12.

2.2K 180 237
                                    


-Ve sanırım sen de bunu biliyormuşsun!

Dipper kardeşinin gözlerine baktı. Biraz saklamaya çalıştığı halde kırgın gibiydi, fakat affetmeye hazır olduğu da belliydi.

-Mabel, sen bunu... nereden öğrendin?

Mabel gözlerini aşağı çevirdi. Utanmış gibiydi ama Dipper kardeşini birazcık tanıyorsa, içinde utanmadan çok kahkaha olduğunu da biliyordu.

-Sabah senin sesinle uyandıktan sonra uyuyamadım. Eh, bizim ev de küçük sayılır. Yanii...Sizi dinlemiş olabilirim. Ama bence iyi ki de dinlemişim. Şimdi, bunu bilerek bana herşeyi anlat.

Dipper kaçamayacağını biliyordu, gerçi bunu istemiyordu da. Mabel'a her zaman her koşulda güvenebilirdi. Anlatmaya başladı. Konuşması bitince, kardeşinin gözlerinde biraz kırgınlık ile beraber mutluluk da vardı.

-Aww, Dip-Dip! Biliyorsun, bana söyleyebilirdin. Söylemedin diye kırgınım ama...

Biraz düşündü. Sonra gözleri parlayarak konuşmaya devam etti.

-...Düşünüyorum da, aslında ben de olsam öyle yapardım. Yani, korktun ve beni korumak istedin sonuçta. Ama unutma, beni hep sen koruyamazsın. Birbirimize destek olarak zorluklarla daha iyi başa çıkabiliriz. Bir daha böyle yapma, tamam mı?

Dipper cevap olarak uzandı ve Mabel'a sarıldı. Neden daha önce söylememişti ki? Mabel'ın ona destek çıkacağını bilmeliydi ama bunun üzerine düşünmeye pek vakti olmamıştı. Onun kırgınlığına da hak veriyordu. Sonra birden neden onunla konuşmak istediği aklına geldi.

-Imm... Peki... Bill hakkında ne dersin? Sence... Ne yapmalıyım.

Mabel'in sırıtışı büyüdü. Hınzırca parlayan gözlerini kıstı. Kesinlikle muziplik planlıyordu. Neredeyse bağıracak derecede yüksek sesle ve gururla konuşmaya başladı.

-Demek bunu konuşmak için bana geldin ha? Eh doğru, ben de olsam ilişki uzmanı olan bana gelirdim. Sonuçta hem çoook çift birleştirdim, hem de çoook sevgilim oldu. Uzmanım ben yaa!

Dipper sözlerinde birşeyi merak etti. Normalde kardeşinin ilişkilerine karışmazdı ama şimdi tavsiye alması gerektiğinden sordu.

-Kaç tane oldu ki?

-Mermando, Norman olan cüceler ve Will'i de sayarak mı? Gideon'ı saymıyorum.

Dipper her iki cümleye de başını salladı. Mabel düşündü, düşündü, parmakları ile sayar gibi yaptı ve sonunda cevap verdi.

-Mermando, Norman olan cüceler ve Will ile birlikte... üç tane.

Kardeşinin verdiği cevap Dipper'ı kahkahaya boğdu. Onu gören Mabel da katıldı. Kahkahalar sona erince Mabel az önceki haline rağmen ciddiyetle konuşmaya başladı. Ve bu sefer ciddiyeti sahte değildi.

-Bak Dipper, bana kalırsa bu senin düşündüğün gibi bir oyun değil. Bence Bill sana gerçekten değer veriyor. Emin ol, kimse daha sonra kırmak için bu kadar uzun süre kalbini kazanmaya çalışmaz. Hem, senin de gönlün varmış işte, fena mı? Karşılıksız da değil. Bence onu daha fazla oyalama. Yoksa bu ilişki diye birşey olmaz. Karşılık alamamak ne kadar acıtır ben bilirim. Bana sorarsan -ki soruyorsun- o, seni gerçekten seviyor, hem de çok.

Mabel sözlerinin kardeşinin kafasına iyice yazılması için bekledi. Dipper ise çoktan onun öğütlerini zihninde çevirmeye başlamıştı. Bu sefer mantığını kullanıp berbat etmek istemiyordu. Kardeşinin sonuna kadar haklı olduğunu umdu. Mabel tekrar konuştu. Kesin bir umut, kararlılık ve amaçla konuşuyordu.

BillDip - Farklı Bir ZamanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin