yıldızları gölgene boyadım,

1.2K 99 66
                                    

zihninize bir çizik atıyorum,-

uyarı,
bu hikâyede herkes ölü-

tabuta çizilen soluk yıldızlar.

ölü bir kadın, oturduğu kırıklarla dolu sandalyeden düşme ihtimaline bakmayarak masaya eğilmiş beli ve titreyen, incecik parmaklarıyla yazıyordu. ölü bir kadının günlüğüne, adını mürekkeple kazıyordu. duvarlardan inleye inleye akan acı, kadını ölümün sükûnetine mahkum kılıyordu.

dudaklarının arasına yerleştirdiği on dokuzuncu sigarasını yaktığında, mektubunun üzerine düşen zayıf ışık, yazılarını aydınlattı. ince bir tebessüm yer edindi dudak kıvrımlarında. şöyle başlıyordu mektubu,

"sevgilim, canımın canı. bu sana. beni hiç hatırlamayacak, var olmamışım gibi unutacak olan sana. sonun en güzel başlangıcından. yine, sana."

sıcaklığını yitirmiş, evvelini hatırlamadığı çayından bir yudum aldı. içine karışmış toz damlaları boğazına ilişiyor, nefes almasında zorluk yaratıyordu. önemsemedi, eline aldığı kalemi ile son sözlerini karaladı eskimiş kâğıda.

"gecenin en derin soluğu ilişti yüreğime, ve ben yok oldum."

bu, yirmi ikinci mektubunun son satırlarıydı. açıldığında dünyaya sızacak olan kederin son sancıları. gözlerini kapattı. kalem, elinden yavaşça yere düştü.

ve, yok oldu.

18.08.20|18:44

-geceleyin gelen ansız bir sancı-

tabuta çizilen soluk yıldızlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin