Destin Game

122 13 7
                                    

"Sonunda üniversite bitti be! Hadi kutlama yapalım Kerem."

"Acelemiz ne Metin? Deliler ile uğraşacak olmayı sevdiğini görmek güzel."

"Ne demezsin oldukça eğlenceliler."

Üniversiteden mezun olmanın sevinci ile Kerem ve Metin oldukça mesut yürüyorlardı, Metin duygularını dışa vurmaktan çekinmezdi. Kerem ise onun aksine oldukça sakin bir yapıdaydı, büyüdüğü çevre ve yaşadığı olaylar sonucunda sakin bir yapıya sahip olmuştu.

Lise birinci sınıfta dinlediği bir rapçinin psikoloji okuduğunu öğrendikten sonra psikolojiye merak duymuştu, ilk başta ufak bir merak ile başlayan psikoloji aşkı zaman ile bir tutkuya dönüşmüştü. 

Bu yolda büyük bir hevesi olsa da ailesinden gördüğü baskılar ve lise zamanında psikolojiye merak sardığı zamanlarda, yaşadığı olaylar ona sakin bir kişilik kazanmasında yardımcı olmuştu.

Geçen zamanda bir çok şeyi düşünmüştü, neredeyse sekiz yıl boyunca dedesi dahil bir kaç akrabasını kaybetmiş, çeşitli şeyler yaşayarak hayatta tecrübeler edinmişti. 

En sonunda ise ilk öğrendiği şeyi hayatında en değer verdiği yere yerleştirmişti, sahte bir gülümsemenin gücünü fark ettiği zamanı hatırlamasa da o günden beri daima gülümsemeye başlamıştı.

Sadece yalnız kaldığı zamanlar ve iki elin parmaklarını geçmeyecek kişinin yanında yüzünde ki sahte maskeyi çıkarmaya başlamıştı, derin düşüncelerine ev sahipliği yapan engin denize dalan Kerem, Metin'in sesini duyarak bakışlarını ona çevirmişti.

"Aliden haber aldın mı? Kaç gündür ulaşamıyorum, projesine fazla odaklanmış olmalı."

Metin'in şikayeti ile birlikte Kerem çok nadir yaptığı bir şekilde yüzüne samimi bir gülümseme yerleştirmişti. 

"Ona verdikleri proje yanlış hatırlamıyorsam GİST için yaptıkları oyunun treaser videosunu hazırlama görevi vardı."

"Bir tanıtım videosu ne kadar zaman alır ki?"

"Alinin hakkını yeme treaserı kendisinin çekip montaj yapması basit gibi gelse de videoda ki her sahneyi tek tek incelemek zorunda ki her hangi bir bozukluk olmasın."

"Seninle konuşanda kabahat, neyse yemek ısmarlar ve bunun hıncını alırız ne dersin?"

"Öyle olsun ama önce sen yemek borcunu ödesen?"

Kerem'in cevabı ile birlikte Metin bakışlarını kaçırmıştı, Metinin ifadesi ile birlikte Kerem başını hafifçe iki yana sallamıştı.

"Hadi lahmacun yiyelim, ne dersin?"

"Ben mi ısmarlıyorum?"

"Tabii ki."

Metinin verdiği derin nefes ile Kerem'in yüzünde ki ufak tebessüm biraz daha genişlemişti, Kerem önde Metin arkada ikili sessizce ilerlemeye devam ediyorlardı.

***

Kara gecenin altında koşan siyah montlu genç, yüzünde ki telaş ile birlikte arkasına bakmadan koşuyordu. Ne kadar koşuyor olursa olsun sanki hemen arkasındaymış gibi gelen adım sesleri, adamın korkusunun tek sebebiydi.

Montlu genç koşarak önünde ki köşeye döndüğünde, karşısına çıkan çıkmaz sokak ile birlikte paniklemişti. Hızla arkasını dönen genç karşısında ki beyaz takım elbiseli adam ile birlikte yutkunmuştu, beyaz takım elbise giyen adamın yüzü sokağın girişinin karanlık olmasından dolayı anlaşılmasa da yüzünde ki gülümseme gayet net anlaşılıyordu.

PsikopatalogHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin