yelda artık karışmıyordu kerem ile ayşe'ye, ceydayı da tembihliyordu sahte evliliği kimseye söylememesi için~
Ayşe: birazdan gelir, uyuyordu.
Yelda: hım öyle mi?
Ayşe: hıhı
~ 5 dk sonra kerem uyanır, yatağa baktığın da ayşe'nin olmadığını görür, kıyafetlerini giyer ve yukarı çıkar.
Kerem: herkese günaydın.
Muhsin- yelda : günaydın oğlum
~ der ve ayşe'nin yanında ki sandalyeyi çeker ve ayşe'nin yanına oturur, elini ayşe'nin sandalyesine koyar ve ayşe'ye doğru döner~
~kerem ayşe'ye ;~
Kerem: nasılsın canım?
Ayşe ; iyiyim
Yelda ; oğlum kahvaltını yapmayaca mısın?
Kerem; yok anne aç değilim.
~kerem tekrardan ayşe'ye döner.~
Kerem: canım böyle mi geleceksin işe?
Ayşe : evet, ne oldu ki?
Kerem: hava soğuk, yağmur yağıyor, üstüne bi şey al hasta falan olursun.
Ayşe: tamam, çeketimi alırım.
Kerem: kahvaltını yaptıysan, çıkalım istersen.
Ayşe: tamam çıkalım.
Kerem - ayşe : görüşürüz
Muhsin - yelda : görüşürüz.
~ ayşe ve kerem dışarı çıkarlar ayşe önden gider kerem ayşe yi durdurur. ~
Kerem: ayşe, ne oldu? Niye soğuksun
Ayşe: niye acaba dünü ne çabuk unuttunuz kerem bey
Kerem : tamam özür dilerim ayşe, oldu mu?
Ayşe : ben senin benden özür dilemene mi istiyorum.
~ kerem ayşe ile küs kalınca içinde ki o kötü hissi yaşamamak için bir adım atar, ayşe 'ye doğru yaklaşır ellerini tutar ve der ki;
Kerem: ayşem bak zaten zor kavuştuk, küçük meseleler için birbirimizi kırmayalım. Ben seni çok seviyorum. Biz birbirimize aşık değil miyiz?
Ayşe : evet, aşığız.
Kereme: uzatmayalım o zaman, mutlu olalım, mutlu edelim.
Ayşe : haklısın ben de özür dilerim.
Kerem: yanlış duymuyorum dimi? Ayşe yiğiter özür diledi.
Ayşe : abart abart hemen
Kerem: gel buraya
~Kerem ayşeyi kendine çeker ve sarılır, her sarıldıkların da onlar için zaman duruyordu. Sarılmak öyle bir histi ki onlar için dünü, yarını unutturan, sadece o an yaşamayı hissettiren mucizevi bir duygu. Sarılmak onlar için bir ilaç, bir tedaviydi. Biribirlerine sarıldıklarında iyileşiyorlardı. Bu temas onlarda ki Aşkı hatırlatan özel bir şeydi. ~
Sarılırken ayşe;
Ayşe: sanırım işe geç kaldık.
~kereme saatin bakar~
Kerem: oo evet, hadi binelim arabaya
~ ayşe ve kerem arabaya biner ver işe giderler, ikisinin de haberi yoktur ama yeni bir kişiyle tanışacaklardır. ~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Afili Aşk
Romanceayker sevgili olduktan, 22.bölümden sonra kendi hayallerime, isteklerime göre ayker 'i yazıyorum. Beğeneceğinizi umuyorum, iyi okumalar.