-1.BÖLÜM-

1.3K 37 3
                                    

Her gün şu berbat alarmın sesiyle uyanmak zorundamıyımm.. Okulu ne diye icat etmişler anlamıyorum ne gerek var yani böyle gereksiz şeylere. Neyse çok konuştum okula geç kalıcam. Okul kıyafetlerimi giyip saçımı düzleştirip at kuyruğu yaptım ve son olarak da rimel sürerek hazırlandım. Pek fazla makyaj yapmayı sevmezdim zaten o yüzden sadece rimel sürüyordum bazen de arada sırada eyeliner sürerdim. Aşağı indiğimde herkes kahvaltı yapıyordu beni gören annem gülümseyerek "Günaydın Eda" dedi bende aynı şekilde gülümseyerek cevap verdim "Günaydın annecim" dedim ve yerime oturdum. Saate baktığımda servisimin gelmesine 5 dk vardı. Hemen birşeyler atıştırıp evden çıktım,servisi bekledim. Çok geçmeden servisim geldi ve bindim. Okula geldiğimde sıra vardı bunada ayrı bi saydırıyodum tabiki rahat,hazır ol diyip gönderiyolardı. Neyse sıraya geldiğimde Allah'tan en yakın arkadaşım okula gelmişti. Hemen yanına gidip gülümsedim. Pek sürmeden sınıflara dağıldık. Sınıfa girer girmez gözüm hemen onu aramıştı. Evet kaç senedir peşinde koştuğum lise aşkım Eymen. Uzun saçları, ela gözleri ve uzun boyuyla gerçekten çok tatlıydı. Aslında bizim sınıfta değildi ama sevgilisi için buraya geliyordu. Sevgilisini sevmeyip kendisinden her ne kadar nefret etsemde o kızın sayesinde her zaman bizim sınıfta oluyordu.O her ne kadar bilmiyor olsa da ben onu seviyordum ve her teneffüs onunla sevgilisinin yiyişmelerini izliyor ve depresyonlara giriyorum. Arkamdan birinin beni dürtmesiyle kendime geldim. Evet Eymen şuan tam karşımda duruyordu ve bişeyler diyordu ama ben heyecanımdan ne dediğini anlamıyordum. En sonunda kendime gelip "E..ef..efendim'' diyebilmiştim kekeleyerek. O da kekelediğime gülüp "Kapının önünden çıkar mısın geçemiyorum"demişti ayy çıkar mısın dedii tabikii onunla çıkarım sormasına bile gerek yok ama o bana kapının önünden çıkar mısın dedi Neyse ben hemen kapının kenarından çekildim o da hızlı adımlarla kendi sınıfına gidiyordu. Bende herzaman ki gibi arkasından baka kalmıştım. Ders zili çaldığında Gamze'nin yanına gidip oturdum. Gamzeyle ortaokuldan beri kardeş gibiydik ikimizde birbirimizin herşeyini biliyorduk. Gamze " Eda ne zaman söylemeyi düşünüyorsun ?" dediğinde anlamamazlıktan gelip "Neyi ne zaman söylemeyi düşünüyorum ?" dedim. Gamze anlamamazlıktan geldiğimi anlayarak güldü ve "Eda artık Eymene söylemen gerekmiyo mu sence ?" Dedi bana kalsa gerekmiyordu tabiki ne güzel platonik takılıyordum ama Gamze'ye tabiki öyle diyemedim öyle desem bana kızar kendisi söylerdi zaten kaç senedir zor tutuyorum kendisini. Gamze'ye bakıp "Henüz hazır değilim Gamze sonra" dedim ve geçiştirmeye çalıştım zaten okulun kapanmasına 1 dönem vardı ondan sonra üniversiteye geçecektim Eymen'i birdaha görmeyecektim unuturdum herhalde. Gamze ne düşündüğümü duymuş gibi bana gözlerini devirerek baktı ve "Eda sürekli aynı şeyi diyorsun şurada zaten 1 dönem kalmış neden böyle yapıyorsun" diye bağırdı. Bende diyecek birşey bulamayınca sessizce kitabımı çıkarıp önüme döndüm. Neyseki pek sürmeden fizik hocası geldi. Dersi anlamasamda boş boş öğretmene bakıyordum. Teneffüs zili çaldığında Eymen yine sınıfa biricik!! sevgilisinin yanına gelmişti. Ben her zamanki gibi kendi kendimi yerken Gamze yanıma gelip sinirli sinirli "Her gün izliyorsun onları hiç mi söylemek gelmiyor içinden sende o kızın yerinde olabilirsin Eda bunu kendine neden yapıyorsun sen o kızdan bin kat daha güzelsin bunu neden anlamıyorsun " dedi. Aslında haklıydı kendimi her ne kadar çirkin görsemde o kızdan güzeldim bunu görebiliyordum ama söyleyemiyordum işte olmuyordu. Neyse Gamze'ye dönüp cevap verdim "Bu konuyu konuşalım bugün Gamze bize gelebilir misin?"dedim. O da yüzüme dik dik bakarak "Her zaman konuşuyoruz zaten Eda ama senin birşey yaptığın yok" dedi. Beni bu konuda hep tersliyordu belkide onun iki yıldır istediği şeyi yapmalıydım Eymen'e söylemeliydim. Bugün kesin bi karar verecektim. Ben böyle düşüncelere dalmış giderken zil çaldı sonraki ders neydi bilmiyordum. Gamze'ye sormaya karar verdim. "Gamze şimdiki ders ne ?" Diyerek gülümsedim. O da sırıtarak "Kuram bilgisi" diyerek cevap verdi. Neden sırıttığını biliyordum kuram bilgisi hocamız garipti sürekli tip tip bana bakıyordu ve bu durumda Gamze'yi baya güldürüyordu. Çok sürmeden hoca sınıfa gelmişti. Ders tabiki her zaman ki gibi boş geçiyordu. Test kitabımı çıkarıp çözmeye başladım. Derslerim fizik haricinde güzeldi. Özellikle matematiği ayrı bir seviyordum. Herkes matematikten nefret eder ve yapamazken ben tam tersi hem yapabiliyor hem de seviyordum. Ve en büyük hayalim olan İngiltere için daha fazla ders çalışıyordum. Ingilterede tıp okumayı hem daha iyi bi gelecek için hemde İngiltere'deki taş çocuklar için istiyordum. Her ne kadar Eymen'i çok sevsemde oradakilerin hakkını yememek lazım şimdi doğruya doğru. Öyle böyle derken öğle teneffüsü olmuştu Gamze ile kantine inerken yine Eymen'i görmüştüm sevgilisiyle masalardan birine oturmuş yemek yiyorlardı. Sevgilisinide anlamış değilim sen nasıl yemek yiyebiliyorsun ki sevgilinin önünde ben yemezdim yani yiyemezdim. Kantin sırasında beklerken sıra bana gelmişti. Bi tane hamburger ve ice tea şeftali alarak sıradan çıkıp Gamze'yi bekledim. Çok sürmeden Gamze'de gelmişti zaten. Sınıfa gidip yemeğimi yiyip bitirdim. Kulaklığımı takıp telefondan müzik açıp wattpad uygulamasını açıp okumaya başladım. Bu sene çok fazla takılmıştım bu uygulamaya. Ama çok güzel hikayeler vardı içinde benim her ne kadar yaşayamayacağım imkansız şeyler olsada okurken hep kendimi onların yerine koyup heyecanlanıyordum. Hikayemin tam yeni bölümüne geçmiştim ki kapıdan gülüşerek Eymen ve sevgilisi bayan sürtük Ece geliyordu. Tipe bak ya şeytan diyor tut saçından yapıştır yere gerizekalı. Sakin ol Eda saçma sapan düşünceler düşünme sakin ol. Diyerek kendimi sakinleştirmeye çalışsamda olmuyordu sakinleşemiyordum. Daha fazla sınıfta beklemeden dışarı çıktım Gamze'de durumu fark etmiş olacak ki yanıma gelip sakinleştirmeye çalışıyordu beni. Ne kadar bana kızsada hep yanımda oluyordu. Gerçekten kardeşim diyebileceğim nadir insanlardandı. Beni nasıl sakinleştirmesi gerektiğini biliyordu. Gamze yanımda olunca biraz daha sakinleşmiştim. Kendimi sınıfa girmem için hazır hissedince Gamze'ye bakıp kafamı salladım o da ne dediğimi anlamış olacak ki koluma girerek sınıfa yönlendirdi beni. Sınıfa gelince Eymen ve sevgilisine ters bi bakış atıp yerime oturdum. Tabiki onlar görmemişti ters baktığımı çünkü kendileri başka şeylerle ilgileniyordu. Gerizekalı Eymen neresini seviyosa şu kızın. Gerçi bi kaç kere ayrılmışlardı ama ben mal gibi onları barıştırmıştım. Ama Eymen gerçekten üzülmüştü benim için onun mutluluğu kendi mutluluğumdan daha önemliydi. Günün sonunu kafamı sıranın ütüne koyarak ve hikaye okuyarak geçirmiştim. Çıkışta Gamze ile birlikte servise bindik. Bugün hala o konuyu unutmuş değildim bugün şu Eymene sevdiğimi söyleme işini ciddi anlamda Gamze ile konuşucaktım. Gamze'ye söylemeye karar verdim " Gamze bugün bize gelsene Elif'i konuşuruz" dedim Şimdi Elif diyince garip oldu biliyorum ama o bizim Gamze ile Eymene taktığımız takma kız ismiydi ortalık yerde Eymen diyemezdim ya nasıl diyim serviste öyle bişey. Gamze kimden bahsettiğimi anlamıştı tabiki hemen kafasını sallayarak '' Tamam ama bu sefer konuştuklarımız boşa gitmesin lütfen " dedi bende aynı şekilde kafa sallayarak "Söz veriyorum bu sefer boşa gitmeyecek" dedim. Servisten inmeden önce Gamze'ye dönerek "Kaçta gelirsin? " dedim o da "Eve gidip üstümü değiştirince falan gelirim "dedi bende kafa sallayarak cevap verdim ve servisten indim. Eve gidip zile bastım kapıyı yardımcımız Fatma teyze açmıştı. Gülümseyerek "Birazdan Gamze gelecek Fatma teyze" dedim o da bana gülümseyerek "Gelsin kızım kurabiye yapmıştım onu ikram ederiz" demişti. Bende " Tamam canımın içi " diyerek cevap vermiştim. Fatma teyze evimizde yardımcıydı fakat aileden biri gibiydi. Beni o büyütmüştü annemlerin o zamanlar şirketlerle ilgili baya sorunları vardı o yüzden benimle ilgilenememişlerdi bu yüzden Fatma teyze beni büyütmüştü. Odama girerek dolabımdan eşofman ve bi tane bol t-shirt çıkartıp giydim. Saçımıda dağınık topuzu yaparak merdivenlere yöneldim. Tam merdivenlerden inerken zil çaldı. "Ben bakarım" diyerek kapıya koştum. Kapıyı açtığımda beklediğim kişiyle karşılaştım Gamze elinde cips poşetiyle gelmişti. Kapının kenarına geçerek Gamze'ye yol verdim o da içeri geçti. Kapıyı kapatarak bende içeri geçtim. Gamze elindeki poşeti mutfağa götürdü ve bana dönerek " Şunları bi kaba boşaltta odana geçip konuşalım" dedi. Bende onu onaylayarak mutfak dolabının kapağını açarak büyük bi kab çıkartıp cipsleri boşalttım ve odama çıktım. Odama girdiğimde Gamze yatağıma uzanmış telefonuyla ilgileniyordu. Beni görünce yatakta oturdu ve benim oturmamı bekledi. Oturunca konuya nasıl başlayacağımı her zamanki gibi bilmiyordum. Saçma bi cümleyle başladım. " Gamze Eymen çok tatlı dimi ?" Dedim Gamze bana ters ters bakıp " Eymenin tatlılığını mı konuşmaya geldim ben seninle Eda ?" Dedi bende saçmaladığımın farkına varıp sustum. Gamze sustuğumun farkına varıp konuşmaya başladı " Bak Eda Eymen'i ne kadar çok sevdiğini iyi biliyorum. Ama bunu bilmem bir şeyi değiştirmiyor yine sen çok üzülüyorsun. Kendini daha fazla yıpratmanı istemiyorum. Artık Eymene sevdiğini söylemelisin bence" diyerek konuşmasına son verdi. Bende ilk defa onu onaylayarak " Bencede artık söylemem gerekiyor" dedim. Gamze duyduklarına inanamıyormuş gibi bana tip tip baktı. Bende ona gülümseyerek " Ama hemen söylememi bekleme benden ilk önce arkadaş falan olmam lazım her ne kadar imkansız olsada" dedim. Oda beni onaylarcasına kafasını sallayıp " Haklısın o zaman yarın ilk olarak arkadaş olmaya çalışacaksın " dedi. Bende " Tamam yarın arkadaş olmaya çalışacağım" dedim. Bu konuşmayı yaptıktan sonra 2 saat daha bizde kalmıştı. Okuldaki dedikodulardan falan konuşmuştuk. Daha sonra akşam yemeğini yiyip gitti. Bende daha fazla oyalanmadan pijamalarımı giyip dişlerimi fırçalayarak yatağıma girdim. Ve hayaller kurmaya başladım. Yarın neler olacaktı acaba ? Eymenle arkadaş olabilecekmiydim ??Daha fazla bu düşünceleri düşünmeden kendimi uykuya bıraktım.

ILK AŞKIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin