film gecesi

18 4 0
                                    

"pansy bunu asla yapmam ." sinsice sırıtarak dudaklarını yaladı . blaise in gözünün oraya kaydığını fark ettiğim de kendimi önüne siper ettim.

"bunu yapmaya mecbursun . daha az önce söyledin." bu sabah erkenden çıkmış pansy ile barışmak için evine gelmiştim . o ise komşusu blaise ile beraber birşeyler yapıyordu . konuyu ona açtığımda istediği bir şey karşılığı beni affedicekti .

sıkkınca nefesimi vererek kafamı salladı ." peki , ama bunu bil bu san bir daha olmayacak." kafalarını hızla salladılar , evden çıkıp sokağın ortasına geçtik . o ikisi ise beni az ötedeki kaldırımdan izliyordu. kendime cesaret vererek başımı kaldırdım . " tanrım , ölmek için çok gencim." bay snape in evinin önüne geldim ve sprey boyayı çıkartıp yan duvarın üzerine çirkin bir karikatürünü çizdim .

bitirdikten sonra kaçarak uzaklaşıcaktım ki kollarıma dolanan ellerle olduğum yere çakılı kaldım . "demek sen draco." "e efendim ben özür dilerim ." kendimi açıklayamadan , kafama çarpan sopayla acıyla inledim . koşarak uzklaşıken pansy e bağırıyordum. "ödeşicez."

koşarken snape in gelip gelmediğine bakmak için arkama dönmüştüm ki . bir bedenle çarpıştım ve üzerine düştüm . gözlerimi altımdaki kişiye çevirdiğimde bir çift bal rengi gözle karşılaştım. kalbim hızlanmıştı . "draco " dedi zorla . nefesim kesilmişti. "nefesim ." duyduğum şeyle kendimi toparlayıp üzerinden kalktım . "özür dilerim ben şey." konuşmamı kesen hermonie nin yanındaki harry ve ron olmuştu . "sizde burdasınız demek ." ne ara onlarla bu kadar yakınlaşmıştı. sinirlerim gerilirken hermoninenin eli bileğimi kavradı . hep beraber denize gidicez sende gelsene ."

denizden nefret ederdim ama onu bu iki aptalla tek göndermeye de hiç niyetim yoktu . "benim iin olur . pansy ve blaise i çağırayım ." hermonie yi de beraberimde çekerek pansylerin yanına gittik. "denize gidiyoruz hazırlanın kovukta buluşacağız ." dedim ve itirazlarını dinemeden ayrıldık.

arabaya doluştuğumuzda . nedense yek araba gitmeye karar verdiğimiz için öne harry ve ron oturmuş arkada ise ben hermonie pansy ve blaise sıkışmıştık. sonunda denize geldiğimizde daha arabadan iner inmez pansy denize koşmuştu . onu sırıtarak izlerken ,oturmak için yer bulan harrylerin yanına gittim. "hadi yüzelim." hep beraber onayladık . üzerimdeki tişörtü çıkarttım ve beklemeye başladım. hermonie de üzerindeki elbiseyi çıkardığında kaşlarım çatılmıştı . çünkü sahildeki herkes ona bakıyordu. "üşürsün böyle ." dedim ve az önce çıkardığım tişörtümü üzerine geçirdim .

bana saf saf bakarken ne kadar tatlı olduğunu düşündüm . hazırlanınca pansylerin yanına denize gittik. deve güreşi yapmıştık . ben pansyi boğmaya çalışmıştım. ron hermonie ye yavşayınca onuda dibe çekmiştim . hava kararmaya başlayınca sudan çıktık ve havlulara kurulanıp arabaya bindik. "teşekkürler ." dedi hermonie ron a . bizi arabasıyla o getirmişti.

"iyi geceler ."dedim ve pansye sarıldım . "iyi geceler ." dedi oda ve blaise ile ikisi ayrılıp eve doğru gitti . " hadi dostum bu akşam bizdesin." dedi harry ronun omzuna kolunu atarak "iyi geceler hermonie ." dedi ron harry den kurtulabildiği kadarıyla . "kapa çeneni weasly ." diyerek elimi kafasına geçirdim.

"aptal şey ." ben kendi kendime onların arkasından söylenirken hermonie de bana kıkırdıyordu . "demek çok komik ha." dedim ve yüzlerimiz eşitleninceye kadar ona eğildim . susmuştu yutkunup dudaklarını yaladı . gözlerim istemsizce oraya kayınca bunu hemen durdurmuştu . "eve gidelim istersen." dedi hızlıca . geri çekildim ve elinini tuttum . " peki şimdilik kaç bakalım."

evin önüne geldiğimizde "iyi geceler." dedi ve ayrıldı . bense bir süre yürürken savrulan saçlarını izledim . kapıyı kapatınca arkamı dönüp merdivenleri çıktım . içeri girdiğimde herkes yemek sofrasında akşam yemeğini yiyordu. "merhaba." dedim . "geç de yemeğini ye." annemin tripli sesini işitince yüzümü buruşturarak odaya çıktım . "tokum ."

banyoya girip hızlı bir duş aldım . havluyu belime dolayarak odaya geçtiğimde yan evin ışıklarına takıldı gözüm . hermonie balkonda oturmuş birşeyler yiyordu. üzerimi giyinip pencereye çıktım . sırıtarak "hey herm . naber ." şaşkın gözleri beni buldu ." korkuttun beni." elini göğsüne bastırdıktan sonra konuştu. "iyi . sen ." "seni gördüm . artık daha iyiyim güzelim." abrtılı bir şekilde gözlerini devirdi. "bize gelsene ." dedi en tatlı sesiyle . "bilmem . rahatsız etmiyim ." "yok sorun olmaz .hem film falan izleriz."

kabul edip içeri girdim ve pencereyi kapattım . koşarak alt kata indiğimde masayı toplayan anneme baktım. "çıkıyorum ben ." "nereye." diye arkamdan bağırırken ben çoktan dış kapıya ulaşmıştım bile . "hermlere." diye bağırıp yarım yamalak giydiğim ayakkabılarımla dışarı çıktım .

kapılarına geldiğimde kalp atışım hızlanmıştı . zili birkaç kere çaldıktan sonra beklemeye başadım . "ben bakarım." diye bir ses geldi içeriden. ardından kapı açıldı . "ne kadar çabuk." utançla gülümsedim. "hazırdım zaten ." aramızda ki kısa süreli sessizlik hermin annesiyle bozulmuş oldu . "draco . hoşgeldin , kızım çekilsene içeri geçsin çocuk ağaç oldu kapıda."

hermonie hızla yana kaydı . ayakkabılarımı çıkarıp içeri girdim ve hermi takip ettim. onun olduğunu tahmin ettiğim odaya geldiğimizde kapıyı açtı ve içeri girdik. yere minderlerden oturma alanı yapmıştı . ortada ise yarısı kaselere boşaltılmış aburcuburlar duruyordu . "sen çok çabuk gelşnce bende yetiştiremedim , yarım kaldı." ona baktım ." bu hali bile çok güzel ."

"ne izlemek istersin . ben genelde komedi izlerim . ama çoğu türden film var ." filmlere bir göz attıktan sonra ellerim sırıtarak korku filmine gitti . " buna ne dersin ." yutkunduğunu görünce üsteledim ." tabii korkuyorsan izlemeyelim ." başını sağa sola salladı . "yoo ben hep izlerim onları ." gittikçe kahkaha atasım geliyordu . "neyleri ." "şey işte ya o filmleri." ışığı kapatıp filmi taktım. "o zaman ışığı kapatmam bi sorun olmaz." gözlerinde gördüğüm son şey dehşetti . o da yanıma yerleşince filmi izlemeye başladık.

tüm film hermin çığlıklarıyla geçmişti . hatta bir ara duyma yetimi kaybediceğim diye korktum. en güzel ve kalbimi hızlandıran yanı ise koluma sarılıp kafasını omzuma gömmesiydi . bana kalsa filmin bitmemesi için elimden geleni yapardım ama lanet film bitmişti . " herm film bitti." bir süre ses gelmeyince kafamı yan tarafa çevirdim ve düzenli nefesiyle karşılaştım . uyuya kalmıştı. böyle bir filmde nasıl uyuyabilmeyi becerdiğini merak ediyordum . uyandırmamaya çalışarak sırtından ve bacaklarından destek vererek onu dikkatice kaldırdım . hemen yanı başımızdaki yatağına yavaşça bıraktım ve yere sarkan battaniyeyi alıp usulca üzerine örttüm . 

kendimi onu izlemekten alı koyamıyordum. herşeyiyle kusursuz ve baştan çıkarıcı gözüküyordu. sonunda yanından kalkıp odadan çıkacakken masanın üzerinde ki parlak ciltli bir deftere kaydı gözlerim . asıl ilgimi defterin rengi değil üzerinde yazılı olan sözcüklerid. "günlük " . düşündüğüm şey mi . bu hermonie nin günlüğüydü .

DRAMONİE ||hayran kurgusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin