Yüzümü kaşındıran güneşle gözlerimi araladığımda beklediğimin aksine kendi yatak odamda değildim.
gözlerimi ovalayıp etrafa iyice baktığımda Mobilyalar siyah duvarlar gri renkte kapının hemen karşısında yatak, sağ tarafta geniş bir giyinme dolabı vardı.tuvalet yoktu
ama odayı tasarlayan kişinin zevkli olduğu belliydi.Ve yatak gereğinden fazla yüksekti. Burdan yanlışlıkla düşecek biri bir yerini incitebilirdi.
Üstümdeki kıyafetlere baktığımda en son havlu ile banyodan çıktığımı hatırladım.
Bir anda aklıma gelen görüntülerle gözlerimi büyüttüm ve hemen yataktan kalktım. Odanın kapısını açtığımda karşı taraftan gelen tanıdık yüzü görmemle kısa bir şok geçirdim. ve hemen sol odanın sağındaki beyaz merdivenlerden inmeye başladım
Merdivenlerin daha yarısında havalanmamla küçük bir çığlık attım."BIRAAK BENİİ!!"
O benim haykırışlarımı ve çığlıklarımı hiç duymamış gibi keyifli bir şekilde yürürken kucağında diken üstündeymiş gibi titriyordum.
"DOKUNMA BANA!"
Artık o kadar bağırıyordumki boğazımın acısı uyuşmaya başlamış Daha yeni uyanmama rağmen uykum gelmişti.
Sonunda beni salon gibi bir yere getirdiğinde koltuklardan birine benimle birlikte oturdu. Şuan onu engelleyecek güce bile sahip değildim. Terden alnıma yapışan saçları geriye doğru tararken sol bacağımı okşamayı ihmal etmiyordu.
Baygın gözlerle ona bakarken o sanki benim bu duruma geleceğimi biliyor gibi yamuk bir gülüşle haraketlerimi ve yüzümü inceliyordu. Kulağıma yaklaşıp nefesini verdi ve kulak mememi dişleriyle çekiştirdi
"taehyung"
Anlamaz gözlerle ona bakarken güldü
"ismim taehyung sana tanışacağımızı söylemiştim. Ayrıca sapık falan değilim sadece öyle dursaydın hasta olurdun.Üstünü ben değiştirdim ama merak etme gözlerim kapalıydı."
Ona dünyadaki en acayip şeyi görmüş gibi bakıyordum. Yavaş yavaş sinirin tüm vücuduma yayıldığını hissederken bir hışımla onu sertçe ittim. O bana şaşkın gözlerle bakarken ben beni buraya getirirken gördüğüm kapıya doğru koşmaya başladım.
arkamdan durmamla ilgili şeyler söylediğini duyabiliyordum ama gözümü hedefim olan kapıdan ayıramıyordum.
Tam kaçacağım için sevinirken beni bir karanlığın karşılamasını beklemiyordum.dış kapı olmadığını anlayınca geri gidecek iken içeri doğru itilmemle dengemi sağlayamayıp yere düştüğümde ayak bileğimdeki acıyı hissetmem uzun sürmedi.
Taehyung bana sinirle bakarken titrediğimi hissettim. Kaşları çatılmış,mavi saç tutamları alnına dökülmüş, sinirden boynundaki damarlar belirginleşmiş bir şekilde bana bakıyordu.
"kurallarıma uymayı öğrenmen gerekiyor bebeğim. Madem burada durmak istiyorsun. Peki... Burda kal"
Kapıyı yavaşça iteklemesiyle ayağa fırlayıp acıyan bileğimi önemseden hızlıca kapıya doğru koştum. Hala benim ayağımı fark etmemişti. Bu sinirle fark edeceğinide sanmıyordum.
Tam kapıya geldiğimde üzerime kapatmasıyla kapıya vurmaya başladım.kapının kulpu yoktu bu durumda kaçacak bir yerimde yoktu.
"taehyung AÇ KAPIYI!!"
Az önce fark etmemiştim ama burası zifiri karanlıktı. Normalde karanlığı seven biri olmama rağmen ilk defa bundan korktuğumu hatırlıyordum. Yavaş yavaş titremeye başladığımda bileğimin acısıda kendini belli etmeye başladı.
On dakikadır kapıya sırtımı yaslamış, yerde oturuyor, bir elim sol bileğimde diğer elim dizlerime sarılı bir şekilde kapının açılmasını bekliyordum. Ağrım durmuyor korkum her dakika ikiye katlanıyordu. Gözlerimden yaşlar akarken önceye göre daha sessiz bir şekilde seslenmeye başladım
"taehyung lütfen aç kapıyı"
"çok korkuyorum"
Bu benim için bir ilkti. Hayatımda asla ama asla diyeceğim şeylerin başında zayıflığımı göstermek ve güçsüz görünmek vardı. Ve ben şuan ikincisini 'korkuyorum' diyerek bozmuş oldum. Normalde fobi olarak tanımlayabileceğim korkum kapalı alanda kalmak olmasına rağmen asansöre binmeyerek yada kızların bunu bildiği için özellikle dikkat etmesi üzerine hiç panik atak geçirdiğim olmadı
Ama burası hem zifiri karanlık hemde kapalıydı.kapının kilit sesini duyduğumda ayağa kalkamayacak kadar yorgundum. İyice psikolojim bozulmuştu ve taehyung'un karşıma geçip şefkatli bir şekilde önümde eğilmesi bana hiç yardımcı olmuyordu. Bir anda gelen boşalmayla hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.
Hemen beni kucağına alıp hızlı bir şekilde oradan çıkarttığında nefes alabildiğimi hissetmeye başladım. Koltuğa oturup ellerini belime doladı ve kulağıma yaklaştı. Titreyen sesiyle fısıldamaya başladı
"özür dilerim bebeğim.bu kadar korkacağını düşünemedim"
Gerçekten üzgün gibiydi. Kafasını biraz aşağı kaydırıp boyun girintime yerleşti ve derin derin nefesler almaya başladı.o benim kokumu içine çekerken bende bir o kadar mutsuzdum ve insan sarılınca mutlu hisseder teorisini uygulayarak kollarımı taehyung'un boynuna doladım.Başta şaşırsada daha sonra belimdeki ellerini iyice sıklaştırıp beni kendine çekti.
Fark ettirmeden burnumu boynuna yasladığımda sessiz bir şekilde kokusuna içime çekmeye çalışmıştım ama sadece çalışmıştım çünkü taehyung kıkırdamaya başladı.beni yakalamasının verdiği utançla kafamı boynuna gömdüm.
"niye gülüyorsun?"
Boğuk çıkan sesimle konuştuğumda taehyung tekrar güldü
"beğendinmi kokumu?"
"banane senin kokundan!"
Panikleyince bazen sinirlenebiliyordum. Özellikle kendimi kurtarmam gerekiyorsa...
Dibimden gelen kokuyla bir an duraksadım. Erkeksi ve çekici bir kokusu vardı. İnsanı büyüleyen cinsten...
"bebek gibi kokuyorsun"
Kendimi geri çekmeye çalıştığımda izin vermedi ve ellerini iyice belime sardı.kafasını hafif yukarı çıkararak çenemin biraz altına koydu ve koklamaya devam etti.
Etrafımdaki insanlarda bebek gibi koktuğumu söylerdi ama bu hiçbir zaman hoşuma gitmemişti.bir anlık sinirle omzuna vurdum.
"BEBEK gibi falan kokmuyorum.ben genç bir kadınım."
Kaşlarım çatılı halde kolllarımı boynundan çekip göğsümde birleştirdiğimde çocuk gibi durduğumun farkındaydım. Ama herkesin sinirlenince verdiği garip tepkiler varsa elbetteki benimde vardı
Bana dünyanın en güzel şeyiymişim gibi bakarken gözlerini dudaklarıma indirdi
"üzgünüm demek isterdim ama bunu yapacağım için asla üzgün değilim."
Yüzünü benimkine iyice yaklaştırdı ve belimdeki ellerinden birini yüzüme götürerek yanağımı okşamaya başladı
Ben gözlerimi büyütmüş ona bakarken o benim bu halime gülüp kokusunu alabileceğim kadar yakınıma geldi. Hiçbir tepki veremiyordum. Ne yapacağını bilmeme rağmen durduramıyordum. Böyle birşey yapacağını hiç düşünmemiştim. Birkaç saniyeliğine gözlerime baktı
"daha fazla dayanamayacağım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
singularity/TAENNİE/
Hayran Kurgu"Beni kaçıran bir adama aşık olmakmı??sen biraz fazla hayal kuruyorsun bence." Yüzünü iyice yüzüme yaklaştırdı "göreceğiz kim jennie"