Düzenlendi🧚🏻♀️April| 13 Aralık 2017
Sabah tabi ki de jack bana kalkmamı emreden mesajları ile uyandım. Havaya baktığım da gerçekten de sıcak olduğu anlaşılıyordu.
Çok sevmesem de mavi bikini mi giydim üstüme şort, t-shirt ve bir de ceket her ihtimale karşı.
Sahile geldiğimizde çok fazla kişi olmadığına sevindim sonuçta saat sabahın 6 sıydı artık Biz hazırlanıp gelene kadar. Yani böyle söyleyince erken geliyor ama yapacak bir şey yok.
Etrafa baktığımda bir kaç ailenin sahilde, bir kaç kişinin denizde olduğunu gördüm ve bir kaç kişinin, grubun sörf yaptığını, yapmaya çalıştığıda gözden kaçmıyordu.
Sağıma baktığımda iki kız bir erkek birisi için tezahürat ediyorlardı. Onların bakışlarını takip attiğimde gözlerime inanamadım.
Bu oydu.
Sahile geldiğinde gördüğüm kısa kahverengi saçlı kız koşarak ona sarıldı. Gerçekten çok değişmiş, saçlarını uzatmış, gözlerinin 20 metre öteden de olsa o parıltısını kaybetmediğini görebiliyordum. Aynı zaman da boyu da uzamış. Onun mutlu olmasına sevindim.
"C-corbyn, benim gördüğümü sende görüyor musun?" Elimle koluna vurdum ondan gözlerimi çekmeyerek. Yutkundum. Onu 3 senedir her yerde aradım. Peki ya şimdi? Onu tekrar kaybedecek miyim?
"Efendim tatlım." Kolunun belime doladı.
"Bir dakika April bu, bu o mu?" Corbyn'in bile gözlerinin parladığını hissedebiliyordum. Kafamı sallamakla yetindim. Corbyn daha önce onu görmemişti.
"Vay, sonunda gerçekten onu bulduğuna inanamıyorum, kardeşim. "
O sırada Kafasını bana çevirdi, göz göze geldik. Gözlerimi ondan ayırmak istemiyordum, ona bakmaya doyamıyordum ama daha da dik dik bakarsam beni yanlış anlayabilirdi. Beni hatırlıyor muydu ki?
Sonun da jack havluları kumun üzerine serdikten sonra onu pür dikkat izlememizi söyledi. eğer yapmaksak geleceğin sörf şampiyonunun yüzünü bir daha göremezmişiz. Oturduktan sonra onu izlemeye başladık. Ya da şunu desem daha doğru olur. Bedenim jacki izlemeye, ruhum da onu izlemeye başladı. Ya onu bir daha göremezsem?
Ama aklımın ermediği tek bir şey vardı. Nasıl oldu da koca ÜÇ yıl sonra bu koca Dünya'nın mini minnacık sahilinde onu buldum? Tesadüf mü? Hiç zannetmiyorum. Sadece tanrının bir planı.
Sonunda ilgimi jacke verebilmiştim, yavaşça sörf tahtasının üstüne yatarak elleriyle dalgalara doğru ilerledi. Bir dalga yakaladığında hemen ayağa kalktı ve ne?
Jack dalga ile birlikte sahile doğru geldi ve yanımıza koştu. Ayağa kaltım onu alkışladım.
"JACK BEN HAYATIMDA BU KADAR İYİ SÖRF YAPAN BİR İNSAN GÖRMEDİM AH HAYIR İNANAMIYORUM!" diye bağırarak ona sarıldım o ise sadece güldü.
"Bende. %100 katılıyorum. Hayatımda böyle bir şey görmedim." Dedi yanımda ki bir ses, kim olduğunu görmek için baktığımda onu gördüm.
"Gerçekten tebrikler. Jackti değil mi?." dedi ve elini selamlaşmak için uzattı gülümseyen yüzüyle.
"Ah, merhaba!" dedi jack "evet doğru beğenmene sevindim sende fena değildin." dedi ve eline çakıp selamlaştılar.
"Ben corbyn." Dediğini duydum corbyn in ayağa kaltı corbyn ona el uzatırken benimle göz göze geldi corb, gülümseyerek. ben bu bakışın anlamını biliyorum ama açıklayamıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝒔𝒐𝒖𝒍𝒎𝒂𝒕𝒆𝒔
FanfictionNew York'ta ailesi ile yaşayan ve sadece be sadece bir arkadaşı olan bir kız. Bir gün aile yemeğinde babası tarafından Los Angeles'a taşınacaklarını öğrenir. New York'tan ayrılmak ona zor mu gelecektir kolay mı? Veya gittiği yerde çocukluğundan kal...