beauty // chanbaek

eleven

Okula yürümeye devam etmiştik. İlk dersimiz Koosung hocaya olduğu için hızlı bir şekilde yürüyorduk. Tam Jongin ile ayrılmak üzereydik ki.

"Bence de ideal sevgili adayı. Ama biliyorsun herkes benim sevgilim sanıyor. Bu yüzden kısmeti kapalı." Evet şuan bana domates lakabı ile seslense hiçbir sıkıntım olmazdı.

"Chanyeol'e bakın siz. Bütün yol bunu mu düşündün. Utanmaz birde nasıl söylüyor. Merak etme kimse sevgilini çalmaya çalışmıyor." deyip bizi birbirimize doğru itmişti.

Gerçekten yol boyunca bunu mu düşündün Yoda. Beni çok mutlu ettin.

Sınıfa girdiğimizde Junmyeon'un sırada olmadığını gördüm. Erkenci kuş Myeon yerinde yoktu.Neden gelmemişti ki. Geç mi kalacaktı yoksa?

Baekhyun
Bugün gelicek misin?

Junmyeon
Ah Baekkie
Söylemeyi unutmuşum
Hastanede randevum vardı
Bugün gelemeyeceğim
Hastanedeyim şuan

Baekhyun
Geçmiş olsun Myeon
Neyin var
Önemli mi

Junmyeon
Yok değil
Ama teşekkür ederim
Göz kontrolü
Malum gözler bozuk

Baekhyun
Anladım
Yarın görüşürüz Myeonnie

Junmyeon
Görüşürüz sıra arkadaşım

"Junmyeon bugün gelmeyecekmiş."

"Gerçekten mi? Sıra arkadaşı olalım o zaman."

"Oluur."

Chanyeol gerçekten hevesli gözüküyordu. Hızlı bir şekilde benimde sırtımdan çantamı alıp sıraya koşmuştu.

"Chanyeol oppa, neden orada oturuyorsun?"

"Bugünlük Baekhyun 'oppanın' yanında oturucam İrene."

İrene yüzünü biraz asıp yanına oturması için başkalarının yanına gidip oppacılık yapmaya başlamıştı.

"Baek gelsene." yanını eliyle patpatlamıştı.

"Niye bu kadar heyecanlısın?"

"Çünkü bu ilk sıra arkadaşı oluşumuz."

"Kkkk çok tatlısın."

"Gerçekten tatlı mıyım Baekhyun oppa?"

"Iyyy!" beraber gülüşmüştük.

Dersin hocası gelince derse odaklanmıştık hemen çünkü Koosung hocanın disiplini şakaya gelmezdi.

Ama malesef ki Chanyeol sürekli bana şaka yapmaya çalışıyordu ve kabul etmeliyim ki komikti. Sonunda hafif bir gülmüştüm ki bedeli şuan kütüphanede Koosung hocanın verdiği 1000 soruyu çözmek olmuştu.

"Hepsi senin yüzünden Yoda."

"Komik bir çocuk olmam benim suçum değil Baekkie."

"Ağzını neden tutamıyorsun ki?"

"Dedim ya. Komik bir çocuğum. Muhteşem şakalarım içimde mi kalsın?"

"Sadece derste kalsaydık da olurdu."

Uzun bir süre sonra soruların hepsini bitirmiştik. Bu tempoyla 1000 soru daha çözerim gibi geliyordu ama tabi ki işime gelmiyordu. Daha sonra ikimizde öğretmenler odasına Koosung hocanın yanına gittik. Bize güzel bir azar çektikten sonra sorularımızı kontrol edip göndermişti.

"Baek dün için özür dilemek istiyorum. Bugün sana bir şeyler ısmarlamama ne dersin?"

"Kim kim?"