Birden kalbime bir şey saplanmış gibi bir acıyla uyandım.Telefon çalıyordu.Gözlerimi açmadım ama babamın telefonla konuşmasını duyuyordum.Telefonu kapattı.Ağlak bir sesle bana seslendi.Gözlerimi açtım aklıma annem geldi.Bir hafta önce Walder Haigle diye bir kasabaya gitmişti.Adını hiç duymadığım bir kasaba, annem paranormal şeylere takıntılı biri ve hiç bilinmeyen kasabadaki yaratıkları bulmak konusunda durdurulamaz.Babam bağırarak bir daha seslendi.Şimdi sesi kızgın ve ağlaktı.Korktum.Yatağımdan hiç çıkmak istemedim.Anneme kötü bişi olduğundan emindim.Gözlerim dolarak salona gittim.Babamın yanına oturdum.Ağlıyordu.Gözlerim dolu dolu ne olduğunu sordum ve kimsenin almak istemeyeceği bir cevabı aldım.Hiçbir çocuğun duymak istemeyeceği;
''Tatlım annen..,'' dedi.Duraksadı.Kesin kötü birşey olmuştu.
''Baba annem,anneme kötü bir şey mi oldu? '' diye sordum.
''Jes,'' dedi elimi tutarak.Sadece adımı söylemiş bana öylce bakıyordu kızarmış gözlerle.
''O öldü dimi,'' dedim.Kafasını salladı.
''Nerden öğrendin,önce seni mi aradılar?''
''Hayır,hissettim,'' dedim.
Sarıldık.Ağlamaya başladım.Hıçkıra hıçkıra,bağırarak.
''Biliyorsun,oraya gitmemiz gerek,'' dedi babam.Kafamı salladım.
