Selamsss beş bin beşyüz yıl sonra bölüm atıyorum, o kadar çok şey oldu ki cidden bulduğum ilk fırsatta attım. Belki bir önceki bölümü unutmuş olabilirsiniz bi bakıp koşun gelin nolur.
Oylamayı ve yorum bırakmayı unutmayın olur mu
Çoook öptüm iyi okumalar...._____________________________
Kapının açılmasıyla Taehyung'un hissettiği ve
darmadağın olmasına neden olan tek şey o en sevdiği koku oldu. Ne kadar özlemişti bu kokuyu ne kadar hasret kalmıştı ona milyonlarca mutluluk yaşatan bu adama. Duygusal boşluğa düşmek yerine düştü içine o ilk hayal kırıklığı... Neydi tüm saçmalıkların sebebi neydi onu böyle kahreden şey. Kendisine milyonlarca söz verip sonra "yapamıyorum" diye ayrılan bu adamı bu kadar sevmek haksızlık değil miydi? O an kendisine yapılan haksızlığa isyan etmek istedi, bir şeyleri kırıp parçalamak belki son nefesini verene kadar ağlamak istedi ama yaptığı şey dişlerini kıracak kadar sıkıp içindeki fırtınayı göstermemek oldu."İçeri gelsene."
"Gerek yok." Taehyung elindeki sepeti Jin'e doğru uzatıp "Fındığa iyi bak yeter."
"Hadi ama Taehyung, lütfen iki dakika gel sıcak bir şeyler içersin hem sana sormam gereken şeyler var."
"Ne soracakmışsın."
"Yemin ederim içerde insan yemiyorum." Taehyung bir an dejavu yaşadığını sandı bu eve ilk gelişinde de Jin bu sözü kullanmıştı keşke o ana dönüp sonsuza kadar o anda yaşama imkanı olabilseydi. "Hem hastayım kapı önünde daha fazla kalırsam daha kötü olurum."
"Seninle ilgilenmiyorum ama sadece beş dakika."
Jin kapıyı ardına kadar açıp Taehyung'u içeri aldığında Taehyung ilk kez geliyormuş gibi tüm salona göz gezdirdi. Parmağını kestiği yemek masası, Jin onu öpmeye çalışırken dizini vurduğu tezgah dolabı, en çok da o deri koltuklar hayaller sundu Taehyung'a. Buraya gelmekle hata ettiğini anladı çünkü Jin'e karşı çok zayıf çok savunmasızdı.
"Sen geç otur ben de içecek bir şeyler getireyim."
Birkaç dakika sonra Jin bir bardak kahve bir bardak da kokusundan nane limon olduğu belli olan iki bardak bıraktı orta sehpaya. Gerçektende hastaydı, göz altları çukurlaşmış, kilo vermişti, burnunun kenarları da kızarıktı hala.
"Ne soracaktın Jin?"
"Fındık her şeyi yiyor mu yoksa sadece süt mü veriyorsun."
Taehyung o an çantasındaki mamayı hatırladı ve sessizce mamayı çıkarıp Jin'e uzattı.
"Açıktığında çok fazla huysuzlaşıp sesler çıkarıyor anlarsın o zaman yemek istiyor, mama olur süt olur şu an dişleri daha sağlam olduğu için sert şeyleri de yiyebiliyor."
"Anladım."
"Zararlı şeyleri yedirme bağırsakları için iyi değil."
"O kadarını biliyorum."
"Madem biliyorsun kalmam için daha fazla sebep yok."
Taehyung kalkmaya yeltendiği sırada Jin, bileğinden tuttu Taehyung'u "kahveni bitir öyle git lütfen."
Jin istese Taehyung sonsuza kadar onunla kalırdı aslında tek bir söz söylemesi yeterliydi tek bir bakış hatta. İçinden lanet etti nasıl olurdu da bu adama bu kadar muhtaç olabildi hayır nasıl oldu da böyle her şeyi oldu.
![](https://img.wattpad.com/cover/217477285-288-k503710.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Trouvaille ~ Taejin texting
FanficSonra baktım ki ben sende kaybolmuşum ama kendimi keşfederek... izini sürmek istedim, gittiğin her yabancı ellere seni sordum zaten kokun beni sana getirmek için çalışırken. Sende kaybolup yeniden seninle bulunmak, seninle bilinmek istedim. Bir bakt...