"Hadi ama,eğlenceli olacak." diyen Aşkım'a dönüp sıkkınca oflarken elime bir patlamış mısır daha aldım.
2 ay önce ilk sevgilim tarafından aldatılmıştım.Belli bir sebebi bile olmamasını geçtim beni artık güzel bulmadığını söylemişti.Onun ne kadar şerefsiz olduğunu düşünsem de sözleri bir bıçak gibiydi ve yaralamıştı beni.Düşünsenize hayaller kurduğunuz,çok sevdiğiniz erkek arkadaşınız sizi yeterince güzel olmadığınız için aldatıyor.Harika.
Şimdiyse Aşkım eve gelmiş ve girdiğim depresyona bile izin vermiyor,beni o her zamanki saçma partilerden birine götürmek istiyordu.
"Ya saçma değil diyorum,Berkan'ın doğum günü partisi işte!"
Saçlarımı omuzlarımın arkasına atarken göz devirdim."Aşkım daha kaç kere söylemem gerek,istemiyorum işte istemiyorum."
"Peki ama unutma Lale çok üzülecek bu duruma." dediğinde duraksadım.Lale benim çocukluğumdan beri en yakın arkadaşımdı,onunla Almanya'dan beri kardeş gibiydik ve Berkan'la da onun sayesinde tanışmıştım.Çok tatlı ve güzel bir çiftlerdi,onlara bayılıyordum.
"Beni nereden vuracağını çok iyi biliyorsun." diyerek ayaklarımı yere sertçe vurup yayıldığım kanepeden kalktım.Evimin üst katına çıkarken kafamda giyeceğim kıyafetleri düşünüyordum.
Odama girdim ve giysilerimin yanına ilerledim.Gözüme kırmızı mini bir elbise kestirdiğimde memnuniyetle gülümsedim.
Üstüme geçirdiğim elbiseyle düzgün fiziğim ortaya çıkarken makyaj masama ilerledim.Takma tırnaklarımın bozulmadığını gördükten sonra kirpiklerime baktım.Onlar da sağlamdı.
Kendimden bunun için nefret etsem de sebepsizce böyle şeyler yapmıştım kendime.Oysa ki çevremdekiler bana doğal halimin güzel olduğunu söylerlerdi.Ama o beğenmemişti işte beni.Ben de çareyi bu tarz sahteliklerde bulmuştum.Aynadan yansımama baktım.Yüzüm gülmüyordu.Gülmeliydi.Kırmızı ruju alıp dudaklarıma yedirdiğimde hazırdım.Ayakkabılarımı giydim ve çantamı alıp odadan çıktım.
Aşağı kata indiğimde Aşkım salondaki geniş aynada maşa yaptırdığı saçlarını düzeltiyordu.İşi bittikten sonra yanıma geldi ve evden çıktık.
Arabama bindik ve partinin olacağı mekana sürmeye başladım.Ailem Almanya'da yaşasa da ben futbol aşkım ve iyi gelir sağladığım kafem yüzünden 2 senedir Türkiye'de kalıyordum.Aşkımla da ilk geldiğim günlerde tanışmıştık.
Partinin yapılacağı bar tarzındaki yere geldiğimizde mekanın bu geceye özel bizimkiler tarafından kapatıldığını anladım.Anahtarı valeye teslim edip içeriye doğru adımladım.
İçerisi beklediğimden de kalabalıktı,bizim babakonun çevresinin geniş olmasından kaynaklıydı sanırım.
Lale'yi ve Berkan'ı gördüğümde gülümseyerek el salladılar ve Aşkım'la birlikte masaya adımladık.
Masaya oturduğumuzda Berkan ve Lale dışında tanıdığım Nisa ve Cemal vardı.Aşk kuşları her zamanki gibi sarmaş dolaş takılıyorlardı.Onların bu hallerine gülümsedim.
Gözümü yan tarafıma çevirdiğimde bir kız ile bir erkek gördüm ve onları tanımadığımı fark ettim.Kız esmer minyon tipli ve egolu birine benziyordu.Erkekse mavi gözlü,uzun boylu,yakışıklı biriydi.Onlara boş boş baktığımı gören Lale olayı anlamış olacak ki duruma el atıp "Sizi tanıştırayım Aycan bu Barış." dedi mavi gözlü çocuğu gösterirken.Barış yüzünde hoş bir gülümsemeyle elini uzatıp "Memnun oldum Aycan." dedi.Ben de uzattığı eli tutup karşılık verdim.
Sıra yanımızdaki kıza gelince kız göz teması kurmadan "Beliz." diye tanıttı kendini.Zaten hiç sevmemiştim,şimdi daha da ayar olmuştum.
