"Gerdek gecesi mi?" diye çekinerek ona sorumu yönelttim
"Evet,gerdek gecesi. Peki sen gerdek gecesi için hazır mısın güzelim?"
"Eeeeeee hayır?"
"O zaman hadi evlenelim."
Yeni bölüme tekrardan hoşgeldiniz.
Ateş hadi evlenelim dedikten sonra beni bir kere daha öptü ve kucaklayarak içeri taşıdı.
Bu sürekli bana küçüğüm müçüğüm diyo, kucalkıyıp taşıyor ama ben onun bahsettiği kadar küçük değilim, aslında ben küçük bile değilim o fazla büyük. Onun yanında herkes minnak ben ne yapabilirim di mi?
Ateş bizi bu sırada içeri mutfağa taşıdı. Mutfağa gelince beni tezgaha oturttu.
Sonra tezgahın altındaki dolaptan cam bir kavanoz çıkardı.
Kavanozun içinde ne var?
A) Çikolata
B) Mısır
C) Cips
D) Ebenin amı
Süreniz başladı.
Süreniz bitti.
Cevap, B şıkkı Mısır olacaktı. Tebrikler, doğru bildiniz. Bizden bir adet "Afiyet olsun efenim." kazandınız. İyi günlerde kullanın efenim.
Ateş'e hamarat erkeğim benim bakışlarımı atarken o da, bana hiç öyle bakma tek seferlik bunlar bakışını atıyor.
Ateş yukarıda ki dolaptan büyük bir tencere çıkarıp içine önce yağ ve mısır ardından da tuz döktü. Ocağın altını yaktı. Yencereyi ocağın üstüne koyup benim yanıma geldi.
Şu an bana gerçekten de çok yakın. Bacaklarımın arasına girdi. Beni belimden sarıp kafasını boyun girintime yasladı.
Ardından derin bir nefes aldı.
"Aşkım çok güzel kokuyorsun."
"Ben değilimdir o mısırdan sana öyle gelmiştir. Tabi karnında aç senin sana bir şeyler hazırliyim ben." deyip Ateş'in kendimden uzaklaştırıp telaşlı ve heyecanlı bir şekilde tekrar konuşmaya başladım.
"Yemek mi yapsak hem karnında açtır, hem ben de açım. Hah hadi yemek yiyelim, yani yapalım, önce yapalım sonra yiyelim. Ne yiyelim, bence makarna hem çabuk olur hem tadı da güzel ya da pizza söyleyelim, sen ne dersin?
Nefes al nefes. Dalgıç olacak kızsın yeminle. Vaktini burda boşa harciyon
Sen sus, öpücek diye ödüm bokuna karışıyor zaten.
Tamam tamam, sustum.
Ben bütün bunları tek nefeste söylediğim için Ateş önce benim soluklanmamı bekledi. Beni beklerken patlayan mısırların altını kapattı kocaman bir kaseye koydu ve bana su getirdi.
Su getirenlerin çok olsun yiğidim.
Hıh benim yiğidim tabi, kimin olucak?
Ben suyu içtikten sonra Ateş bardağım masaya koydu ve bana
"Şimdi iyi misin güzelim?" dedi
"İyiyim."
"İyi o zaman." diyip
Önce beni kucakladı sonra diğer eline de kaseyi alarak başka bir odaya doğru yola koyuldu. Bakalım seferde kahramanımız başına ne gibi felaketler gelecek?
Bir sonraki bölümde.
Ahhhh ah,
Hayat işte naparsın. Bir sabah uyanıyorsun ailen seni evlendireceğini söylüyor. Akşamına evleneceğin çocuğun evinde survivor yaşıyorsun. Nasıl mı, çünkü ev ev değil Yalova mübarek. Bütün Yalova halkı gelse alt katta yaşarlar. Neden sadece alt kat çünkü üst katta Bayburt var da ondan.
Ateş beni sinama odasına getirince durup bir etrafa baktım. Burası diğer odalar kadar büyük değildi. Buraya anca Tunceli sığar.
Seni duyan da fakir sanıcak.
Kızım senin kıyafetler için ayrı odan var. Hatta bazıları oraya sığmıyor diye yaz ve kış olarak ikiye ayrılmış bir şekilde yarısı bodrumda yarısı kıyafet odanda.
Ayrıca kıyafet odandan sırf daha rahat dans et diye ayrı bir dans odasına kapı açılıyor.
