the sound of my heart : taekook

14

taehyung:
ben geldim
aşağıda bekliyorum seni

jeongguk:
geliyorum hemen

taehyung:
üstüne bir şeyler al
hava biraz esiyor

jeongguk:
tamam üstündekiler kalın mı bugün hava çok soğuk olacakmış
senin de üstüne alacağın bir şeyler getireyim mi

taehyung:
olur
biraz üşüdüm

jeongguk:
neden giymedin montunu daha sonra kızacağım sana bunun için

taehyung:
eğer bulamazsan da sorun değil
sana sarılırsam üşümem

jeongguk:
taehyung
gelince güzelce sarılacağım sana 🥺

taehyung:
pekâlâ
bekliyorum

jeongguk:
işte buldum
geliyorum hemennn

taehyung:
acele etme
düşersin

jeongguk:
bir şey olmaz bana 🏃🏻‍♂️

taehyung:
koşma da jeongguk

taehyung:
sonra kalbin hızlı atmaya başlıyor
biliyorsun bunları

jeongguk:
tamam tamam sen dert etme şimdi bunları
günümüzün mahvolmasını istemiyorum benim yüzümden

taehyung:
mahvolmayacak
kapat telefonu ve önüne bak olur mu

taehyung:
düşebilirsin

jeongguk:
beni düşünüyorsun

jeongguk:
kalbime iyi gelmiyor bu 😖|

taehyung:
ah şey
kaç saattir bekliyorum hadi

jeongguk:
AYY
benim aptallığım dondun değil mi

jeongguk offline

taehyung:
aptal değilsin|

taehyung offline

taehyung telefonu cebine aceleyle sıkıştırırken bir yandan jeongguk'un aşağı inmesini bekliyordu. belki de bir akşamlığına onunla dışarıya çıkmak ve biraz eğlenme fikri çok da berbat değildi. ama aslında aklını kurcalayan çok fazla şey vardı, mesela onunla birden bu kadar yakınlaşması doğru muydu? tüm bunların devamında ne olacaktı? ellerini sıkıntılı bir iç çekiş eşliğinde pantolonunun cebine soktu ve önüne düşen saçlarının görüşünü engellememesi için üfledi. şu anlık düşünmese daha iyiydi, geceyi mahvetmek istemiyordu. öte yandan jeongguk taehyung için aldığı montu tutarken onu soğukta beklettiği için kendine kızıyordu.

merdivenleri hızlı adımlarla inerken nefes alıp verişlerini düzene sokmaya çalışıyordu. vücudunu ele geçiren heyecan duygusunun nedeni sevdiği adamla geçireceği vakitten kaynaklıydı. öyle ki onunla konuşurken taehyung'un onu beklediğini unutmuş olduğu yerde birkaç dakika oyalanmıştı. merdivenleri indikten sonra heyecanını bir kenara bırakıp kapıyı kilitledi ve onu bekleyen nişanlısının yanına adımladı. jeongguk kapıdan göründüğünde taehyung yaslandığı yerden doğrulmuştu, yüzünde sebepsizce bir tebessüm oluşsa bile şu an pek dikkat edecek durumda değildi.