𝐌i̶n̶e̶

57 5 166
                                    

İyi okumalar... 🤟

Elinde tuttuğu 2 lolipopla çimenlere uzanmış, gökyüzünü keyifle izleyen bedene doğru yürüdü. Lolipopu ona uzatıp tıpkı onun gibi kendini çimenlere bıraktı.

"Taehyung," diye seslendi lolipopu açıp ağzına atarken. Esmer olan dikkatini lolipopundan çekip yanındaki bedene yöneltmişti. Söyleyeceği şeyi bekledi sessizce.

"hayaller senin için neyi çağrıştırıyor?" dedi ellerini gökyüzüne doğru uzatıp hayali şekiller çizerken. Esmer olan bu soruyla biraz düşündü.

"Genelde insanlar bulutlara bakarak hayal kurar. Yani en azından izlediğim dizilerde hep öyleydi. Ben bulutlardan dolayı değil de ne zaman gökyüzüne baksam hayal kurarım. Yani o yüzden galiba benim için gökyüzünü çağrıştırıyor." dedi bulutlara odaklanarak.

"Özellikle de geceleri, değil mi?" dedi beyaz tenli olan. Sevgilisini çok iyi tanıyordu. Esmer olan gülümsemişti.

"Geceleri tek başımayken hayal kurmak ve onların gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini kendi içimde tartmak daha kolay oluyor."

"Neden gerçekliğini düşünüyorsun ki? Sadece hayal et gitsin." dedi beyaz tenli olan sözünü keserek. Esmer tenli olan başını olumsuzca salladı.

"Eğer gerçekliğini düşünmeden hayal edersem gerçekleşmeyebilir. Ben de sonunda hayal kırıklığına uğrarım. Boşuna üzülmeme gerek yok. Gerçekleşebilecek bir şeyi hayal etmek daha sağlıklı benim açımdan."

Beyaz tenli olan bu dedikleri hakkında biraz düşündü. Bir süre ikisi de sessiz kaldı. Yan yana çimenlerde yatmış, gökyüzünü izliyorlardı. Sonunda beyaz tenli olan bu ölüm sessizliğini bozma kararı aldı.

"Öyleyse Taehyung, senin hayalin ne?"

Bu soru, Taehyung'un gözlerinin sulanmasına, parmak uçlarının karıncalanmasına ve göğsünün sıkışmasına neden olmuştu. Sertçe yutkundu. Şimdi ne diyecekti?

"Benim hayalim gerçekleşti Jungkook." dedi cümleye minik bir yalan serperek. Jungkook'a yalan söylemeyi hiç istemiyordu ama zorundaydı. Hayalinin başkahramanına hayalini direkt söylemek onun için zordu. Her ne kadar sevgili olsalar da Jungkook yanlış anlayabilirdi.

"Öyle mi? Bana bundan hiç bahsetmemiştin. Peki neydi bu hayal?" dedi Jungkook Taehyung'a doğru dönerek. Jungkook'un gözleri parlıyor, Taehyung'a ilgiyle bakıyordu. Taehyung zorlandığını hissetti. Jungkook'a karşı koymak için bir savaş veriyordu içinde. Fakat yenik düşeceğini kendisi de biliyordu.

"Sendin." dedi en sonunda. Sonrasında ise Jungkook'un olumsuz herhangi bir tepkisine karşı önüne dönmüştü. Çünkü biliyordu kalbi bunu kaldıramazdı. Fakat beklediği gibi olmamıştı. Göğsünün üzerinde bir ağırlık hissedince kafasını o tarafa çevirmişti. Karşılaştığı şey ise biricik sevgilisinin gece siyahı saçlarından başka bir şey değildi.

"Hayalinin gerçekleşmesine çok sevindim sevgilim." demişti sonrasında. Taehyung hem hitabından hem de cümlenin anlamından dolayı bir süre yutkunamadı. Sonra kendine gelip elini sevgilisinin saçlarına atmış, yavaşça okşamaya başlamıştı.

"Jungkook." diye seslendi sonrasında. Karşılığında sevgilisinden bir 'hm' alınca devam etti. "Seni seviyorum." dedi gülümseyerek. O sırada da sevgilisi kafasını kaldırmış, tekrardan yanına geçmişti. Onun da dudaklarına bir gülümseme hakimdi.

"Ya öyle mi?" dedi gülmemek için yanaklarının içini ısırırken. Eğilip Taehyung'un şah damarına ve kalbinin üzerine bir öpücük kondurmuştu. Taehyung biliyordu bu hareketlerin 'seni seviyorum' demekten daha özel ve güzel olduğunu.

When the dreame̶r̶ dies what happens to the dream(er)? 𖤍 TaeggukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin