-5-

105 7 0
                                    

Damat Gelin'in duvağını kaldırdıktan sonra alnına masum öpücüğünü bırakarak alkışlar arasında gülümsemeye devam ediyorlardı. Gelin yanıma gelerek çiçeğini bana uzattı.

"Ben bunu kabul edemem." Dedim.

"Sadece küçük bir hediye lütfen." Dedi.

Yapay papatyalardan oluşmuş çiçeği elime aldığımda "Teşekkürler." Dedim. Aras , Damat'ın yanına giderek el sıkışarak

"Saol kardeşim." Dedi konuşmalarını dinlemeye devam edereken Damat yanımıza gelerek "İzninle" Dedi. Onalara baktığımda el ele tutuşmuşlardı. Gelinliğini kaldırmasına yardımcı olarak beraber konukların yanına doğru yürüyerek tebrikleri kabul etmeye başladılar.

"Gidelimmi?" Dedi Aras sessizce yanıma geldiğinde.

"Nereye?" Dedim ona bakarak gözlerinde o kadar güven ve sıcaklık vardıki çok tuhaf bir şekilde anlamsızdı.

"Eve." Dedi.

"Benim zaten bir evim var Aras."

İlk defa ona ismi ile hitap etmiştim. Aslında ilk defa konuşuyoruz da sayılabilirdi.

"Ezgi sende artık herşeyi biliyorsun ve Babanda böyle olmasını istiyor."

"Onunlamı konuştunuz." Dedim.

"Evet aslında seninlede konuşacaktı ama bizde farklı hatlardan iletişim kuruyoruz. Eğer o gün evi terk etmeseydin seninlede konuşacaktı."

Üzerime düşen bu ağır pişmanlığın ardından kendime kızdım. Tekrar Aras'a bakarak konuşmaya devam ettim.

"Eve gidip kıyafet aldıktan sonra gelirim." Dedim her ne kadar o evde kalmak istemesemde bunu yapmak mecburiyetindeydim. Çantamda titreyen telefonumu elime alarak Buket'in aradığını gördüm. Telefonu kulağıma götürdüğümde her ne kadar arkadan gelen ses kulağımı tırmalasada telefonu biraz kulağımdan uzaklaştırdım.

"Ezgi neredesin?"

"Bir sorunmu var?" Dedim.

Gürültülü ortamın içinden uzaklaştığını anladığımda sesini biraz daha rahat ve net duymaya başladım.

"Seni arıyorum kalkıp gittin maç bitti Dinamiğe gidiyoruz gel hadi." Buket'i dinlemeye devam ederken bir yandan ise Aras'a bakıyordum. Buketlerin Dinamik bar'a gideceklerini duyduğumda takımın kazandığını anladım.

"Siz gidin benim eve gitmem gerek akşam ararım seni." Dedim telefonu kapatacağım sırada Buket'in sesini duyarak tekrar telefonu kulağıma yaklaştırdım.

"Neredesin sen?"

"Akşam konuşalım lütfen." Diyerek telefonu kapattım. Telefonu çantama koyduğumda Aras'a dönerek "Görüşürüz." Dedim.

Arkamdan yürümeye devam ederken kapıdan dışarıya beraber çıkmıştık.

"Beraber gidiyoruz." Dedi.

"Yolu biliyorum." Dedim.

"Sana yolu bilip yada bilmediğini sormadım beraber gidiyoruz dedim." Dedi.

Önden yürümeye başladığında hızla adımlar atarak ilerliyordu ona ayak uydurmak için adımlarımı arttırmaya çalışsamda kısa bir zaman sonra normal adımlarıma geri dönüyordum neyseki bu durum çok fazla sürmeden otopark'a girmiştik.

Siyah ve iki kişilik arabanın yanına geldiğimizde arabayı açtı. Kapıyı açarak bindiğimde kemerimi bağlamak için elimi arkaya götürdüğümde kemerin orada olmadığını fark ettim.

Evdeki YabancıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin