Kaç saattir uyumaya çalışıyorum ama gram uyku yok. Arkama döndüğümde gözleri kapalı bir Jimin gördüm. Tereddütle yaklaşıp elimi yüzüne koydum yüzü buz gibiydi aynı elleri gibi.... Bunu neden yapıyorum bilmiyorum ama yapmak istiyordum işte... Galiba ona alışmıştım ve artık korkmuyordum. O kötü biri değildi sadece yaşamaya çalışıyordu.............
Sabah gözlerimi açtuğımda Jimin'in yüzünü gördüm. Bir vampir nadıl olur da bu kadar masum olabilirdi. Jimin'in yüzünü izlerken Sung'un sesiyle dehşetle Sung'un yüzüne baktım. Ya Jimin'i görüyorsa?
Sung: Niye öyle bakıyorsun?
Yn: Odada benden başka birini görüyor musun?
Sung: Hayır... Niye? Yoksa eve birisini mi soktun!?
Yn: Hayır...
Sung: O zaman niye tuhaf sorular soruyorsun, her neyse hadi bugün mesaiye kalmak istemiyorum, geç kalmayalım.
Yn: Hazırlanıp geliyorum.
Dedim oda odadan çıktı. Telaşla Jimin'e baktım onu uyandırdım.
Yn: Jimin hadi kalk.
Jimin kırmızı gözlerini açıp bana baktı.
Yn: İşe gidicem.
Jimin: Sen hazırlan.
Yataktan kalkıp dolabıma yöneldiğimde Jimin'e baktım arkası dönüktü.
Yn: Sakın önüne dönme.
Jimin: Dönmem... Giyin.
Hızlıca üstümü değiştirdim ve yüme biraz makyaj yapmaya başladım.
Yn: Dönebilirsin.
Dedim ve döndü.
Jimin: Ne zaman gidicez?
Yn: Kahvaltıdan yaptıktan sonra.
Jimin: Tamam.
Yn: Sen nerede kalıcaksın?
Jimin: Senin yanında olurum ama istersen görünmez olurum, beni göremezsin rahat rahat çalışırsın.
Yn: Görünmez olmana gerek yok.
Jimin: Alıştın mı bana?
Yn: Galiba.....
..............
Yn: 583 numaralı odamız boş.... size eşlik edeyim.
Ben müşteri lerle ilgilenirken yanımda Jimin'de vardı aslında birlikte çalışıyorduk ama bunu sadece ikimiz biliyorduk.
Birkaç saatlik çalışmanın sonunda dışarıya çıktım daha doğrusu çıktık.
Yn: Ne düşünüyorsun öyle.
Jimin: Hiç öylesine.
Yn: Ne düşünüyorsan bana söyle.
Jimin: Buraya gelmeden önce bir hikaye duydum.
Yn: Ne hikayesi?
Jimin: Bir insanın ve vampirin aşkı...
Yn: Anlatsana.
Jimin: Bizimle aynı bir insana ve vampire dayanıyor... Sonra insan, vampire alışıyor ve birbirlerine aşık oluyorlar... Söylenen o ki bu gerçek bir aşksa vampir insana dönüşebiliyor...
Yn: O vampir... İnsana dönüşmüş mü?
Jimin: Evet... Şöyle birşey varmış insan vampire aşık olduğunda kolunda bir iz belirirmiş ve vampir insana aşık olduğunda o izin rengi değişirmiş.
Bir an nedense koluma bakma isteği geldi... Ama bunu Jimin'in yanında yapmazdım.
Yn: Peki vampir insanı sevmezse ne oluyor?
Jimin: Milyar öncesinden bir hikaye var ama bunun doğruluğu bilinmiyor.
Yn: Anlat.
Jimin: Vampir, insanı sevmezse onun hayatından çıkıp gidermiş ama tam tersi olduğunda değişiyor.
Yn: Nasıl değişiyor?
Jimin: Bu kesin birşey değil... Eğer insan vampiri sevmezse, vampirin ruhunun uçup gittiği söylenir ama bilmiyorum...
Yn: Aşk her zaman tehlikeli bu dünyada da başka dünyalarda da...
Jimin: Sen hiç aşık oldun mu?
Yn: Oldum... ama bıraktı.
Jimin: Aşk nasıl birşey.
Yn: Aşk... Hapsolmak, bağlanmak, tahlikeli, üzüntünün ve mutluluğun bir arada olduğu garip bir duygu. Sen olmadın mı?
Jimin: Hayır.
Bu cevap beni biraz mutlu etmişti ama neden bilmiyorum
Jimin: Bir anda neden mutlu oldun?
Yn: Hiç neyse işe dönelim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAMPİRİM -Jm-
VampireYn: Hoş geldiniz. ".....": Ben bir oda istiyorum. Yn: Tabi... kaç kişilik olsun? ".....": 1. Yn: Peki, adınız neydi? "......": Park Jimin. Yn: Tamam, ne zamana kadar kalıcaksınız? Jimin: Gece 12'ye kadar. Yn: Tamamdır 457 numaralı odamız boş...