(2 hafta sonra Pelin'in ağzından)
Barış, kemoterapiye başlamıştı ve artık saçları çok dökülüyordu. Bugün yanımıza geldiğinde, saçlarını sıfıra vurdurmuştu.
Onu öyle görünce çok üzülmüştüm. O bunu hak etmemişti. Neden böyle olmuştu şimdi? Bunları düşünürken dalmışım. Aynı zamanda gözlerimden yaşlar akıyordu. O sırada Barış'ın seslendiğini duydum.
Pelin, Pelin , lütfen ağlama.
Hı, şey ağlamıyorum ya saçmalama lütfen. AA saçlarını mı kestirdin, ne kadar yakışmış diye toparlamaya çalıştım.
Emin misin Pelin? Kemoterapi beni mahvediyor . Sanırım vücudum bunu kaldıramayacak.
Hayır, hayır, pes etmek yok, Barış. Lütfen, toparla kendini.
Olanlardan dolayı herkes çok üzgündü. Annem, Arda ,Selin , babam ve Barış'ın arkadaşları...
Bir tek kişi hariç, Barış'ın annesi.
Annem haber vermek için aramış ama kadın üzülmemiş bile .Ben de anneme olayları anlatmak zorunda kaldım. Barış kemoterapi gördüğü için okula gitmiyordu. Ben , gitsem bile aklımı derse veremiyordum.
Kabuslar görüp duruyordum. Bu hastalık hepimizi mahvetmişti. 1 hafta sonra, sonuçlara göre kemoterapiye devam edilecek ya da iyileşmiş olacaktı, umarım iyileşirdi .
(Yazarın ağzından 1 hafta sonra)
Güneşin ilk ışıkları Pelin'in odasına vuruyordu. Alarm sesiyle Pelin gözlerini araladı. Yataktan kalkıp yüzünü yıkamak için banyoya ilerledi. O sırada aklına bugün Barış'ın sonuçlarına bakılacağı geldi. Hemen Barış'ı kaldırmak için ilerledi. Barış, hadi kalk diye kapıya vurdu.
Ben kalktım zaten Pelin, dedi.
He tamam o zaman. Ben aşağıya iniyorum gelirsin sen de diyerek aşağıya doğru indi.
Barış ise odasında ağlıyordu . Sevdiği insanlara yeni kavuşmuşken ölürsem korkusu onu yiyip bitiyordu. Ama Pelin'e söz vermişti güçlü olmalıydı. Gözyaşlarını sildi. Aynada kendine baktı. Ne kadar güçlü durmak istese de eksi halinden eser kalmamıştı. Dökülmüş saçlar, kaşlar... Ama şu an tek isteği iyileşmekti. Kapıyı açıp aşağıya doğru ilerledi. Burnunma nefis kokular geliyor
Selma teyze, dedi. Gel gel patates kızarttım. Geldim, geldim. Günaydın Pelin dedi ,Barış.
Günaydın, iyi misin? diye, soru yöneltti Pelin.
Evet, aynı zamanda heyecanlıyım da dedi, Barış.
Ben inanıyorum. Her şey iyi olacak.
İnşallah Selma teyze .
İnşallah anne dedi, Pelin.
Ve kahvaltı yapmak için masaya doğru ilerlediler.
Yemek yedikten sonra sofrayı kaldırmak için Pelin annesine yardım etti. Ardından hastaneye gitmek için evden ayrıldılar.
Selin ve Ardayı da hastanenin önünde gördüler. Birbirlerine selam verip içeri ilerlediler.
Hepsi çok gergindi. Kimsenin ağzını bıçak açmıyordu.
Ve ekranda Barış Aslan yazısını görünce, Barış'ın sırtından terler akıyordu. Yavaş adımlarla Pelin ve Barış içeriye girdiler.
Hoşgeldiniz Barış Bey , sonuçlarınız geldi.
Sonucunuz...
***************************************
Evet gıcıklık yaptım biraz. jscbckjckdjf
Merak edin diye yaptım. Sövmeyin lütfen.
Şarkı ekledim . İsterseniz dinleyin.
Umarım beğenmişsinizdir.
Yazım yanlışlarım olursa kusura bakmayın. Elimden geldiğince düzelttim.
Baya uzun zaman sonra yeni bölüm attım. Aklıma fikir gelmedi çünkü .
Oy atmayı ve düşüncelerinizi yorumlar kısmında paylaşmayı unutmayın. Öptüm hepinizi. Bir dahaki bölümde görüşmek üzere .❣️❣️❣️
![](https://img.wattpad.com/cover/227125234-288-k220159.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Belki... Yarı Texting
Romanzi rosa / ChickLitMerhaba yeni bir hikayeye benimle misiniz?