Bazı anlar vardır hafızamızdan silmek istediğimiz işte kyungsoo uyanınca tam olarak bunu isteyecekti.
Dün gece yapmaması gereken bir şey yapmıştı "Öp beni jongin". Kyungsoo yaptığı şey için kendine küfür etmekten başka bi yol bulamıyordu.
/Flashback/
"Öp beni jongin"
Jongin adeta kitlenmişti. Kyungsoo dan asla duymayı beklemediği şeyler duyuyordu. Ne olduğunu bile anlayamadan kyungsoo nun nefesini dudaklarında hissetti.../Flashbackend/
Kyungsoo odanın içinde ileri geri yaparken aynı zamanda jongine yapacağı açıklamayı düşünüyordu. Jonginle arasındaki sevginin,dostluğun bozulmasından korkuyordu. Bunun olmasına izin vermek istemiyordu, bir şeyler yapmalıydı.
Kafasında ki düşüncelere bir süre ara verip hazırlandı,okula gitmesi gerekiyordu. Normal şartlarda şuan jongin ile okula gitme kavgası yapıyor olmalıydılar ama jongin bugün odaya hiç gelmemişti. Hazırlanıp odadan çıktı, ağır adımlarla merdivenlerden çıkıp mutfağa annesinin yanına gitti kyungsoo. Mutfağa girdiğinde jonginin kendine kahve yaptığını gördü. Bu işi şimdi bitirmeliyim diye düşünüp jongine seslendi.
K: günaydın jongin.
Jongin duyduğu ses ile irkildi. Tek istediği kahvesini yapıp kyungsoo ya görünmeden odasına gitmekti. Ama kyungsoo ya yakalanmıştı. Arkasında dönmeden cevap verdi.
J:sanada.
Kyungsoo bir ağırlık hissetmişti, korkuğu başına gelmişti, jongin yüzüne bile bakmıyordu.
K:sana bir şey söylemek istiyorum.
Jongin kyungsoo ya dönüp cevapladı.
J:evet seni dinliyorum kyungsoo.
K:b-ben dün gece için ö-özür dilerim. İçkiden çok çabuk etkileniyorum biliyorsun,büyük saçmaladım tekrar tekrar özür dilerim. Lütfen bunun aramızı bozmasına izin verme.
Kyungsoo nun çaresiz bir şekilde açıkama yapması jongini üzmüştü. Onun açıklama yapmasını istemiyordu ama eğer şimdi kyungsoo ya yakınlık gösterirse kendini kaptırmaktan korkuyordu. Kyungsoo ya kendini kaptıramazdı ne olursa olsun kyungsoo onun dostuydu, kardeşi gibiydi. Kyungsoo ya farklı hissediyorsa diye düşündü, ya gerçekten kendisini seviyorsa? Şuan jongin yanlış bir şey söylerse ve kyungsoo ümitlenirse. Jongin ne yapacağını bilemez bi haldeyken bir anda cevap verdi.
J: sen sarhoştun ve saçmaladın,bunun aramıza girmesi söz konusu bile olamaz çünkü o öpücüğün benim için bir anlamı yoktu.
Kyungsoo nun kalbi acıyordu. Kendisi için en değerli şeye jongin anlamsız diyordu. Bir kez daha yerini hatırladı,kyungsoo jongin için sadece hizmetlilerinin oğluydu.
J:hem biliyorsun ben düzüm ve kadınlardan hoşlanıyorum bu yüzden sorun yok kyungsoo sen hâlâ benim dostumsun.
Kyungsoo burdan gitmek istiyordu. Jonginin olmadığı bir yere. Sadece kendisi ve jongine olan aşkının olduğu bir yere.
K:sende benim d-dostumsun. Şimdi okula gidiyorum. Kendine dikkat et sonra görüşürüz.
Kyungsoo nun gözleri dolmuştu. Jonginin onu sevmediğini zaten biliyordu ama jonginin bunu sesli bir şekilde yüzüne doğru dile getirmesi canını çok yakmıştı şuan sadece ağlamak istiyordu. Bunu jonginde farketmiş olacak ki, kyungsoo arkasını dönüp gidecekken seslendi.
J:kyungsoo.
Kyungsoo jonginin ona seslenmesi ile duraksadı. Bir kelime veya bir cümle duymak istiyordu. Bu kalp ağrısını dindirecek tek bir söz ama jonginin söylediği tek şey "iyi dersler kyungsoo" olmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
In The Love
RomanceHerşey bitti derken kulağıma gelen fısıltı ile irkildim "unutma o senin ilk aşkın"...