Artık bu eve tamamen taşınmıştık. Kahvaltı ederken babam yeni okuluma yazılmam gerektiğini söyledi. Bu evde ilk kahvaltımızda ilk konu okul muydu yani? Kahvaltımı edime banyoya çıktım dişlerimi fırçaladım elimi yıkadım ve odama geçtim. Dolabımı açtım okulun ilk günü için güzel kıyafet giymem gerekiyordu. Yırtık şortumu, siyah bluzumu ve conversemi giymiştim. Aslında bunlar benim günlük giydiğim şeyler neden güzel dediğimi bilmiyorum. Her neyse hafifçe makyaj yaptım. Eyeliner, rimel ve baby lips. Babam seslendi "Hadi Alli gidiyoruz." "Tamam baba geliyorum." Aşağı indim babam arabada beni bekliyordu arabaya bindim kulağıma kulaklığımı taktım. Ve gelmiştik burası gerçekten büyüleyici bir okul. Kapıdan içeri girer girmez yakışıklı çocuklar vardı. Aman tanrım burayı çok sevdim. Müdürün odasını bulduk sonunda. Babam kaydını yaptırdı ve gitti. Müdür beni yeni sınıfıma götürdü. "Bu yeni arkadaşınız Allison Waters." dedi. Sınıfta 4 kişilik ukala bir kız çetesi vardı onlara fazla takılmadım. Boş bulduğum yere oturdum. Az sonra bana doğru bir çocuk geliyordu -çok taş- "Hey yerime oturmuşsun." dedi. "Özür dilerim kalkabilirim" dedim sadece. "Hayır, sorun değil otur" dedi. Tanrım çok tatlı.
