'Ben buradayım,hissediyor musun?'
—————
Seni.
Seni istiyorum.
Kafamın içinde yankılanıyordu.Bunu dedikten sonra elimde ki sigaramı da alarak gitmişti.
O gittikten sonra bir kaç dakika daha durup diğerlerinin yanına geri dönmüştüm.Bir iki saat kadar daha takılıp dağılmıştık.Şu an odam da gözlerimi camdan tavanıma dikmiş boş bir şekilde bakıyordum.
Taehyung,benim arkamda bırakmaya çalıştığım şeyleri gün yüzüne çıkarmıştı.Nereden bildiğini bilmiyordum ama beni tanımış olmasına da anlam veremiyordum.
Üniversitenin ilk yılında ailem maddi olarak zorlu bir süreçten geçiyordu.Kendi masraflarımı karşılamam gerekiyordu.Bu yüzden geceleri bir barda pole dans yapıyordum.Sadece dans ediyordum,yüklü bir miktar para alıyor ve gidiyordum.Yaklaşık bir yıl böyle geçti.
Daha sonra ailem zaten işleri düzene sokmuştu ve bende o günleri hafızamdan silmiştim.
Kötü tepkiler almış,iğrenç teklifler almıştım.Sadece dans ediyorum,direkte.Ama buna rağmen gelen teklifler berbattı.Bunu en yakın arkadaşım Sooyoung dışında kimse bilmiyordu.
Eğer abim ya da annem öğrenseydi neler olurdu tahmin bile etmek istemiyordum.
Yüzümde maske ile dans ediyordum,üstelik o zaman saçlarım uzun ve sarıydı.Beni tanıması imkansız.
Bir daha bu konuyu açarsa inkar edebilirdim ama bu işleri daha da berbat edebilirdi.
Kapımın çalması beni biraz da olsa düşüncelerimden uzaklaştırdı.
"Lisa? Giriyorum." Ve ben bir şey demeden girmişti bile abim.Göz devirip yanıma gelmesini bekledim ama o yanıma gelmek yerine kapıdan bana baktı.
"Krystal ile birazcık dolaşacağız seninde çağırdı ama sen gelmeyeceksin." Cidden..
"Nedenmiş o?" Sinirle bana doğru gelip yatağın ucunda duran yastığı yüzüme fırlattı.
"Gerizekalı yalnız olmak istiyorum çünkü.Sadece haberin olsun beni yanında rezil etme diye söyledim." Neyse ki Krystali sevmiştim bu yüzden üstelemedim hem keyfimde yoktu.
"Tamam hadi git." Gitmek yerine dik dik yüzüme baktı. "Bir şeyin yok di mi? Biri bir şey dediğiyse söyle hemen." Göz devirip ayağa kalktım.Yanağına minik bir öpücük kondurup kapıya doğru ittirdim.
"İyiyim ben hadi git." Pek ikna olmuş gibi değildi ama bir şey demeden gitti.
İyi falan değildim aptal Taehyung bütün mutluluğumu çekip götürmüştü resmen.Sinirle üzerimde ki siyah tişörtü çakardım ve yere attım.Tam elimi şortuma atmışken duyduğum ses ile düğmeyi kapatıp cama doğru ilerledim.
Kafamı çıkartıp baktığımda hiç kimse yoktu.Tekrar içeriye geçip boy aynamın önüne geçtiğimde arkamda gördüğüm beden ile yüksek sesli bir çığlık attım.
Arkamda yüzü gözü kan içinde olan bir erkek bedeni duruyordu.
Hızla kapı açıldı ve içeriye annem ile Jongin girdi.Jongin bana doğru yaklaşıp bedenimi sarsıyordu.
"Lisa! Lisa ne oldu?" Göz yaşlarım yaşadığım anlık korku ve şok ile akmaya devam ederken tepki veremiyordum.
"Anne sen çık ben onunla konuşurum." Annem bana doğru yaklaştı,yanağımı öperek odadan çıktı.
"Jongin..ben bir şey gördüm." Jongin çatılan kaşları ile etrafa baktı ama hiç bir şey yoktu.
"Bir erkek vardı,her yeri kan içinde.Birden arkamda belirdi." Jongin beni kendine çekip sarıldı.
