1.1

676 75 42
                                    

YORUM VE OY vermeyi unutmayalım arkadaşlar. Eller aşağıdaki yıldız butonuna. Göreyim sizi.

Hesabımı takip etmeyi unutmayın


Tahta da yazan formülleri defterime hızla geçirirken arkam da oturan Bambam her zaman yaptığı gibi kendi kendine mızırdanıyordu. Asla memnun olmayan, her şeyde bir kusur arayan, huysuz yaşlı dedeler gibi sürekli söylenen ve aptal biriydi. Ama bir o kadar tatlı ve iyi kalpliydi. Zaten öyle olmasa ne işi vardı ki yanımda.

Bilirsiniz yaşlılar hep huysuz ama hep lokum gibi tatlı insanlardır. Bu yüzden ona hep huysuz kaçık derdim.

"Acilen beyin nakli yaptırmam gerekiyor aq"

Söyledikleriyle tebessüm ederek göz ucuyla ona baktım. Elleriyle saçlarını sertçe çekiştiriyor yetmezmiş gibi ardı ardına kafasını sıraya vuruyordu. Gerçekten birinin ona kafasını vurmasının işe yaramayacağını söylemesi gerekiyordu.

Yanımda oturan Rosé da ona sesli şekilde gülüp sinir etmek amaçlı konuştu. " Yanlız biraz daha kafanı vurursan, beyin nakli yaptırmak bile işe yaramayacak."

Yine başlıyorduk. Tanıştıkları günden bu güne kadar asla anlaşamamışlar üstüne bir de her gün üşenmeden laf dalaşına giriyorlardı. Böyle olmaları için bir sebeb bile yoktu ortada.

Lanet olsun sizi tanıştırdığım güne!

Bambam sinir edici sırıtışını yüzüne yerleştirmişti bile. Ve koas aşığı sözcüklerini ortaya sermek için dudaklarını aralamıştı. "En azından benim kaybedecek bir şeyim var. Sen de o da yok."

Bambam güldü.

Sıçtık.

"Bilirsin yüce gönüllü bir yakışıklıyım seninle beynimi paylaşırdım ama işte kıtlık zamanı ne olacağı belli olmaz."

Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırsam bile artık hava ile buluşan kıkırtı seslerim Rose' nin kulağına da gitmiş olacak ki gözleri gözlerime değince bile ürperdim.

Neden bana seri katilmiş havası veren gözleriyle bakıyordu ki?

Biraz sonra seni öldürecek de ondan gerizekalı

Hemen önüme döndüm ve tahta da yazanları defterime geçirmeye devam ettim. Bir kulağımda yanımda ki iki şeytan ve zehirli sözcüklerindeydi.

" Yok kalsın gerizekalı zehirlenmesi yaşamak istemiyorum en sevdiğim arkadaşım benim." Rose tehditvari gülüşüyle Bambam'ın yumuşak denemeyecek kadar sert bir şekilde saçlarını okşuyordu. Hayır buna okşamak denemezdi çünkü resmen çekiştiriyordu.

Bambam zoraki bir tebessüm ile konuştu. " Bana diyenin kendine hayrı yok. Yedi kere sekizi sorsam bilemezsin amk hala konuşuyorsun. "

" 42 gerizekalı arkadaşım. "

Rose tek eliyle önüne gelen kırmızı saç tutamını arkasına atarken o kadar kendinden emin cevap vermişti ki bir an şüpheye düştüm. Ama bu çok kısa bir ikilemdi.

Elimle anlıma vurup yüzümden çekmeden çeneme doğru kaydırdım ellerimi. Tek tek geliyorsunuz ya.

Tek tek!

"Chae benden daha beter haldesin. Kendimi zeki hissetmeye başladım. " diyerek kendini öven Bambam bir yandan konuşuyor bir yandan beni sohbete dahil etmeye çalışıyordu.

skyline | liskook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin